Özgür Gündem’in bir ay süreyle kapatılmasına tepki yağdı. BDP, EMEP, ÖDP, SHP, CHP, Evrensel gazetesi, Birgün gazetesi, Atılım gazetesi, KESK, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci Ertuğrul Mavioğlu, gazeteci Ahmet Şık, Zaman yazarı Ali Bulaç Özgür Gündem’in kapatılmasına tepki gösterenler arasında yer aldı BDP: Yeni konsept oyun çıktı Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Grup Başkan Vekili […]
Özgür Gündem’in bir ay süreyle kapatılmasına tepki yağdı. BDP, EMEP, ÖDP, SHP, CHP, Evrensel gazetesi, Birgün gazetesi, Atılım gazetesi, KESK, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci Ertuğrul Mavioğlu, gazeteci Ahmet Şık, Zaman yazarı Ali Bulaç Özgür Gündem’in kapatılmasına tepki gösterenler arasında yer aldı
BDP: Yeni konsept oyun çıktı
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Grup Başkan Vekili Pervin Buldan, Türkiye’de yüzlerce gazetecinin ve dağıtımcının cezaevlerinde bulunduğunu hatırlatarak şunları kaydetti: “Türkiye’de görüş ve düşüncelerini özgürce ifade eden muhalif basına yönelik baskı ve şiddet politikası var. Özgür Gündem gazetesi’nin 1 aylık kapatılması ile bu örneği bir kez daha yaşadık. Onlarca şehidi olan ve tutuklusu bulunan bir gazetenin mücadelesinden dolayı kapatılması Türkiye için bir utançtı. “Yeni konsept”in bir oyun olduğu ortaya çıktı. Bunun parçası olarak hemen Özgür Gündem gazetesi’nin kapatılması ve yayına çıkacak olan baskılarına el konulması Türkiye için bir kara lekedir. AKP bu tutumundan bir an önce vazgeçmelidir.”
Kılıçdaroğlu: Apoleti olmayan generaller var’
Ankara’daki Akün Sahnesi’nde gerçekleştirilen Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin (ÇGD) düzenlediği, 2011 yılı Başarılı Gazeteciler Ödül Töreni’nde konuşan Kılıçdaroğlu, Özgür Gündem gazetesinin kapatılmasına tepki gösterdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Bir gazete, 21. yüzyılda nasıl kapatılır? Sıkıyönetim mi var ülkede? Yok. Askeri yönetim mi var ülkede? Yok. Ama apoleti olmayan generaller var. Apoleti olmayan devlet başkanları var. Apoleti olmayan meclis başkanları var. Apoleti olmayan baskıcılar var. Onlar daha tehlikeli.”
Ahmet Şık: Şaşırmadım
Ahmet Şık, Özgür Gündem’in kapatılmasına şaşırmadığını dile getirerek şunları söyledi: “Gündem 20 yılı aşkın süredir yayın yapan bir gazete. Çalışanları hepimizin bildiği kişilerce katledildi. Önceden öldüren zihniyet, bu kez kanunlarla susturmaya çalışıyor. Hukuki değil ama kanuni yollarla bunu yapmak istiyorlar. Bu nedenle hiç şaşırmadım. Ne zamanki kanunları hukuka uygun hale getiririz o zaman bu ülkede özgürlüklerden ve demokrasiden söz edebiliriz. Gazetenin kapatılması beni hiç şaşırtmadı.”
Bulaç: Kürt siyasetini nereden takip edeceğiz?
Zaman gazetesi Yazarı Ali Bulaç da Özgür Gündem’in kapatılmasına tepki gösterenler arasındaydı. Bulaç tepkilerini şöyle dile getirdi: “Ne olursa olsun bir gazetenin kapatılması demokrasi açısından kabul edilemez bir durumdur. Düşüncenin önü kesilemez. Hükümet yeni bir stratejiden bahsediyor ancak müzakere edeceği karşı tarafın görüşleri kısılırsa o zaman kamuoyu bu insanların ne düşündüğünü nereden öğrenecek. Kürt siyaseti yapan, Kürtler adına çıkan basın yayın organları yasaklanırsa bu mecrada olup bitenden nasıl haberdar olacağız. Şayet müzakere diyorsanız o zaman bu mecranın açık tutulması gerekiyor. Başka türlü müzakereyi yürütemezsiniz.”
Mavioğlu: Zorbalık
Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu ise, “Tek cümleyle değerlendirmek istiyorum. Bu yeni stratejinin bir parçasıysa diğer stratejiler gibi zorbalıktır.”
Atılım: Zamanlaması önemli
Atılım gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Çiçek ise, “Burada zamanlamaya dikkat çekmek istiyorum. Newroz’u yasaklayan AKP her şeye rağmen sokaklara dökülüp kendi taleplerini dile getiren Kürt halkına bir yanıt olarak Gündem gazetesi’ne kapatma cezası verdi. Çünkü Gündem Kürtlerin sesi ve soluğudur, dilidir. AKP’nin uygulamalarına itiraz eden bu dil kesilmek isteniyor. İkincisi yeni bir stratejiden bahsediliyor. Yok böyle bir şey, Eski olan savaş konseptinin devamı söz konusu. Ne zaman savaş çığırtkanlığı yükselse, ne zaman şiddet tırmansa bedelini basın ödüyor. Bu bir eski stratejidir ve devlet terörüdür. Savaş stratejisidir. Gündemin kapatılması gösteriyor ki hükümet müzakerelerden, barıştan çok korkuyor. Tüm baskılara rağmen Kürtlerin ve halkların birlikte mücadelesi bu oyunu da bozacaktır” dedi.
Evrensel: AKP savaş konseptinin dışındaki şıkları kapattı
Evrensel gazetesi Yazı İşleri Müdürü Fatih Polat da “Bu uygulama hükümetin ‘yeni’ Kürt stratejisinin ilk örneğidir. Aslında 1992 yılında başlatılan Kürt sorununu bastırma konseptidir. 90’lı yıllarda Özgür Ülke gazetesinin bombalandığını hatırlıyoruz. O dönemde Özgür Gündem geleneğinin sansüre uğradığını yine her zamanki gibi görüyorduk. Özgür basın geleneğinden birçok gazeteci öldürüldü. Bu dönem kendini şu şekilde tanımlıyor: Öldürmüyorum, tutukluyorum, gazete kapattırıyorum. Bunların hepsi çözümsüzlüğün göstergesidir. Özgür Gündem Türklerin de sesidir. Gazetenin kapatılması hükümetin artık çatışma, bastırma ve savaş konsepti dışında diğer şıkları kapattığının işaretidir. Bu tür politikalarda ısrar hükümeti de bitirir.”
Birgün: Kabul edilemez
Birgün gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürü İlker Yaşar, 2012 yılında hala gazete kapatılmasının kabul edilemez olduğunu kaydederek, ‘İfade denilen bir kavram var ve bu kavram evrenseldir. Hükümetin planlı stratejilerinden bir tanesiyle daha karşı karşıyayız” diye konuştu.
EMEP: Özgür Gündem yaşamaya devam edecek
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Ender İmrek “Basın üzerindeki faşizan baskılara son verin; Özgür Gündem yaşamaya devam edecek” başlığıyla yayınladığı açıklamada AKP iktidarında yaşananların askeri yönetim dönemlerinden farksız olduğunu dile getirdi. Özgür Gündem’e kapatma cezasının AKP’nin “Yeni strateji”sinin ne anlama geldiğini de ortaya koyduğunun belirtildiği açıklamada “AKP hükümeti, kendinden önceki hükümetler hakkında konuşmayı, onların icraatlarını, faşizan uygulamalarını eleştirmeyi pek seviyor. Ancak gecenin bir saatinde matbaa basarak gazetelere el koymanın demokrasinin kırıntısının bile olduğu ülkelerde yaşanmayacağını biliyor olsa gerek” denildi. Özgür Gündem’in bundan sonra da yaşamaya devam edeceği vurgulandığı açıklamada AKP hükümetinin pervasızlığına karşı herkes Özgür Gündem ile dayanışmaya ve birlikte mücadeleye çağırıldı.
ÖDP: AKP’nin söylemleri palavra
Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş, “Bu kapatma kararı Kürt hareketini tasfiye operasyonunun bir parçasıdır. Gazeteye verilen 1 aylık kapatma kararı, AKP’nin ‘Terör örgütü ile mücadele siyasi uzantıları ile müzakere’ palavrasının bir göstergesidir” dedi.
SDP: Kapatma saldırı konseptinin devamı
Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkanı Rıdvan Turan, AKP’nin birkaç gündür dillendirdiği “yeni konsept”in aslında yeni olmadığını uzun zamandır denenen ancak sonuç alınamayan bir konsept olduğunu belirterek, “Onlar yeni dese de bu aslında yıllara yayılmış olan inkar ve imha politikalarının işlevsiz kaldığının göstergesidir. Hükümetin Kürt sorununun çözümsüz bir tarzda sürdürebilmesinin politik olanaklarının giderek tıkandığını görüyoruz” dedi. Turan, Özgür Gündem’e verilen 1 aylık kapatma kararının da yürütülen saldırı konseptinin bir parçası olduğunu vurguladı.
CHP: Sahte demokrasi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, AKP hükümetinin hayatın her alanında insan hakları ihlalleri ile çatışma politikasını egemen kılmaya çalıştığını belirtti. Tanrıkulu, “AKP’nin yarattığı sahte emokrasi inancı hayatın her alanında patır patır dökülüyor. Bunun son örneği de Özgür
Gündem gazetesi’nin kapatılmış olmasıdır. Bir taraftan yargı paketi ile basın ile ilgili düzenleme yapmaya çalıştığınızı iddia ediyorsunuz, diğer taraftan gazetecileri tutukluyorsun, gazetelerini kapatıyorsunuz. Türkiye, artık bu sahte demokrasi anlayışı ile yönetilemez” dedi.
KESK: Hukuksuz ve antidemokratik
KESK Genel Başkanı Lami Özgen, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “AKP hükümeti ve geçmiş hükümetlerin politikaları net ortada. Yüzlerce gazetecinin tutuklanması yetmemiş ki gazeteler kapatılıyor. Halka gerçekleri götürmeye çalışan özgür basın ve özelde Kürt basını devre dışı bırakılmaya çalışılıyor. Baskının, şiddetin olduğu yeni bir konsept ortaya koyuluyor. Bu konsept yeni değildir. Mevcut AKP hükümeti, var olan bütün sesleri ortadan kaldırmak istiyor. Bu hukuksuz ve anti demokratiktir. Bu yönelim toplumun hiçbir kesimine fayda sağlamaz. AKP demokrasiyi rafa kaldırmıştır. Hükümete çağrımız bu uygulamalardan vazgeçmesidir.”
Halkevleri: ‘Halkın haber alma hakkı engellenememez’
İstanbul Halkevi Başkanı Özge Ozan, Özgür Gündem’in kapatılmasına dair şunları söyledi: “AKP’nin çıkarlarıyla halkın çıkarlarının uyuşmazlığının bu kadar netlik kazandığı bir noktada basın üzerindeki baskıların tırmanması şaşırtıcı değil. Özgür Gündem gazetesinin bir ay süreyle kapatılması da bu bağlamda değerlendirilmesi gereken, halkın haber alma hakkına karşı bir saldırıdır. 12 Eylül nasıl Kürt’ün konuşmasını yasakladıysa, AKP de Kürt halkının sesi durumunda olan gazeteyi susturmaya çalışıyor. Kürtlerin sesini yasaklamaya çalışıyor. Ancak ne yaparsa yapsın AKP iktidarı Özgür Gündem’i susturamayacak ve halkın haber alma hakkını engelleyemeyecektir.”
Sendika.Org, DİHA, Evrensel