Barınma Hakkı Kongresi, halkın hak mücadelelerinin ilk kongresi olmasının bütün eksikliklerini ve acemiliklerini taşımakla birlikte, bir halk demokrasisi organı olmanın, gerçek bir halk temsiliyetinin, halkın samimi, içten, sıcaklığının bütün izlerini de taşıyordu Dikmen Vadisi’nde barınma hakkı mücadelesi veren halkın, belediyenin kentsel dönüşüm bürosuna karşı, barınma hakkı bürosu kurmasının üzerinden altı yıl geçti. Bu altı yıl […]
Barınma Hakkı Kongresi, halkın hak mücadelelerinin ilk kongresi olmasının bütün eksikliklerini ve acemiliklerini taşımakla birlikte, bir halk demokrasisi organı olmanın, gerçek bir halk temsiliyetinin, halkın samimi, içten, sıcaklığının bütün izlerini de taşıyordu
Dikmen Vadisi’nde barınma hakkı mücadelesi veren halkın, belediyenin kentsel dönüşüm bürosuna karşı, barınma hakkı bürosu kurmasının üzerinden altı yıl geçti.
Bu altı yıl içerisinde barınma hakkı mücadelesi birçok mahalleyi safına katarak büyüdü. İlk kez Vadi’ye kurulan büro ve onun yaktığı kıvılcım sonra Mamak’a, ardından Yenimahalle’ye, oradan birçok mahalleye ve sonunda Adana’ya kadar uzandı.
Halkın barınma hakkı mücadelesi, hak mücadeleleri içinde en çok öne çıkan ve en çetin mücadelelerin yaşandığı bir yer olarak önemli bir deneyimi de içinde barındırıyor. Bu deneyimlerin önemli bir kısmı başkaca hak mücadelesi alanlarına da uygulanabilir, aktarılabilir.
Başta Ankara’da olmak üzere süren barınma hakkı mücadeleleri, bir hak mücadelesinin halkın hak arayışının kitleselleşebileceğini, süreklilik kazanabileceğini, kardeşlik bağlarını kurabileceğini, toplumsal muhalefetin etkin bir parçası olabileceğini, hak kazanabileceğini ispat etmesi açısından da oldukça önemli. Fikrin, gerçek olduğu yer olması açısından kıymetli.
Barınma hakkı mücadelesi geldiği yer itibariyle, artık muhataplarını dize getirmiş durumda. Birçok mahallede barınma hakkı büroları, belediyeleri mücadelenin zoru ile masaya oturtmuş durumda. Barınma hakkı mücadelesi artık somut kazanımlar da elde ederek sürüyor. Kimi mahallelerdeki barınma hakkı büroları artık belediyeler ile ilk toplu sözleşmelerini de yapıyor.
Ancak iktidar sahipleri de boş durmuyor. AKP iktidarı elindeki önemli bir imkân olarak gördüğü kentsel rantı sermayeye aktarabilmek için Van depremi sonrasında büyük bir atağa hazırlanıyor. Kentsel dönüşümleri ve orman vasfını kaybetmiş araziler olarak tanımlanan 2B yasasını paket halinde yeniden ve daha güçlü şekilde gündeme getirmeye çalışıyor. Kentsel yağmaya ve halkın barınma hakkının gaspına yönelik büyük bir atağın hazırlığını yapıyor.
Halkın barınma hakkı mücadelesi, tek tek belediyelere karşı mahallelerde kurulmuş olan barınma hakkı bürolarının ufkunu çoktan aşıyor. İlk adımlarını bu sene başında gördüğümüz mahallelerin birlikte hareketi ve dayanışmasının örneklerini çoğaltmak ve bunun birleşik bir mücadeleye doğru evirilmesi önümüzdeki temel görevlerden biri olarak duruyor.
İşte halkın barınma hakkı mücadelesi gelinen noktada kendisini Barınma Hakkı Kongresi ile bir adım daha ileri taşıdı. Altı yıl önce Dikmen Vadisi’nde halkın kendi örgütlülüğüne ve mücadelesine taktığı bir isim olarak doğan Barınma Hakkı Büroları, barınma hakkı kongresinin de kurucusu oldu.
Barınma Hakkı Kongresi, halkın hak mücadelelerinin ilk kongresi olmasının bütün eksikliklerini ve acemiliklerini taşımakla birlikte, bir halk demokrasisi organı olmanın, gerçek bir halk temsiliyetinin, halkın samimi, içten, sıcaklığının bütün izlerini de taşıyordu.
Kuşkusuz bu yeni bir başlangıç. Kongrede seçilen Barınma Hakkı Meclisi halkın kendi kaderini kendisinin tayin edebileceğinin güzel bir örneği olacak. Yine kongrede oylanarak kabul edilen Barınma Hakkı Danışma Kurulu aydınlarla halkı bir araya getiren gerçek bir zeminin inşasının nasıl bir şey olduğunun da deneyi olacak.
Halkın Barınma Hakkı Kongresi, ülkemizin ve dünyanın bütün evsizlerine, barınma hakkı ihlal edilenlere, bütün hak mücadelesi verenlere binlerce selam göndererek yola koyuldu.