En saygın iki üniversite örgütü tartışmadan dışlanıyor. Hocaların canına tak etti. Dahil edilmedikleri toplantıyı protesto ediyorlar
Salı günü ‘Seçimlerden sonra üniversiteler karışacak’ başlıklı bir yazı yazmıştım. Ancak Eğitim-Sen 6 No’lu Üniversiteler Şubesi Başkanı, Yıldız Üniversitesi Öğretim Üyesi İsmet Akça uyardı: “Seçimi beklemiyorlar.” İsmet Akça haklı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün himayesinde YÖK’ün İstanbul Swissotel’de düzenlediği bir kongre var.
Aferin Ali Demir Hoca
Ali Demir’i artık herkes iyi tanıyor. İntihalci olduğunu, yani bilimsel ahlaksızlık yaptığını başkası söylememiş, kendisi açıklayıp özür dilemiş. Şimdi bozuk sistemi düzeltecekmiş.
Ali Demir Hoca, siz bu yazıyı okurken Swissotel’de düzenleyicilerinden olduğu kongrede panel başkanı olarak rahat bir sandalyede oturuyor. Kongrenin tartıştığı konular, ‘Küreselleşme ve Uluslararasılaşma’, ‘Girişimci Eğitim’, ‘Bilgi Yönetimi’, ‘Kalite Güvence Sistemi’, ‘Maliyet Hesapları’, ‘Üniversitelerin Yapılandırılması’.
Ali Demir’in panelinin altbaşlığı ‘Mega Üniversite’! Konuyu minimal akademik etik standartları çiğnemiş biri tartıştırıyor. Düzenleyemediği sınavla yüz binlerce ailenin ahını almış ÖSYM Başkanı, üniversiteleri yeniden yapılandırıyor. Balık gerçekten hep buradan kokuyor.
Reformun içeriği
Amaç belli. Eskiden söylemeye utanılan ‘Özel Üniversite’ kavramına meşruiyet getirip güya akademik tartışma varmış izlenimi yaratmak. Boğazına kadar politikaya batmış bir proje bu. Koca kongrenin ana konularından biri ‘Vakıf ve Özel Üniversiteler’.
Özel üniversitelerin önünü açmaya çalışan, üniversiteleri piyasanın parçası haline getiren, hatta piyasanın taleplerine mal arz eden bir kuruma dönüştürmeye çalışan ve aslında üniversitelere karşı bir kongre bu.
Orada bulunan hocalar bunun bir parçası olduğu için ileride üzülecekler. Amaçlanan reform, eğitimi deterjan gibi alınıp satılan bir meta haline getirmek. Yakında sponsorlu üniversite modeline geçer, Ali Demir’in rektörlüğünde, Mintaks sponsorluğunda üniversite modeline yelken açarız.
Bir adım ötesi nedir biliyor musunuz? Böbrek piyasası kurmak. Neden olmasın! Böbrek Limited Şirketi de Doğramacı gibi bir intihalci hoca peydahlayıp tıp fakültesi sponsoru olur. Buyurun Mega Üniversitemize. Sınava ne hacet, bastır parayı, al bilimi. Bastır parayı, al böbreği. Yanında deterjan bedava.
Swissotel önünde protesto var
Eğitim-Sen ve Öğretim Üyeleri Derneği, sürecin başından beri konu hakkında fikir üretiyor. Ülkenin en saygın iki üniversite örgütü tartışmadan dışlanıyor. Artık hocaların canına tak etti. Dahil edilmedikleri toplantıyı protesto ediyorlar. Kamuyu bu konu hakkında bilgilendirmek, her bilim insanının görevi. Gerçi YÖK hâlâ ‘Bilim ADAMI’ diyor, ama zaten üniversiteyi üniversite yapan değerlere bu kadar uzaklaşmışken kadın öğretim üyelerini dışlayıversinler… Devede kulak.
Eğitim-Sen ve Öğretim Üyeleri Derneği üyeleri Dolmabahçe’de bugün saat 10.00’da buluşuyorlar. 11.00’de de Swissotel’in önüne yürüyorlar. Eğitimin piyasalaşmasına karşı muhalefet ediyorlar. “Eğitim deterjana dönüşsün mü?” konferansının gittiği yer belli. Tuzu kokutmak.
Hocalar, doktorlar, bilim insanları, gazeteciler asgari hakları için sokaklara dökülüyorlar. Türkiye demokrasisinin geldiği nokta bu. Yeter mi?