YÖK’ü protesto eyleminde birçok hoca vardı. ‘İntihal’ci Ali Demir içeride konuşurken dışarıda Emniyet Amiri Dr. Gözübenli eylemcileri engellemeye çalışıyordu YÖK’ün Swissotel’de düzenlediği Uluslararası Yükseköğretim Kongresi olaylı başladı. Kongrenin bilimsel değil siyasi olduğu zaten aşikâr. YÖK kendisini küçültecek. Sonra her üniversitenin başına bir minik YÖK örecek. Yükseköğretimi şirketlerin kâr amaçlı yatırım yapabilecekleri bir sektöre dönüştürecek. Bu […]
YÖK’ü protesto eyleminde birçok hoca vardı. ‘İntihal’ci Ali Demir içeride konuşurken dışarıda Emniyet Amiri Dr. Gözübenli eylemcileri engellemeye çalışıyordu
YÖK’ün Swissotel’de düzenlediği Uluslararası Yükseköğretim Kongresi olaylı başladı. Kongrenin bilimsel değil siyasi olduğu zaten aşikâr. YÖK kendisini küçültecek. Sonra her üniversitenin başına bir minik YÖK örecek. Yükseköğretimi şirketlerin kâr amaçlı yatırım yapabilecekleri bir sektöre dönüştürecek. Bu planları duymayan kalmadı.
Eğitim-Sen ve Öğretim Üyeleri Derneği gibi aktif meslek örgütleri ve sendikalar kendilerini dışlayan reform süreci nedeniyle kongreyi protesto etmeye karar vermişti. “Üniversite mal değildir” diyen akademisyenler ve öğrenciler eylemde YÖK’e tepkiliydi.
Hoca
Eylemde birçok hoca vardı. Biri altı aylık hamile haliyle yürüyüşe katılmış, diğeri Avcılar’dan gelmek için sabahın köründe kalkmıştı. Eski Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy’u görüp sordum: “Davet etselerdi kongreye katılır mıydınız?”
Kısaca “Asla” dedi:
“Bunun gibi toplatılarda tartışma olmaz, verilen kararlar uygulansın diye tartışma varmış gibi bir durum yaratılır. Sağlık işletme haline geldi. Şimdi üniversiteleri işletme haline getirmek istiyorlar. Eğitimin piyasası olmaz. Hele üniversitede hiç olmaz.”
İntihalci
Furkan Duru, Marmara Hukuk’ta öğrenci. Protestocu gençlerden. “Niye protestoculara katıldınız?” diye soruyorum. Cevabı hazır: “Niye katılmayayım! Şu anda Ali Demir, Swissotel’de Mega Üniversite’yi anlatıyor. Hocalar da intihalciliğini itiraf etmiş birinden ders alıyorlar. KPPS’yi yapamadılar. Ondan önce polislik sınavını yapamadılar. Son sınavda da şifre çıktı. Daha ne! Şimdi de üniversiteyi bitiriyorlar.”
Dr. Polis vs. Dr. Akça
Eylemde akademisyen bol. Eğitim-Sen 6 No’lu Üniversiteler Şubesi Başkanı Yard. Doç. Dr. İsmet Akça grubun başında. Swissotel’e doğru yürünmesini engelleyen Çevik Kuvvet’in başında da başka bir hoca var: Üniversitelerden Sorumlu Emniyet Amiri Dr. Murat Gözübenli. Aralarındaki konuşma ilginç. İkisi de gayet kibar ama gergin.
Murat Hoca “Demokratik hakkınızdır engellemek istemeyiz, elbette protesto edin” diyor. Ama engelliyor. Arkasında tepeden tırnağa zırhlı 100’den fazla polis, yanlarında hocaların ve öğrencilerin önünde dikilmiş polis panzerleri. İsmet Hoca “O zaman neden engelliyorsunuz?” diye soruyor. Yanıt hazır: “Bilimsel kongreyi korumamız gerek.”
İsmet Akça’ya göre kongre siyasi. Zaten engellemek değil protesto etmek istiyorlar. Otele yakın basın açıklamasından sonra dağılacaklar. Bir süre sonra Dr. Polis, Dr. Akça’nın taleplerinin bir bölümünü kabul ediyor. Protestocuların sesi çok yüksek. Dr. Polis Çevik Kuvvet’i çekmek zorunda kalıyor. Hocalar ve öğrenciler de basın açıklamasına onların boşalttığı yerde devam edecekler.
Ancak ortalık durulmuyor. Polisin otele çok uzak bir yerde barikat kurmasına içerleyen öğrencilerden bir bölümü gruptan koparak polise yükleniyor. Murat Gözübenli’nin polisleri öğrencilere saldırıyor. Yine orantısız gaz kullanımı. Sivil polisler Marmara Üniversitesi öğrencisi Burak Sarıgül’ü bir tarafa çekip tahta sopalarla dövüp hastanelik ediyorlar. Sonra Çevik Kuvvet’e veriyorlar. Oradan Taksim İlkyardım’a…
Türkiye’de demokrasi hızla ilerliyor. Swissotel akademisyenleri üniversiteyi satmanın yolunu ararken, gerçek akademisyenler üniversitecilik oynayan tüccarları protesto ediyor. Polis akademisyenler yeni bir polis imajı yaratmaya çalışırken bu arada siviller öğrenci dövüyor, robokoplar Swissotel’e karşı hocaların, gençlerin üstüne gaz bombası atıyor. Ak YÖK ve güya bilimsel kongresi dayak, protesto ve biber gazıyla açılıyor. Hayırlı olsun.