Direniş gecesinden izlenimler (Foto-röportaj) – Sendika.Org
Tekel işçislerinin eylemi 70. gününü geride bıraktı. On binler 20 Şubat günü Türkiye’nin dört bir yanından gelerek yaptıkları kitlesel yürüyüşün ardından geceyi Tekel işçileriyle beraber geçirdi. Sakarya Meydanı’nın her yerine yayılan bu görkemli nöbetten Sendika.Org’un objektifine takılanlar… Yürüyüş kolunun en önünde DİSK’in bandosu yer alıyordu. Yaklaşık on bin kişilik kortejin her adımına eşlik eden davullar […]
Tekel işçislerinin eylemi 70. gününü geride bıraktı. On binler 20 Şubat günü Türkiye’nin dört bir yanından gelerek yaptıkları kitlesel yürüyüşün ardından geceyi Tekel işçileriyle beraber geçirdi. Sakarya Meydanı’nın her yerine yayılan bu görkemli nöbetten Sendika.Org’un objektifine takılanlar…
Yürüyüş kolunun en önünde DİSK’in bandosu yer alıyordu. Yaklaşık on bin kişilik kortejin her adımına eşlik eden davullar yürüyüşü görkemli bir seramoniye dönüştürdü.
Yürüyüş kolu Kurtuluş Parkı’nın İtfaiye girişinden Mithatpaşa Köprünsün altına dek uzanıyordu. Ziya Gökalp Caddesi 20 Şubat günü insanlar ve flamaların oluşturduğu bir Tekel nehri olmuştu.
Aynı gün kimi sanatçılar İstanbul’da Başbakan’ın yemek davetine icabet etmişti. Tarık Akan, Rutkay Aziz ve Nedim Saban ise direnişin çağrısına kayıtsız kalamamışlardı belli ki… Kimi masada(!) kimi sokakta herkes kendi bildiği dilden taleplerini dile getiriyor.
Sinema emekçilerinin dövizleri de kendilerine göreydi.
Eyleme katılım sendikaların yöneticilerine yaptığı çağrıyla sınırlı kalmadı. Futbolseverler de Tekel direnişinin çağrısına kayıtsız kalamayanlardandı.
İstanbul’da yoksunlukla boğuşarak direnişlerini sürdüren Marmaray işçileri o gün sınıf mücadelesini ‘zenginleştirmek’ için oradaydılar. Ne de olsa işçilerin gücü ve zenginliği ‘birlik’leri.
Güvencesiz çalışmadan yana şikâyeti olan herkes oradaydı. Sosyal hizmetlerde taşeron çalıştırılan psikologlarda aynı kaderi paylaştıkları Tekel işçileriyle bir olmak için alandaydı.
Kargo emekçileri kortejlerin arasında karışmakta bir beis görmemiş olmalılar.
Eylemin sürprizini Türk-İş’e bağlı Tez Koop-İş sendikası yaptı. Sezenler Sokak’taki sendika binası önünde buluşan emekçiler buradan Sakarya’ya gelirken Kızılay Meydanı’ndan geçmeyi tercih edince polis oldukça telaşlandı. Emekçiler bir süreliğine yolu trafiğe kapatarak direniş alanına ulaşırken Kızılay Meydanı da kısa süreliğine emekçileri ağırladı.
Yukarıdan nasıl görünüyor?
İşte gecenin yıldızı: Karşınızda Bitlis Tekel İşçileri Halk Oyunları Ekibi. Halkevleri gece için bir dizi eğlence düzenledi. Yağmura karşı üstü kapatılan alanda sabaha kadar şarkılar söylendi, halay çekildi. Mikrofonu eline alan herkes duygularını paylaştı.
Gecede sahne programına ve akışa bir süre Halkevci Kadınlar ‘el koydu.’ Tekel işçisi kadınlarla yaptıkları işbirliği sayesinde sahne hâkimiyetini ‘ele geçiren’ kadınların, böyle bir gece de söyleyecek türküleri ayrıca anlatacak birkaç hikâyeleri olmaması düşünülemezdi.
Havai fişek kullanımında sınıfsal farklılık: Patronların düğünlerini, emekçilerin direnişlerini süslüyor.
Uyku ve soğuğa karşı ‘kolektif’ direniş
Şenlik sabaha kadar sürdü. Ama arada yorulanlar ve uykuya yenik düşenler de vardı.
Bu da sabahı karşılama halayı. Bu fotoğraf çekilirken hava yeni aydınlanıyordu ve saat altıyı birkaç dakika geçmişti.
Sami Evren eylem sona ererken kürsüden bir konuşma yapıyor. Arka fonda pankartlarla şenlenen bina ise her gece bir ‘şenliğin’ yaşandığı barlarıyla meşhur SSK İşhanı.