9 Kasım akşamı tedavi gördüğü Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yaşamını yitiren Halk Cephesi Temsilcisi Eyüp Baş 10 Kasım günü ailesi, dostları, ilerici devrimci kurumların temsilcileri ve yoldaşları tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Eyüp Baş’ın cenazesi saat 12.00’de Küçük Armutlu’daki Pir Sultan Abdal Sarıyer Şubesi Boğaziçi Cemevi’nde düzenlenen tören ve yürüyüşün ardından Gazi Mahallesi’ndeki Yeşil Camii’nde yapılan dini […]
9 Kasım akşamı tedavi gördüğü Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yaşamını yitiren Halk Cephesi Temsilcisi Eyüp Baş 10 Kasım günü ailesi, dostları, ilerici devrimci kurumların temsilcileri ve yoldaşları tarafından sonsuzluğa uğurlandı.
İlk tören Armutlu’daydı
Eyüp Baş’ın cenaze töreni için Armutlu’da toplanan ailesi, TAYAD’lı Aileler, Halk Cephesi ve kavga dostları burada mahalle içerisinde bir yürüyüş gerçekleştirdiler.
“Eyüp Baş yoldaş ölümsüzdür!”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Kahramanlar ölmez, halk yenilmez!”, “Şehitlerimizin hesabını sorduk, soracağız!” sloganlarının atıltığı yürüyüş boyunca devrimci marşlar söylendi. Ajitasyon konuşmalarıyla Eyüp Baş’ın devrimci mücadelesi anlatıldı ve Armutlu halkı mücadeleye çağrıldı.
Eyüp Baş için Gazi’de yürüyüş
Küçük Armutlu’daki anmanın ardından araçlarla Gazi Mahallesi’ne geçildi. Saat 14.30’da yeni katılımlarla Gazi Mahallesi eski Karakol Durağı’nda toplanan yüzlerce kişi TAYAD’lı Aileler ve “Eyüp Baş yoldaş ölümsüzdür! / Halk Cephesi” pankartı arkasında sıralanarak Gazi Cemevi karşısındaki Yeşil Cami’ye doğru yürüyüşe geçti.
Kortejde kızıl bayrakların yanı sıra Eyüp Baş’ın fotoğrafları da taşındı.
Gazi-Yeşil Cami’de yapılan dini törenin ardından Gazi Mezarlığı’na doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüş sırasında bazı kahvehanelerin kepenk kapattığı gözlendi.
Eyüp Baş, saat 16.00’da Gazi Mezarlığı’nda yapılan dini törenle toprağa verildi. Defin işleminin ardından, Eyüp Baş şahsında tüm devrim şehitleri için 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleşti. Saygı duruşunun ardından Halk Cephesi’nin konuya ilişkin açıklaması okundu.
Eyüp Baş’ın 20 yılı bulan devrimci yaşamının aktarıldığı açıklamada, Eyüp Baş’ın son günlerine ve son anlarına kadar, yoldaşlarının bütün ısrarlarına rağmen yapılacak pratik işlere kafa yorduğu, önerilerde bulunduğu vurgulanarak, “Eyüp, yataklara düşse de, sakat kalsa da her koşulda görevine bağlılıktır. Mücadeleyi büyütmek için gece-gündüz çalışmaktır, düşünmektir, görev bilinci demektir” denildi.
Eyüp Baş’ın onurlu mücadelesinin hapishanelerde geçtiği, her zaman direnişin ön saflarında olduğu, “96 yılında 69 gün süren Ölüm Orucu eyleminde kızıl bandı alnının akıyla taşıdığı, 19 Aralık’ta yine direnişte olduğu vurgulanarak, on yıldan fazla süresi tutsaklıkla geçen bir yaşamın düzenin her türlü zulmüne karşı, halka ve devrime olan bağlılığının gittikçe harlanan kor bir yüreğe dönüştüğü söylendi.
Eyüp Baş’ın uzun tutsaklık sürecinde vücudunda kalıcı hasarların meydana geldiği, yıllardır yaşadıkları, hasta tutsakların serbest bırakılması ve tecrite son verilmesi mücadelesinin ne kadar gerekli olduğunu bir kez daha gösterdiğini, direnişi ve şehitliğiyle bu mücadelenin sürdürülmesinin gerekliliğini ortaya koyduğu ifade edildi.
Mezar anması, Tecrite Karşı Sanatçılar’dan Şair Ruhan Mavruk ve Mücadele Birliği Platformu adına yapılan konuşmalar ve Partizan tarafından Eyüp Baş’a ilişkin okunan mesajının ardından hep birlikte söylenen “Bize ölüm yok” marşıyla saat 17.00’de sona erdi.
Mezar anmasının ardından kitle sloganlarla Gazi Cemevi’ne kadar yürüdü.
Yürüyüş dergisi satışı sırasında polis tarafından sırtından vurularak felç bırakılan Ferhat Gerçek de tekerlekli sandalyesiyle anmada yer aldı.
Haber: Kızıl Bayrak, Fotowww.halkinsesi.tv