25 yerinden bıçaklanarak öldürülen Gülbinşah Yirci’nin ailesinden örnek davranış

12 Temmuz 2009 00:00

”Ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz ve kimsenin namusu olmayacağız” Mersin’de üç hafta önce gün önce kocası tarafından 25 yerinden bıçaklanarak öldürülen Gülbinşah Yirci’nin ailesi, katliamın yaşandığı evin önünde yaptıkları basın açıklaması ile kadın cinayetlerinin son bulmasını istedi. Gülbinşah’ın ailesi ”Ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz ve kimsenin namusu olmayacağız” dedi. Şener Yirci, 23 Haziran’da kendisini aldattığından şüphelendiği Gülbinşah Yirci’yi 25 yerinden bıçaklayarak […]

”Ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz ve kimsenin namusu olmayacağız”

Mersin’de üç hafta önce gün önce kocası tarafından 25 yerinden bıçaklanarak öldürülen Gülbinşah Yirci’nin ailesi, katliamın yaşandığı evin önünde yaptıkları basın açıklaması ile kadın cinayetlerinin son bulmasını istedi. Gülbinşah’ın ailesi ”Ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz ve kimsenin namusu olmayacağız” dedi.

Şener Yirci, 23 Haziran’da kendisini aldattığından şüphelendiği Gülbinşah Yirci’yi 25 yerinden bıçaklayarak öldürmüştü

Kendisini aldattığından şüphelendiği kocası Ş.Y. tarafından 25 yerinden bıçaklanarak öldürülen 2 çocuk annesi Gülbinşah Yirci’nin ailesi, bugün katliamın yaşandığı Akbelen Mahallesi’ndeki eve geldi. Beraberinde Adana ve Mersin’deki kadın platformu üyeleriyle birlikte evin önünde toplanan aile, cinayetlerin son bulmasını ve bu cinayetleri işleyenlerin en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

Babası Rıza ve annesi Gülay Kılıç ile birlikte açıklama yapan öldürülen kadının ablası Gülşah Kılıç, yaptıkları bu eylemle belki ‘namus’ adı altında işlenen cinayetlere son veremeyeceklerini ancak toplumsal bilince az da olsa etkide bulunmak istediklerini söyledi.

”Bütün ailelerin kadınların mal olmadığını anlaması gerektiğini” vurgulayan Gülşah Kılıç, “Bizler, 25 yerinden bıçaklanarak canice katledilen Gülbinşah Yirci’nin ailesi olarak şunu söylüyoruz; Gülbin her ne yapmış olursa olsun, hiçbir koşulda ve hiç kimse tarafından böyle bir katliama maruz kalmamalıydı. Ne Gülbin, ne Didar Hayta, ne Münevver Karabalut ne de diğerleri. Ş.Y.’nin ve diğer katillerin böyle katliamlara sebep arama çabaları elbette ki, bizlerin haklı mücadelesi ile son bulacaktır. Temellerinde bu katliamların altında yatan neden, Gülbin ve namus adı altında katledilen diğer kadınların sadece katilleri değildir. Toplumsal bir hastalık olan, kökenleri çocukluğumuzda yatan ‘erkek yaparsa çapkın, kadın yaparsa namussuz’ diye bizlere oturtulan kültürdür” dedi.

Gülbin’in, Didar’ın, Münevver’in ve diğerlerinin katillerinin sadece onları öldürenler değil, aynı zamanda toplumun bu kültüre sahip olmasını arzu eden ve şiddetle isteyen erkek egemen sistemin ta kendisi olduğunu söyleyen Kılıç, “Bu katilleri durdurmanın tek yolu kadının özgürleşmesi ve erkek egemen kültürün son bulması ile gerçekleşecektir. Gülbinşah eşi tarafından zaman içerisinde kültürel, ekonomik ve geçimsizlik gibi sebeplerden dolayı birçok kez şiddete maruz kalmıştır. 14 yaşında iken duyguları istismar edilmiş ve evlendirilmiştir. Gülbinşah 2 çocuk annesi ve 25 yaşında bir kadındı. Gülbin’in 25 yıllık hayatındaki tek suçu kadın olmaktı” diye konuştu.

Gülbin’in namus cinayeti adı altında katledilen bir kadın olduğunu ifade eden abla Gülşah Kılıç, katilinin de caydırıcı en ağır ceza ile cezalandırılmasını istedi. Kılıç, sözlerini, “Ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz ve kimsenin namusu olmayacağız” diyerek tamamladı. Kadınlar, yapılan açıklamanın ardından namus cinayetlerinin son bulması yönünde sloganlar atarak dağıldı.

Kaynak: ANF