PKK’nin kendi resmi sitesinde Beytuşşebap’ta bir minibüs’ün taranarak 12 kişinin öldürülmesiyle ilgileri olmadığını katliamın kontrgerilla güçleri tarafından gerçekleştirildiğini açıklamasının ardından Beytuşşebap’tan birbirinden çarpıcı haberler gelmeye başladı. Katliamdan kurtulduğunu söyleyen Memduh Ecer, ANF’ye verdiği demeçte olayı anlatırken, Beytuşşebap’la tüm irtibatın kesildiği söylenirken DTP olay hakkındaki şüphelerini Meclis’e taşıma kararı aldı. Beytüşşebap’a ulaşılamıyor ANF’nin verdiği habere göre […]
PKK’nin kendi resmi sitesinde Beytuşşebap’ta bir minibüs’ün taranarak 12 kişinin öldürülmesiyle ilgileri olmadığını katliamın kontrgerilla güçleri tarafından gerçekleştirildiğini açıklamasının ardından Beytuşşebap’tan birbirinden çarpıcı haberler gelmeye başladı. Katliamdan kurtulduğunu söyleyen Memduh Ecer, ANF’ye verdiği demeçte olayı anlatırken, Beytuşşebap’la tüm irtibatın kesildiği söylenirken DTP olay hakkındaki şüphelerini Meclis’e taşıma kararı aldı.
Beytüşşebap’a ulaşılamıyor
ANF’nin verdiği habere göre son günlerde yaşanan çeşitli çatışma ve katliam haberleriyle gündeme gelen Beytüşşebap’ta dün geceden bu yana Turkcell, Vodafone ve Avea hatlı GSM cep telefonları şebekelerinin kesik olduğu öğrenildi. Gün boyu tüm dünyayla iletişimi neredeyse tamamen kesilen kentte, sadece Türk Telekom’un yerel hatları faal durumda. Elektriklerin de kesik olduğu kentte, zaman zaman su kesintilerinin de yaşandığı öğrenildi. İlçede yaşanan bu gelişme merak konusu olurken, yaşanan kesintilerin nereden kaynaklandığı konusunda bir bilgiye ulaşılamadı.
Tanık konuştu
Öte yandan Şırnak’ın Beştüşşebap ilçesinde 12 kişinin hayatını kaybettiği katliamın tanığı Memduh Ecer, dehşet dakikalarını ANF’ye anlattı. Ecer, minübüsün yarım saat boyunca tarandığını söyledi. Ecer’in minübüsün taranmasının ardından saldırganların yaşayan olup olmadığını kontrol ettikten sonra minibüse el bombası attığını anlatması, saldırganların herkesi öldürmek için katliamı gerçekleştirdiğini ortaya koydu.
Saldırıdan minibüsten atlayarak ağır yaralı kurtulan Memduh Ecer, olay günü akşam üstü 17:00 sularında işlerinin bittiğini ve köylerine dönmek üzere minübüse bindiklerini belirtti.
Minibüsle araziden geçerken birden silah sesi duyduklarını belirten Ecer, şunları söyledi:
Araba arazide giderken birden silah sesi duyduk. Önce şoför mahalline doğru ateş açıldı ve şoför öldü. Ardından da minibüsü çapraz ateşe tuttular. Açılan ilk ateşte kapıya yakın olduğum için kapıyı açıp kendimi dışarı attım. İlk ateşte ayağımdan yaralanmıştım ve dışarı kendimi atarak saklandım. Ateş edenler yaklaşık yarım saat süreyle minibüsü taradılar. Daha sonra minibüsün yanına geldiler ve kapıyı açarak yaşayan olup olmadığına baktılar. Ardından da yeniden taradılar ve aracın içine bir el bombası attılar.”
Katliam Meclis’te
Olayla ilgili şüphelerin artması üzerine olayı meclis gündemine taşıyan DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Meclis Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesi ile Şırnak’ın Beytüşebap İlçesi’nde meydana gelen ve 12 kişinin ölümüne yol açan saldırının aydınlatılmasını istedi.
DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan tarafından İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, şunlara yer verdi:
* Beytüşebap İlçesi Beşağaç Köyü’nde meydana gelen olayın henüz failleri kim oldukları belirlenmeden resmi makamlarca kamuoyuna yapılan açıklamaların dayanağı nedir? Daha önce 1994 yıllında Güçlükonak İlçesi’nde benzer şekilde yapılan bir saldırının faillerinin karanlık suç çeteleri olduğu ortaya çıktığına göre, resmi makamların daha dikkatli olması gerekmiyor mu?
* Alınan bazı duyumlara göre, olay bölgesinde iki beyaz minibüs içinde sayıları tahmini olarak 25 kadar olan sivil giyimli kişilerin gezdiği, yanlarında mataraların olduğu, muhtemelen resmi görevli oldukları söylenmektedir. Güvenlik görevlileri bu tür arazi çalışmaları yapmakta mıdır? Olayın yaşandığı saat 17.00 sıralarında yurttaşlarımıza ateş açanlardan ikisinin maskeli olduğu söylentileri doğru mudur? Olay duyulduktan sonra sarp coğrafyada ateş açanların kısa bir sürede uzaklaşması ihtimali olmadığına göre güvenlik güçleri bu konuda ne yapmıştır?
* Hakkari-Şırnak ve Siirt illerinin güvenlik bölgesi ilan edildiği ve bölgede yüz bini aşkın askerin bulunduğu olay yerinde on binlerce askerin operasyon yaptığı dikkate alınacak olursa; yaşamını yitiren yurttaşlarımızın yol ve can güvenliğinin sağlanmamasında, neden güvenlik önlemi alınmamıştır. Korunmaları doğrultusunda bir güvenlik ihmali ve zaafı var mıdır? Sivil yurttaşlarımızın güvenliğinin ihalesine son verilmesi ve koruculuğun kaldırılması sosyal hak ve güvencelerinin sağlanması konusunda bir çalışma düşünülüyor mu?