Paraguay’daki ABD operasyonları hakkında yazdığı yazılarla 2007 Sansür Edilmiş Proje ödülünü kazanan Benjamin Dangl, aynı yıl AK Press tarafından yayınlanan The Price of Fire: Recource Wars and Social Movements in Bolivia isimli kitabın yazarı. Paraguay’da iki asker kameranın önünde duruyor. Biri elinde otomatik bir silah tutuyor. Arka planda John Lennon’un “Imagine”ı çalıyor. Savaşı ve barışı […]
Paraguay’daki ABD operasyonları hakkında yazdığı yazılarla 2007 Sansür Edilmiş Proje ödülünü kazanan Benjamin Dangl, aynı yıl AK Press tarafından yayınlanan The Price of Fire: Recource Wars and Social Movements in Bolivia isimli kitabın yazarı.
Paraguay’da iki asker kameranın önünde duruyor. Biri elinde otomatik bir silah tutuyor. Arka planda John Lennon’un “Imagine”ı çalıyor. Savaşı ve barışı Orwell’vari bir biçimde üst üste bindiren bu görüntü, Paraguay’daki Amerikan askeri üssünden gönderilen yeni bir video görüntüsünden… Videonun içindekiler ve kıtanın kalbinde sürüp giden askeri faaliyetler, Latin Amerika’daki yeni bir militarizm tarzını temsil ediyor.
Paraguay’ın uzun soluklu diktatörü General Alfredo Stroessner, siyasi muhaliflerini ve isyancıları ezmek için adam kaçırma, işkence ve cinayetlere başvuran “Akbaba Operasyonu” kapsamında bölgedeki diğer diktatörlerle işbirliğine girişmişti. Stroessner’ın insan hakları kayıtları o kadar kötüydü ki, Ronald Reagan bile kendisiyle bu lider arasına bir mesafe koymuştu. Bu kötü ünlü mirası taşıyan Paraguay, şimdi Latin Amerika’nın sağcı militarizminin üç yeni temel özelliğini birden sergiliyor: ABD ordusuyla birlikte karşı-isyan eğitimleri tatbikatları yapılması ve sosyal örgütlerin izlenmesi; özel paralı askerlerin güvenlik amacıyla kullanılması, toplumsal eylemlerin “anti-terör” taktikleri ve yasaları kanalıyla suçlu ilan edilmesi.
2005’in Mayıs ayında, Paraguay Senatosu ABD askerlerinin tam bir dokunulmazlık altında faaliyet göstermelerini onaylayan bir karar aldı. Washington, Paraguay’ı, ABD askerlerinin ülkeye girişini garanti etmediği taktirde, milyonlarca dolarlık yardımı kesmekle tehdit etti. Aynı yılın Temmuz ayında, yüzlerce ABD askeri ülkeye girdi ve Washington’un Paraguay’daki anti-terör girişimlerine sağladığı fonlar ikiye katlandı. ABD askerleri, Paraguay birlikleriyle, MEDRETE’leri (Tıbbi Bakımdan Hazır Olma Tatbikatları) de kapsayan birçok operasyon ve ortak takibatlar düzenledi. “Servicio, Paz y Justicia in Asuncion” (Asuncion’da [Paraguay’ın başkenti] Hizmet, Barış ve Adalet) isimli insan hakları örgütünün askeri politikalar uzmanı Orlando Castillo, MEDRETE’nin, “sadece bölgedeki doğal kaynakları değil, aynı zamanda toplumsal örgütleri ve farklı cemaatlerin liderlerini de saptayan bir tür harita” geliştirmeyi hedef alan bir “gözlem operasyonu” olduğunu söylüyor.
Castillo, Asuncion’daki serin ofisinde, bir elinde Paraguay’ın standart bitki çayı terere’si olmak üzere, bu operasyonların ABD askeri stratejisindeki bir kaymayı yansıttığını söylüyor. “Önceleri Fort Bening, Georgia’daki School of Americas’da [ABD’nin kontr-gerilla eğitim merkezi; ç.n.] verilmekte olan eğitim biçimi artık adem-i merkezileşti.” diyen Castillo, “ABD ordusu artık silahlı kuvvetlerle yeni işbirliği ve eğitim yolları kuruyor” diyor. MEDRETE’ler gibi birleşik girişimler, bu gündemin bir parçası. Castillo, “Bu operasyonlar, Amerika kıtaları boyunca geniş bir araştırmayı yürütürken bir yandan da askeri varlığı sürdürmeyi amaçlıyor” diyor. Bu yeni militarizmin, iç nüfusları potansiyel düşmanlar olarak kabul etmeyi ve isyancı, solcu grupların iktidara gelmesini engellemeyi amaçladığını söylüyor.
Paraguay’daki Amerikan Büyükelçisi Bruce Kleiner ise, MEDRETE’lerin “Paraguay’ın en dezavantajlı yurttaşlarına insancıl hizmetler sunduğunu” söylüyor. Yüzbaşı William Johnson tarafından Google Video’dan gönderilmiş olan bu videonun görüntülerinde de birçok MEDRETE operasyonunu, yerli Paraguaylılarla kurulan ilişkiler, bu kimselere sorulan sorular ve her iki ülkenin askeri personeli arasındaki bağları kuvvetlendirmeyi amaçlayan etkinlik ve merasimler yer alıyor. Genellikle, tıbbi yardım ve ilaç bekleyen yerli halk sıralarının yanı sıra yürüyen tam donanımlı asker görüntülerini içeriyor. Videonun bu birleşik askeri operasyonlar konusundaki hafifseyici havasıyla yerli yurttaşların anlatımları keskin tezat oluşturuyor.
Temmuz 2006’da, Arjantin’in Plaza de Mayo Anneleri ve Fransa’nın Toulouse Üniversitesi’nden bir grubun da dahil olduğu, dünyanın dört bir yanındaki insan hakları örgütleri ve üniversitelerden bir grup temsilci, “Amerika’nın Askersizleştirilmesi Kampanyası”nın (CADA) bir parçası olarak, ülkede Amerikan birliklerinin varlığına bağlı olarak sürüp giden baskılar hakkında gözlemlerde bulunmak ve raporlar hazırlamak amacıyla Paraguay’a gittiler. Kendileriyle görüşülen yerel yurttaşlar tıbbi ABD’nin MEDENTE’leri sırasında kendilerine ne tür bir tıbbi tedavi verildiğinin anlatılmadığını bildirdiler. Hastalar genellikle hastalıkları ne olursa olsun aynı tedavileri gördüklerini anlattılar. Bazı durumlarda ilaçlar, kanamalara ve düşüklere sebep oluyordu. Hastalar, tıbbi tedavi yapılırken herhangi bir emek örgütlenmesine ya da sosyal örgütlenmeye mensup olup olmadıklarının kendilerine sorulduğunu da belirtiyorlardı.
Orlando Castillo, Paraguay ve ABD arasındaki tarihsel askeri bağların hala gücünü koruduğundan emin konuşurken, 2005’te gelmiş olan ABD birliklerinin ülkeyi terk ettikleri söyleniyor. Aralık 2006’da, Paraguay Senatosu ve yürütme organı, komşu ülkelerden gelen baskılar karşısında, birliklerin dokunulmazlığının kaldırılması kararını aldı. Paraguay, ABD birliklerine dokunulmazlık bahşetmeye devam etmesi halinde, karlı Mercosur ticaret bloğundan dışlanacaktı.
Özelleştirme Baskısı
Castillo, özel paralı askerleri ya da para-militer güçleri, yeni militarizm bulmacısının bir başka kilit parçası olarak görüyor. Paraguay’daki, en güçlü para-militer grup Citizens Guard isimli grup. Castillo “Bu para-militer gruplar cemaatlerin içindeki insanlardan oluşturuluyor. Sokağa çıkma yasakları koyuyor, yönetim kurallarını belirliyor ve cemaatlerin faaliyetlerini izliyorlar. Ayrıca aile içi tartışmalara da karışabiliyor ve bazı insanları cemaat ya da topraklarından kovabiliyorlar… bütün bunlar Kolombiya’daki para-militer faaliyetlere çok benziyor” diyor. Bu faaliyetlerin yasadışı olmasına karşın, polisin ve hakimlerin görmezlikten geldiklerini belirtiyor. Para-militerlerin çoğu gelişmiş agro-ticaret şirketleri ve toprak sahipleriyle ve yine soya endüstrisinin büyümesine karşı direnen küçük çiftçi ailelerine karşı tırmanan baskılarla sıkı bağlara sahipler. Citizen Guard’ın gölge ordusu devletin silahlı kuvvetleri kadar kalabalık: bu para-militer grupların yaklaşık 22,000 üyesi varken, Paraguay polisi 9,000 kişiden, ordusu ise 13,000 kişiden oluşuyor.
Anti-terörizm söylemi ve yasaları bu ölümcül kokteyli oluşturmak üzere birbirleriyle buluşturuluyor. Paraguay Senatosu, toplumsal protestoları suç ilan edecek ve bu eylemlere katılanları 40 yıla varan hapis cezalarıyla cezalandıracak bir “anti-terör” yasasını kabul etmeye hazırlanıyor. 26 Temmuz’da başkentte yasanın kabul edilmesine karşı büyük bir eylem de gerçekleştirildi.
Siyah at kuyruklu Paraguaylı gazeteci Marco Castillo, bu yeni baskı iklimini tarif ederken kafası
nı sallıyor. Son yıllarda düzinelerce sosyal örgüt lideri ve muhalif ya ortadan kayboldu ya da işkenceye maruz kaldı. Castillo, “dokunulmazlık hüküm sürüyor” diyor. ” Tıpkı Stroessner diktatörlüğünün en berbat yıllarında olduğu gibi.”
mrzine.org’deki İngilizce orjinalinden sendika.org tarafından çevrilmiştir (Yazı içindeki linkler mrzine.org tarafından konulmuştur).