Amerikan ordusu katliam yaparak Diyala’da 350 Iraklıyı, Sadr kentinde de bir günde 26 Iraklıyı öldürdükten sonra, Başkan Bush’un Irak’ı Ortadoğu’da demokrasi örneğine dönüştüreceği yalanına kimse inanmaz. Bu, ABD’nin emperyalist bir siyasi hilesi. Irak işgalden birkaç yıl sonra toprak, halk ve kurumlar açısından tamamen yıkıldı, yol geçen hanına dönüştü. Herkes, Kaide ve teröristlerle savaş gerekçesi altında […]
Amerikan ordusu katliam yaparak Diyala’da 350 Iraklıyı, Sadr kentinde de bir günde 26 Iraklıyı öldürdükten sonra, Başkan Bush’un Irak’ı Ortadoğu’da demokrasi örneğine dönüştüreceği yalanına kimse inanmaz. Bu, ABD’nin emperyalist bir siyasi hilesi.
Irak işgalden birkaç yıl sonra toprak, halk ve kurumlar açısından tamamen yıkıldı, yol geçen hanına dönüştü. Herkes, Kaide ve teröristlerle savaş gerekçesi altında yapılan öldürme ve korkutma operasyonlarını televizyonda izliyor. Oysa işgal terörün ta kendisi ve Irak’ta uluslararası hukuk ve insan hakları ihlal ediliyor.
Bütün bu öldürme, yıkım ve yağmalamaya rağmen Bush, ‘terörist’ diye tanımladığı insanların kökünü kurutmak için yeni saldırılar yapacağını ilan ederek, ‘operasyonun henüz başladığını ve umut veren göstergeler bulunduğunu’ söylüyor.
Bush, Iraklılar faşist yöntemlerle öldürülürken ve ülke yağmalanırken hangi umuttan söz ediyor? Bu nasıl bir ‘demokratik gelecek’? İstatistikler Irak’ta kalanların yaşadığı felaketi ortaya koyuyor. Milyonlarca göçmenin durumuysa kimseyi ilgilendirmiyor.
İşte Bush’un ideal bir demokrasi yarattığını savunduğu Irak burası… ABD bu sebeplerden dolayı güvenilirliğini kaybetmedi mi? Bush ve yönetimindeki Siyonist çete ülkelerini utandırmıyor mu?
Suriye gazetesi Teşrin, 2 Haziran 2007
11 Temmuz 07