MADENLERDEN ESİYOR YEL Kandilli Hema İşletmesi’nde çalışan işçiler bir kez daha eylemdeler. Daha önce 2006 Aralık ayında ücretlerinin artırılması için eylem yapan Hema işçileri işletme yönetiminin 2007 ocak ayında ücret artışı sözü vermesinin ardından işbaşı yapmışlardı. Ancak 2007 mart ayına girilmesine rağmen söz verilen artışın yapılmaması nedeniyle işçiler yeniden iş bıraktılar. Tüm işçiler vardiyalarına gidip […]
MADENLERDEN ESİYOR YEL
Kandilli Hema İşletmesi’nde çalışan işçiler bir kez daha eylemdeler. Daha önce 2006 Aralık ayında ücretlerinin artırılması için eylem yapan Hema işçileri işletme yönetiminin 2007 ocak ayında ücret artışı sözü vermesinin ardından işbaşı yapmışlardı.
Ancak 2007 mart ayına girilmesine rağmen söz verilen artışın yapılmaması nedeniyle işçiler yeniden iş bıraktılar. Tüm işçiler vardiyalarına gidip çalışmaya hazır biçimde işyerinde bekleyerek, verilen işi, yani İş Kanunu’nda tanımlanan biçimiyle “iş görme borçlarını” yerine getirmiyorlar.
15 Mart’tan itibaren Hema’nın bazı işleri taşerona devredeceği söylentileri ve beklentileri işçileri daha da tedirgin ediyor. Hepsinin sorusu aynı. “Bize taşerona devredince ücretlerinizde alt sınır 750 YTL.ve taşıma ücreti olacak diyorlar. Bunun maliyeti 1.500 YTL.ye yakın olur. O zaman Hema bize 900 YTL.versin çalışalım. Hema’nın vermediğini taşeronun vereceğine inanmak olanaklı mı?” Hesap açık. Ve bu soru haklı bir soru. Hem taşeron, hem de Hema kar edeceklerse ve en düşük ücret 750 YTL.olacaksa, şu an 460-510 YTL.ye çalıştırılan işçilere kademeli olarak 600- 900 YTL. arası ücret vermek Hema için daha karlı. Bu hesabı yapınca işçiler kuşkulanıyor ister istemez.
İşçiler yalnızca ücret istemiyorlar zaten. Aşağıda bu ücretlerin bir bölümünü okuyacaksınız. Bu taleplerin bir çoğu İş Kanunu ve çalışma yaşamını düzenleyen yönetmeliklerde düzenlenmiş. Dolayısıyla Hema’nın yapmadığı, denetçilerin hassasiyet göstermedikleri konularda işçiler yasalardan doğan hakları için savaşım veriyorlar. Bu arada üstü örtülü tehdit ve caydırma girişimleriyle de boğuşuyorlar.
İşte işçilerin talepleri;
1) Üretim işçilerinin maaşları 900 YTL.olmak üzere, diğer işçilerin ücretleri işlerinin ağırlık durumuna göre kademeli olarak belirlenmelidir. Yerüstü işçilikleri için en düşük ücret 600 YTl. olmalıdır.
2) Daha önce söz verildiği üzere 2007 ocak ayında yapılacağı söylenen zam doğrultusunda, belirlenen yeni ücretlere göre ocak ayından geçerli olacak biçimde farklar verilmelidir.
3) İş Yasası gereği kurulması gereken İşçi Sağlığı İş Güvenliği Koruma Kurulu oluşturulmalıdır. Yine yasa gereği bu kurulun işçi üyeleri seçimle belirlenmelidir. Bu kurul işyerindeki işçi sağlığını iş güvenliğini ilgilendiren konularda tam yetkili olarak çalışmalıdır.
4) İş yerinin ve yapılan işin koşullarına göre korunaklı ayakkabı, çizme , fosforlu iş elbisesi verilmelidir. Bunların miatları belirlenmeli, çalışma koşullarından kaynaklanan yıpranma ve eskimelerde yenisi verilmelidir.
5) Gaz zehirlenmesi, boğulma gibi madenciliğe özgü kazalanmalarda ilk müdahalenin yapılabileceği ilk yardım istasyonu kurulmalı, bir ambulans bulundurulmalıdır.
6) Yemekler işyeri hekiminin de görüşü alınarak maden işçisinin harcadığı enerjiyi karşılayacak kaloriye sahip olmalı, çeşit ve yenilebilirlik durumu işçi temsilcilerinin görüşü doğrultusunda belirlenmelidir.
7) İşçilerin evlerinden işyerlerine işyerlerinden evlerine gitmek için kullandıkları servisler için ödedikleri ücretler maaşlarına yansıtılır. Bu ücretler taşıma işini yapan servislerin yaptıkları ücret artışı kadar artırılır.
8) Eylem süresince yaşananlardan dolayı hiçbir işçi maddi ve manevi olarak mağdur edilmeyecektir.
9) Ücret artışları 6 aylık dönemler olarak görüşülecektir.
10) Taşerona devir sonrasında işçilerin ücretleri, servis ücretleri, yemek vb. haklarının korunması için taşeronla yapılacak sözleşmeye bir ek madde konulmalıdır.
11) Ehliyet gerektiren işler için ehliyeti olmayan işçiler çalıştırılamaz.
Bunlar çok şey değil. Bugüne kadar 2 arkadaşlarını şehit vermiş bu işçiler kendileri için iş güvenliği ve işçi sağlığı açısından olması gerekenleri ve yasa gereği işverenin yükümlülüğü olan önlemleri, araç-gereçleri, ilk yardım malzemelerini de istiyorlar. Ehliyetsiz olarak başka işlerde çalışmak istemiyorlar. Son ölen arkadaşlarının kazmacı (arın işçisi) olmasına rağmen ocak arabası ile duvar arasına sıkışarak ölmesi bundan sonrası için bir önlem. Bölge Çalışma Müdürlüğü ve diğer yetkililer için de uyarı ve denetim çağrısıdır. İş TTK’ya ceza kesmek değil. Özel sektörü de kamu sektörü kadar ciddi olarak denetlemektir.
Bekleyip göreceğiz.
Bu arada Hema işçilerini talepleri ve eylemleri için kutluyor, GMİS yönetimini de düşünmeye davet ediyorum. Herkesin düşünmesi gerekiyor. Madenlerden esiyor yel
Salim Çalık / Zonguldak