Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Seyhan Uygulama Merkezi ameliyathane, yoğun bakım ve reanimasyon üniteleri için 8 şubat 2007 günü yapılan hizmet alım ihalesi ile bir hastanenin kalbi demek olan bu üniteler taşerona devredildi. SES Adana şubesi ve Adana Tabip Odası yaptıkları bir basın açıklamasıyla ihalenin yasadışı olduğunu ifade etti.. Yayınlanan basın bildirisinde; İhale yasadışıdır […]
Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Seyhan Uygulama Merkezi ameliyathane, yoğun bakım ve reanimasyon üniteleri için 8 şubat 2007 günü yapılan hizmet alım ihalesi ile bir hastanenin kalbi demek olan bu üniteler taşerona devredildi. SES Adana şubesi ve Adana Tabip Odası yaptıkları bir basın açıklamasıyla ihalenin yasadışı olduğunu ifade etti..
Yayınlanan basın bildirisinde;
İhale yasadışıdır çünkü; daha önce 2004 yılında Denizli Devlet hastanesinde açılan benzer bir ihale Türk Tabipleri Birliği tarafından açılan dava sonucu, Gebze Fatih Devlet Hastanesinde 2006 yılında açılmış olan radyoloji görüntüleme hizmet alımı ihalesi ise SES tarafından açılan dava sonucu Danıştay tarafından durdurulmuş ayrıca söz konusu ihalelere dayanak oluşturan Sağlık Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlılığının 27.06.2003 tarih ve 2003/70 sayılı genelgesinin ilgili maddesinin yürürlüğü de durdurulmuştur.
İhale akıldışıdır çünkü; yasal dayanağı olmayan bu ihalede ısrar edilmesi nedeniyle önemli ölçüde ve özellikle yoğun bakım yatak eksiği bulunan Adana’mız inşaatı üç yıl önce bitmiş olan bu hastaneyi tam kapasite ile kullanamamaktadır.
İhale insanlık dışıdır çünkü; sağlık emekçileri kölelik düzeninde taşerona bağlı çalışmaya zorlanmaktadır. İhaleye göre Anestezi uzmanı doktor için asgari ücretin %150 fazlası, diğer vasıflı personel için asgari ücretin %70 fazlası ödenecektir. İşgüvencesi yoktur. 22 aylık süre için hastane döner sermayesinden taşerona ödenecek olan miktar ise yaklaşık 10.000.000 YTL (10 trilyon TL)
ifadelerine yer verildi.
SES Adana şubesi ve Adana Tabip Odası yayınladıkları basın bildirisinde ayrıca; Sağlıkta dönüşüm adı verilen ve yıkıma sebep olan politikaların AKP’nin temsil ettiği ortaçağ artığı tefeci-bezirgan zihniyet ile uluslararası finans-kapital’in öz örgütleri tarafından hayata geçirildiği belirtildi. “sağlıkta dönüşüm” projesinin yarattığı tahribatı yani “sağlıkta yıkımı” durdurmak için hukuki ve siyasi mücadelelerini sürdürecekleri ifade edildi. Söz konusu ihalenin iptali için dava başvurusu yaptıkları Emsal davalardaki Danıştay kararı nedeniyle ihalenin iptal edileceğine inandıklarını açıklayan sağlık örgütleri bunun yanında ihalenin hangi yandaş taşeron firmalara verildiği, bir Ali Dibo vaziyeti olup olmadığının ortaya çıkarılması konusunda basının üzerine düşeni yapacağına inandıklarını ifade ettiler
Sendika.org – Ankara