Bu yıl Ceylanpınar’da hayatını kaybeden tarım emekçisi kadınlara adanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ülkenin dört bir yanında kutlandı. Binlerce kadının katıldığı kutlamalarda şiddete, ayrımcılığa, ırkçılığa ve yoksulluğa karşı eşitlik, özgür, kardeşlik ve demokrasi talebi alanlara taşındı. Eylem alanları mor, kırmızı, turuncu, yeşil, sarı flamalarla renklenirken Ankara ve Malatya da polis barikatı kutlamalara gölge düşürmeye yetmedi.

İstanbul

İstanbul’da 8 Mart haftasında çeşitli etkinlikler düzenleyen ve taleplerini yüksek sesle dile getiren Halkevci Kadınlar, 8 Mart’ta Taksim İstiklal Caddesi’nde şenlikli bir yürüyüş gerçekleştirdiler. İstanbul Halkevi’nden saat 11.30’da başlayan yürüyüşe İstanbul’un yoksul mahallelerinden 150 kadın katıldı. Eyleme ellerinde dövizleri, tencereleri, balonları ile gelen kadınlar, “Bugün bizim günümüz, herkes sussun kadınlar konuşsun” sloganlarıyla yol boyunca şarkılar söyleyerek Gezi Parkı’na kadar yürüdüler.

Basının yoğun ilgi gösterdiği yürüyüş boyunca yapılan konuşmalarda ırkçılığa karşı kardeşliğin ülkesi çağrıları yapıldı, kadınlar için parasız eğitim, parasız sağlık, sosyal güvence istendi. “Türk Kürt Ermeni Arap Yaşasın Analar Diyarında Kardeşçe Hayat”, “Kadın Evde 24 Saat İşbaşında Ücretsiz Emekçi, İşyerinde Ucuz Güvencesiz İşçi, Siyasette Vitrin Süsü, Evde, Toplumda, Devlette Söz Karar İktidar”, “Herkez İçin Sağlık Kadınlar İçin Sağlık”, “Ailede Reislik Değil Eşitlik İstiyoruz”, “IMF Elini Tenceremden Çek” dövizlerinin taşındığı eylemde, Halkevi’nin çıkışında, Galatarasay Meydanı’nda ve Büyükparmakkapı sokağın önünde olmak üzere üç noktada konuşmalar yapıldı, şiirler okundu.

“Beşikler vermişim Nuha/Salıncaklar Hamaklar/Havva Anan Dünkü Çocuk Sayılır/Anadoluyum Ben Tanıyor musun”

“Herkes Sussun Kadınlar Konuşsun”, “Görünmeyen Emek Sesini Yükselt”, “Mutfaktaki Tencere Kimin Umrunda Bu Dünyanın Yükü Benim Omzumda”, “Yaşasın Halkların Kızkardeşliği”, “Kimsenin Namusu Olmayacağız” sloganlarının atıldığı yürüyüş Gezi Parkı’nda yapılan konuşmalar ve basın açıklamasının ardından bitirildi. Basın açıklamasında kadınların yüz elli yıl önce olduğu gibi bugün yine insanca bir yaşam, yine özgürlük, yine ayrımcılığın, şiddetin son bulduğu bir dünya istendiği söylendi. Açıklamayı okuyan Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı İlknur Birol konuşmasına şu sözlerle devam etti. “Rakel, Berivan, Wassan, Güldünya size söz veriyoruz: Bir gün gelecek bu topraklarda, hiç bir kadın, hiç bir kardeş, hiç bir çocuk, hiç bir eş kalleşçe katledilmeyecek, kardeşini katletmeyecek. Ceylanpınarlı kadınlar, Bursalı işçi kadınlar, öğretmenler, hemşireler, ev kadınları, sekreterler, gündelikçi kadınlar, size söz veriyoruz: Bir gün gelecek, biz kadınlar, bu toplumu, tüm halkla beraber tıpkı evimizi yönetir gibi hep beraber kardeşçe yöneteceğiz. Kadınlar ve tüm halk için ekmek ve gül, eşitlik, insanca bir yaşam, özgürlük, bağımsızlık ve kardeşliğin ülkesini istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız!”

Ardından yoksul mahallelerden gelen kadınlar yaşadıkları sorunları ve buna karşı nasıl direndiklerini anlatarak, kadınların biraraya gelmesinin önemini vurgulayan konuşmalar yaptılar.

Ankara

Saat 11.30’da Yüksel Caddesi’nde toplanan kadın örgütleri ve sendikalardan, siyasi parti ve derneklerden kadınlar türküler ve halaylar eşliğinde kutlamalara başladı. 1500’e yakın kadının bir araya geldiği eylemde Yüksel Caddesinden Abdi İpekçi Parkı’na yürümek isteyen kadınlar polis barikat ile engellendi. Karşıdan karşıya geçmek için üst geçidi kullanmak zorunda bırakılan kadınlar “Köprüler Sizin Olsun Yolları da İstiyoruz” sloganıyla 45 dakikalık bir oturma eylemiyle polisin tavrını protesto ederek yürüyüşe başladı. Yürüyüş korteji Sakarya Caddesi üzerinden Mithatpaşa Bulvarına buradan da eylem alanı olan Abdi İpekçi Parkı’na ulaştı.

Saat 13.30’a doğru Abdi İpekçi Parkı’na ulaşılmasının ardından burada katılımcı kurumlar adına Türkçe ve Kürtçe olarak ortak basın açıklaması gerçekleştirildi. Kadına yönelik ayrımcılığın, töre ve namus cinayetlerinin eleştirildiği açıklamada kadınların her türlü sömürüye karşı mücadele etmesi gereklikliliği vurgulandı. Ardından çıkan sanatçıların ezgileri ve görme engelli kadınların sergilediği tiyatro oyunuyla eylem sona erdi.

Eyleme emek örgütleri KESK, DİSK, ATO ve TMMOB “Eşit İşe Eşit Ücret” ortak pankartı arkasında katılırken PSAKD, EMEP ve ÖDP’li kadınlarda dövizleriyle yürüyüş kortejinde yerlerini aldı. Feminist kadınların mor renkli dövizlerle ve kadına yönelik şiddeti temsil eden makyajlarıyla yer aldığı yürüyüş kortejinde, DÖKH ve YÖGEH’li kadınlar “Zehire Karşı Panzehir, Sağlığın Sağlığımızdır” dövizleriyle Öcal’anın zehirlenmesi iddalarına yanıt verdi. Halkevci kadınlar “Herkes Sussun Kadınla Konuşsun” dövizleriyle beraber parasız eğitim, sağlık, ulaşım ve ucuz enerji hakkı taleplerini alana taşırken, Öğrenci Kolektifinden kadınlar pembeye inat mavi renkli eşarpları ve taleplerinin yer aldığı renkli dövizleriyle alanın en hareketli gruplarından birisi oldu. Dikmen Vadisinin direnişçi kadınları da “Kadınlara değil Yıkımcılara Barikat” sloganlarıyla ve dövizleriyle Halkevi korteji içerisinde yer aldılar. Kırmızı eşarpları ile Tüm-İGD’li kadınlar, renkli kortejleriyle Kadın Dayanışma Vakfı, Kırkörük, Devin, SDP, ve Kaos GL’li kadınlarda eylem alanının diğer bileşenleriydi.

Mersin

Bu gün Mersinde sokaklar iki ayrı basın açıklaması yapan kadınlarındı.

Saat 12.30 da KESK Şubeler Platformunun yaptığı çağrı ile KESK binası önünde toplanmaya başlayan çeşitli kitle örgütleri ve sendikalardan kadınlar buradan Belediye binası önüne doğru yürüyüşe geçti. Bu esnada istasyon tarafından gelen DTP, SDP ve TÖP’lü kadınlardan oluşan diğer grup başka bir istikametten Belediye binası önüne doğru yürüyüşe geçtiler.

İki ayrı koldan yürüyen kadınlar belediye binası önünde birleştiler. Burada basın açıklamasını KESK Şubeler Platformu adına Arzu KALMAM(SES Yönetim Kurulu Üyesi) okudu.

Açıklamada kadınların, bütün insanların cinsiyet, etnik köken, ulusal ve dinsel kimlik, cinsel yönelimine bakılmaksızın eşit hak ve özgürlüklerden yararlanabilmesi, demokratik çalışma hayatı, kadınların eşitlik hakları ve demokratik bir Türkiye için mücadele edeceği ifade edildi.

KESK Şubeler platformunun çağrısı ile bir araya gelen, ÖDP – EMEP – LİMAN İŞ – KRİSTAL İŞ – DİSK DEV SAĞLIK İŞ – DİSK – GENEL İŞ – DİSK BİRLEŞİK METAL İŞ – İHD – HALKEVLERİ – HÖC – ESP – EKD – PARTİZAN – DHP – 78’LİLER DERNEĞİ’nin oluşturduğu basın açıklamasına 300 yakın kişi erkek üyeleri ile beraber katıldı. DTP, SDP ve TÖP’den oluşan 500 kişilik diğer kortej tamamen kadınlardan oluşuyordu. Kürt kadınlarının katılımı dikkat çekiciydi. Yürüyüş sırasında “Herkes Sussun Kadınlar Konuşsun, Tacize Ve Tecavüze Hayır, Parasız Eğitim Parasız Sağlık, Kimsenin Namusu Değiliz, Y
aşasın 8 Mart, 8 Mart Yetmez Her Gün Dayanışma” sloganları atıldı.

Basın açıklamasının ardından kadınlar Postaneye giderek taleplerini iletmek üzere Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçuya telgraf çektiler.

Hopa
8 Mart Dünya Kadınlar günü Hopa’da yürüyüş ve basın açıklamasıyla kutlandı. Bir hafta boyunca süren etkinlikler sonunda Teksas Caddesi’nde basın açıklamasıyla bitirilen kadınlar günü eylemine yaklaşık 150 kişi katıldı. Eylem Halkevci kadınların Hüsnü Ciner Caddesi’nde başlattığı yürüyüşe Hopa İş Merkezi önünde Eğitim Sen’in, Sanat Ve Hayat Kültür Merkezi önünde ESPli kadınlar ve Teksas Caddesi’nde de ÖDPli kadınların katılımıyla devam etti. Hopa’da yozlaşmanın en yoğun yaşandığı Teksas Caddesi’nde yapılan basın açıklamasını Eğitim Sen üyesi Sultan Yenigül okudu.

Yürüyüş boyunca “Sokağa Eyleme Özgürleşmeye, Parasız Eğitim Parasız Sağlık,Yaşasın Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Çayda Sömürüye Son,Yaşasın Halkların Kardeşliği” sloganları atıldı.

Açıklamada “sağlık eğitim ve barınma hakkımızı satanlar sussun, çeteler ve fuhuşçular sussun, çayda emeğimizi sömürenler sussun, milliyetçiler ve gericiler sussun, kanser gerçeğini saklayan iktidarlar sussun, şimdi özgür ve eşit bir dünya insanca yaşam isteyen ve bu talepleri için örgütlenen mücadele eden kadınlar konuşsun” denildi.

Muğla

Muğla’da yaklaşık 200 kişinin katıldığı bir eylemle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlandı. Sınırsızlık Meydanı’nda gerçekleştirilen eylemde katılımcılar adına Didem Fırat bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada günümüzde de hala sürmekte olan kadınların sorunlarına değinerek kadın üzerinde oynanan bu çirkin olayların sona erdirilmesinin tek yolunun bir arada durmaktan geçtiği ve örgütlülüğün birliği, birliğin ise kadınların özgürlüğünü sağlayacağı dile getirildi. Eylem müzik gruplarının ezgileri ve duvar sahnesidenin tiyatro gösterimiyle son buldu.

Bodrum

Eğitim-Sen Bodrum Temsilciliği’de 8 Mart’ı sokakta kutladı. Saat 17.30’da İskele Meydanında toplanan grup kırmızı karanfil ve bildiri dağıttı. İskele Meydanından, Belediye Meydanına yürüyüşe geçen topluluk tempolu alkış yaparak, sloganlar attılar.

Belediye Meydanında yapılan basın açıklamasında Eğitim Sen adına konuşan Sultan Akınca “Evde, işyerlerinde ve toplumsal yaşamda eşitlik için geleceğimizi istiyoruz. Yarın değil!.. Bugün… Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesi onurlu ve köklü bir tarihe sahiptir. 8 Mart’ın “Kadınların Uluslararası Dayanışma Ve Mücadele Günü” ilan edilmesini sağlayan dokuma işçisi şiddet ve kanla bastırılan grevin üzerinden 150 yıl geçti. Yaşadığımız her yerde yaşamlarımızın öznesi olma mücadelemizi yükselterek sürdürüyoruz, sürdüreceğiz” dedi.

Eyleme destek veren sivil toplum örgütleri adına konuşan Bilge Contepe ise “Düşümüz, evde, sokakta, iş yerinde, toplumda ve devletin elinde, hem savaşta hem barışta kadınların karşı karşıya kaldığı şiddetin ve kadına yönelik ayrımcılığın sona erdiği, insanların onlara dayatılan bir hayatı değil kendi tercihlerini yaşayabildikleri bir dünyadır.” dedi. Konuşmaların ardından sloganlar atan topluluk dağıldı. Eğitim-Sen Bodrum Temsilciliği eylemin ardından “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü bundan böyle salonlara hapsetmeyeceklerini, meydanlarda kutlayacaklarını ve bunu gelenekselleştireceklerini” belirtti.

İzmir
8 Mart Kadın Platformu Büyükşehir Belediyesi’nin önünde açıklama yaparak, tüm kadınları, 10 Mart günü Konak’ta düzenleyecekleri sokak şenliğine davet etti. Sümerbank önünde toplanan kadınlar, Türkçe ve Kürtçe sloganlar atarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önüne yürüdü. “Savaşa hayır”, “Evde, sokakta, işyerinde, cinsel şiddete hayır”, “Kadına yönelik şiddete hayır” yazan dövizler taşıyan kadınlar, zılgıtlar eşliğinde 8 Mart’ı kutladı.Platform DTP, SDP, EMEP, ÖDP, İHD, Demokratik Özgür Kadın Hareketi, Halkevleri, KESK, Çiğli Kadın Dayanışma Derneği, Buca Kadın Dayanışma Derneği, EHP’li kadınlar, Amargi İzmir Girişimi, Bağımsız Kadın Hareketi’nden oluşuyor

Ardından KESK’li kadınlar da, Konak Postanesi’nden Devlet Bakanı Nimet Çubukçu ile Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu’na taleplerini içeren mektup gönderdi. Uluslar arası sözleşmelerin çalışma alanında uygulanmasını isteyen KESK’li kadınlar, taleplerini şöyle sıraladı: ‘Her işyerine kreş ve çocuk bakım ünitesi açılmasını istiyoruz. Ücretsiz doğum izninin emekliliğe sayılmasını istiyoruz. Çalışma yaşamında yaşanan ayrımcılığa son verilmesini, uluslar arası sözleşmelerin uygulanmasını istiyoruz.’

Emekçi Kadınlar Derneği, İzmir Cezaevi İnisiyatifi, HÖC ve Partizanın da aralarında olduğu kurumlar bugün Konak Postanesi’nin önünde açıklama yaptı. 2007 yılı 8 Mart’ını Irak’ta idam edilmeyi bekleyen kadınlara adadıklarını belirten grup, sloganlarıyla Iraklı kadınlara dayanışma mesajlarını gönderdi.8 Mart’ı mücadele günü olarak değerlendirdiklerini belirten grup açıklamasında, “Gündüzleri sömürülmediğimiz, geceleri aç yatmadığımız, ekmek, gül ve hürriyet günleri için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi. Açıklamanın ardından grup, cezaevinde tutuklu bulunan kadınlara dayanışma kartları ve kitap gönderdi.

HÖC’lü Kadınlar ve BDSP de, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle basın açıklaması yaptı.

Sendika.org -Ankara/Hopa/Mersin/Muğla/İstanbul/İzmir
Eğitim Sen-Bodrum>/b>