Petrol-İş Sendikası, BOTAŞ’ın nasıl çökertildiğini açıklayarak, bu çöküşün yol açacağı sonuçlara dikkat çekti BOTAŞ, icra yetkisi olmadığı için alacaklarını tahsil edemiyor. Petrol-İş Sendikası’nın hazırladığı “BOTAŞ Raporu”nun tanıtıldığı toplantıda, “BOTAŞ çökertilmek isteniyor, seyirci kalmayın” çağrısı yapıldı. BOTAŞ’ın toplam 7.2 milyar YTL’yi bulan alacağını tahsil yetkisinin olmadığı, doğalgaz alım anlaşmalarının şeffaf olmayan yöntemlerle yapıldığı ve usulsüzlüklerin bulunduğu, […]
Petrol-İş Sendikası, BOTAŞ’ın nasıl çökertildiğini açıklayarak, bu çöküşün yol açacağı sonuçlara dikkat çekti
BOTAŞ, icra yetkisi olmadığı için alacaklarını tahsil edemiyor.
Petrol-İş Sendikası’nın hazırladığı “BOTAŞ Raporu”nun tanıtıldığı toplantıda, “BOTAŞ çökertilmek isteniyor, seyirci kalmayın” çağrısı yapıldı. BOTAŞ’ın toplam 7.2 milyar YTL’yi bulan alacağını tahsil yetkisinin olmadığı, doğalgaz alım anlaşmalarının şeffaf olmayan yöntemlerle yapıldığı ve usulsüzlüklerin bulunduğu, doğalgaza bağımlı Türkiye’nin geri dönülmez tehlikelere atıldığı uyarılarının yapıldığı toplantıda, BOTAŞ’ın kontrat devirlerinden vazgeçilmesi ve kamusal yapısının güçlendirilmesi istendi.
Türk-İş Genel Merkezi’nde, Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç ile Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın’ın düzenlediği basın toplantısına, Türk-İş ve bağlı sendikaların merkez ve şube yönetimleri ile Petrol-İş şubeleri katıldı.
‘Telafisi olmayan sorunları getirir’
İlk açıklamayı yapan Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, Petrol Yasası’nın Türkiye’nin ulusal çıkarlarına aykırı, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) özelleştirilmesini getirdiğini, petrol gelirlerinden yüzde 12 olan devlet payının yüzde 2’ye düşürülmesini ve yabancı petrol tekellerine vergi imtiyazları getireceğini söyledi. Veto ettiği için Cumhurbaşkanı’na teşekkür eden Kılıç, enerjinin sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın, insanlığın sorunu haline geldiğini, artık enerji güvenliği sorunun ortaya çıktığını ifade etti.
Raporu tanıtan Petrol-İş Başkanı Mustafa Öztaşkın ise BOTAŞ’ın çökertilmek istenmesine karşı kamuoyunu “seyirci kalmamaya” çağırdı. Dünyada uygulanan mevcut politikalar değişmedikçe, 2030’da dünya enerji ihtiyacının her yıl yüzde 1.6 artacağı, bu artış hızı ile 25 yılda yüzde 50 oranında artacağını kaydeden Öztaşkın, son zamanlarda ısınma ve elektrik üretiminde doğalgaz kullanımının arttığına işaret etti. Türkiye’nin, dünya enerji piyasasında ham petrol ve doğalgaz alım işlemleriyle ön plana çıktığını, ham petrol ithalatında 18, doğalgaz alımlarında ise 9’uncu sırada olduğunu kaydeden Öztaşkın, Türkiye’nin, Avrupa’nın doğalgaz ve ham petrol ulaşım hattı üzerinde olması nedeniyle, boru hattı taşımacılığına ilişkin uluslararası projelerde önemli bir aktör olduğunu söyledi.
Türkiye’nin Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) projesi ile Hazar Bölgesi’nde üretilecek ham petrolün, dünya pazarlarına taşınmasını sağlayacak, enerji koridoru konumuna geleceği beklentisini ileten Öztaşkın, boru hatları ile ham petrol ve doğalgaz taşımacılığı ve doğalgaz alımlarının BOTAŞ tarafından yapıldığının altını çizdi.
Tekel konumundan çıkarıldı
Öztaşkın’ın tanıttığı rapora göre, Türkiye ve Irak arasında 1973’te imzalanan Petrol Boru Hattı Anlaşması uyarınca TPAO görevlendirildi. Anlaşmada öngörülen işlerin yürütülmesi amacıyla sermayesinin tamamı TPAO’na ait olmak üzere 1974’te BOTAŞ kuruldu. 1987’den itibaren doğalgaz taşımacılığı ve alım-satım görevlerinin verildiği BOTAŞ’a daha sonra Bursa, İzmit, Eskişehir doğalgaz dağıtımları da verildi. 1995 yılında yeniden yapılandırılan BOTAŞ, İktisadi Devlet Teşekkülü haline getirilerek, bu alanda tekel konumunu aldı. Ancak, 2001’de çıkarılan Doğalgaz Piyasası Yasası BOTAŞ’ın ile tekel konumu sona erdirildi ve bağlı ESGAZ, Bursagaz dağışım şirketleri 2004’te özelleştirildi. Bu, BOTAŞ’ın giderek çökertilmesi yolunda atılan adımların başlangıcı oldu.
BOTAŞ’ın, 7’si doğalgaz, 2’si sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) olmak üzere 9 tane 25-30 yıllık süreli doğalgaz alım anlaşması var.
Depolama tesisi bile yok
İlk doğalgaz anlaşmasını 1984 yılında imzalayan Türkiye, aradan geçen 23 yıla rağmen yeterli depolama tesislerine sahip değil. Oysa, yıllık tüketiminin yüzde 20’sini karşılayabilecek kapasitede (5.5-6 milyar metreküp) depolama tesisine sahip olması lazım. “Al ya da öde” yükümlülükleri içeren anlaşmalara dayalı olarak tamamı ithal edilen doğalgazın depolanmaması, özellikle kış aylarında Türkiye’nin ciddi anlamda gaz sıkıntısı yaşamasına yol açar nitelikte. BOTAŞ’ın ithal ederken alım yükümlülüğü varken, yurtiçinde satış yaptığı sektörlere bu yaptırımı uygulamaması, BOTAŞ’ı gelir kaybına uğratan başka bir faktör.
BOTAŞ, alacağını tahsil edemiyor
Gelirlerinin neredeyse tamamı doğalgaz satışından olan BOTAŞ, icra yetkisi olmadığı için alacaklarını tahsil edemiyor. 2005 yılı itibariyle 2.4 milyar YTL’si ana para, 4.8 milyar YTL’si faiz olmak üzere BOTAŞ’ın toplam 7.2 milyar YTL tahsil edilemeyen alacağı var. Bu alacakların yüzde 90.6’sı Elektrik Üretim A.Ş. ve Hamitabat Elektrik A.Ş.’ye, yüzde 6.6’sı ise Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı EGO’ya ait. BOTAŞ ayrıca, Irak-Türkiye boru hattının işletilmesine, Körfez Krizi, BM ambargosu ve Irak İşgali dönemlerinde konan kısıtlamalar nedeniyle oluşan 740 milyon dolar alacağını da BM ve Irak’tan tahsil edemedi. Alacaklarını tahsil edemeyen BOTAŞ, işletme ve yatırım finansmanı için aldığı kredileri yüksek faizli yeni kredilerle ödemek zorunda kalırken, bu da borçlanmasını artırıyor.
Doğalgaz Piyasası Yasası ile 2004 yılında dağıtım alanından çıkarılan BOTAŞ’ın, doğalgaz alım kontratlarının yüzde 80’inin özel şirketlere devredilmesi dayatıldı. BOTAŞ’ın 2009’da iki ayrı şirket biçiminde yeniden yapılandırılarak, ithalat şirketi özelleştirilecek. Bu, raporda “talep esnekliği çok zayıf olan bir ekonomik mal niteliğindeki doğalgaz fiyat dengesinin serbest piyasa mekanizmasında sağlanması oldukça zordur” diye ifade edildi. BOTAŞ’a yüklü miktarda borcu olan EÜAŞ, belediyeler ve dağıtım şirketleri BOTAŞ’ta kalırken, ödemelerini düzenli olarak yapan müşterilerin yeni özel şirketlere yönelmesini getirecek düzenleme, BOTAŞ’ın zaten bozulmuş olan gelir-gider dengesini daha da derinleştirecek.
İhalelerde usulsüzlükler yapıldı
Raporda BOTAŞ’ın devlet adına üstlendiği BTC Ham Petrol Boru Hattı’nın yapım ihale süreçlerinin şeffaf ve katılımcı olmadığı, proje kapmasındaki hizmet sözleşmesinde çok sayıda usulsüzlüklerin olduğu tespitlerine de yer verildi. Proje bütçesinin dışında ek olarak 318 milyon dolar yabancı kaynak kullanan BOTAŞ, 207 milyon dolar borçlu konuma getirildi. Hattın tam kapasite çalışması durumunda, Türkiye’ye yıllık brüt getirisinin ilk 16 yılda en fazla 200 milyon dolar, 17-40 yılları arasında ise en fazla 230 milyon dolar olabilecekken, bu sözleşmeden BOTAŞ’ın zararını da ortaya koydu. Ayrıca projenin Türkiye bölümünün işletilmesi için 1996’da, merkezi Jersey Kanal Adaları’nda olan BIL adlı şirket kurulurken, bu kuruluşa personel alımından, özlük haklarında özel hukuk kuralları uygulanıp, AKP Hükümeti’nin kadrolaşma alanı haline getirildi. BOTAŞ’ta halen 693 kapsam dışı, 1.140 kapsam içi, 571’i özel güvenlik olmak üzere toplam 2 bin 704 personel istihdam ediliyor.
Kaynak: Evrensel Gazetesi