8 Mart Dünya kadınlar günü yaklaşırken Türkiye’nin farklı şehirlerinde kadınlar çeşitli etkinliklerde buluştu, sorunlarını konuştu. İstanbul, Mersin ve Ankara’da yapılan etkinliklerde Kadınlar eşit ve özgürce katıldıkları kamuyu, kendilerine eşitçe yer açan bir demokrasiyi, kardeşçe yaşadıkları bir ülkeyi ve savaşın, işgalin olmadığı bir dünyayı tartıştı. İstanbul İstanbul’da Halkevlerinden Kadınlar “Kamusal Alanda Yenil Liberal Yapılanmanın Sonuçları ve […]
8 Mart Dünya kadınlar günü yaklaşırken Türkiye’nin farklı şehirlerinde kadınlar çeşitli etkinliklerde buluştu, sorunlarını konuştu. İstanbul, Mersin ve Ankara’da yapılan etkinliklerde Kadınlar eşit ve özgürce katıldıkları kamuyu, kendilerine eşitçe yer açan bir demokrasiyi, kardeşçe yaşadıkları bir ülkeyi ve savaşın, işgalin olmadığı bir dünyayı tartıştı.
İstanbul
İstanbul’da Halkevlerinden Kadınlar “Kamusal Alanda Yenil Liberal Yapılanmanın Sonuçları ve Kadınlar” konulu bir panel düzenledi.
8 Mart hazırlıkları kapsamında 24 Şubat Cumartesi günü İstanbul Tabip Odası’nda düzenlenen panel ve foruma, Cumhuriyet Gazetesi yazarı Şükran Soner, KESK Kadın Sekreteri Sevgi Göyçe, Ankara SES’ten kadınlar, İzmit’ten barınma hakkı ve su mücadelesinden kadınlar, İzmit’ten bir eğitim emekçisi, Dev Sağlık İş Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Emekçi Kadınlar Derneği, İmece Kadın Kooperatifi sunumlarıyla katıldılar.
Şükran Soner, kadınların yükselen hak mücadelesinin ve kazanımların yavaş yavaş eridiğinden ve kadınların asıl düşmanının yeni liberalizm olduğundan bahsederken, Sevgi Göyçe kadın hareketinin sosyal devlete geri dönüşü yani geriye dönüşü talep etmek yerine artık kolektif bir akıl oluşturarak daha radikal dönüşümleri talep ettiklerini söyledi. Sevgi Göyçe tarımdaki kadın işgücünün kullanılma biçiminden de örnekler vererek, bu yıl 8 Mart’ı Ceylanpınar’da sele kapılarak ölen kadın tarım işçilerine adadıklarını söyledi.
Panelin ilk oturumunun ardından “Yeni liberalizme karşı kadınların direniş deneyimleri” başlıklı ikinci oturumda sağlık alanındaki dönüşüm ve bunun kadınların yaşamı üzerinde yarattığı tahribat konu edilirken, EKD, İmece, İzmit, Ankara ve Okmeydanı’ndan kadınlar çeşitli sorun başlıkları etrafından verdikleri mücadeleleri anlattılar.
Emekçi Kadınlar Derneği, bugün kadına yönelik şiddetin bu kadar görünürlük kazanmasının kadın hareketinin bir kazanımı olduğunu söylerken, şiddet gören kadınlar için barınma-sığınma evleri açılması ile ilgili yürüttükleri çalışmadan bahsetti. Bu noktada İçişleri Bakanlığının barınma evleri açılmasına ilişkin bir genelge yayınladığını ve bu genelgede yazılan hakların kağıt üzerinde kalmaması için mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.
İmece Kadın Kooperatifi, Esenyurt’ta ev eksenli çalışan kadınlarla yürüttükleri çalışmaları aktardı. İmece adına katılan Züleyha Gülüm, kadınların karar alma süreçlerini işlettikleri mekanizma oluşturmaya çalıştıklarını, bu amaçla bir Kadın Meclisi kurduklarından bahsederken, şimdi de temizlik işçisi kadınlarla bir çalışma yürüttüklerini, evlere temizliğe giden kadınların ücretleri ve çalışma saatleri ile ilgili taleplerinin hayata geçireceklerini söyledi.
İzmit’te öğrenci veli çalışmasından bir eğitim emekçisi de, velilerin %90’ını kadınların oluşturduğunu, şimdi okullarda veli toplantılarının para isteme toplantılarına dönüştürüldüğünü, bu nedenle kimsenin bu toplantılara katılmadığını söylerken, paralı eğitim uygulamalarının karşı karşıya getirdiği iki kesim olan veli ve öğretmenin birlikte parasız eğitim talep edebileceklerini göstermek için yola çıktıklarını, İzmit’te bu amaçla bir çalışma yürüttüklerini anlattı.
İzmit’te geçen ay yaşanan su kesintisi sonrası eyleme geçen kadınlardan biri de, su kesintisinin en çok kadınları vurduğunu, çünkü temizlik ve bakım işlerinden sorumlu olarak görülen kadınların su olmadığı koşullarda bunu temin etme yükünün de omuzlarına yüklendiğini söyledi. Tartışma kısmında ise, su temin etmek zorunda kalınan yerlerde kız çocuklarının okula gidemediklerinden bahsedilirken, yine İzmit’te birçok kadının su taşımaları nedeniyle bel fıtığı sorunu yaşadıklarından bahsedildi.
Dev Sağlık İş adına konuşan Arzu Çerezoğlu, AKP Hükümetinin uygulamaya koyduğu sağlıkta dönüşüm programının ilk basamak sağlık hizmetlerini yok ettiğini bunun da en çok kadınların ve çocukların sağlıklı yaşama hakkını yok ettiğini söylerken, kadın çalışanların yoğun olduğu bir sektör olan sağlık sektöründeki çalışma koşullarında da güvencesizliği hakim kıldığını söyledi.
Ankara SES’ten katılan bir sağlık emekçisi de sağlık çalışanı kadınların yaşadığı ayrımcılığa ilişkin yaptıkları anket çalışmasını da bir slayt gösterisiyle sundu.
Mersin
Mersin’de halkevci kadınlar 8 Mart dünya kadınlar gününü 1 haftaya boyunca gerçekleştirecekleri çeşitli etkinlik ve eylemlerle kutlayacaklar. Etkinliklerden ilki 24 Mart Cumartesi günü saat 14.00 de Demirtaş Halkevinde düzenlenen panelle gerçekleşti. “Haklarımız “adlıyla düzenlenen panelde kadın haklarına ve insan haklarına dair sorunlar dile getirildi.
Av. Dilek Özel Sakarya ve Av. Fadime Taş’ın konuşmacı olarak yer aldığı panele 50’yi aşkın kadın katıldı. Panel sonrasında türküler ve halaylar eşliğinde etkinlik sona erdi. Panelde Demirtaş Halkevi’nin önümüzdeki ay boyunca gerçekleştireceği kadın etkinlikleri de duyuruldu.
Programa göre mart ayı içerisinde Demirtaş Halkevinde
-03 Mart Cumartesi şenlik,
-10 Mart Cumartesi aile planlamasına ilişkin panel
-17 Mart Cumartesi meme kanserine ilişkin seminer
-24 Mart Cumartesi depresyon konulu panel
-31 Mart Cumartesi çocuk psikolojisi konulu panel gerçekleştirilecek
Mersin’de 8 Mart Dünya kadınlar gününde farklı kurum ve örgütlerin katılımıyla iki ayrı 8 Mart etkinliği daha gerçekleşecek.
Ankara
Dikmen Halkevinde 25 Şubat Pazar günü bir araya gelen kadınlar 8 Mart Dünya kadınlar Gününü kutlayarak bir etkinlik gerçekleştirdi. Çay sohbeti eşliğinde 8 mart hazırlıkları konuşuldu.Ankara’nın farklı bölgelerinde ise çeşitli etkinliklerle 8 Mart hazırlıkları sürüyor.
Sendika.org -Mersin/Ankara, halkevleri.org.tr