İstanbul Barosu avukatlarından Ömer Kavili, Dev-Yol davası duruşmasında, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada, beraat etti. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın duruşmasına, sanık avukat Ömer Kavili ile avukatları katıldı. Kavili’nin savunmasını, Ankara Barosu Başkanlığı adına Baro Başkan Yardımcısı Hasan Ürel ile 12 avukat yaptı. Cumhuriyet Savcısı Günay Serap Yüksel, esas […]
İstanbul Barosu avukatlarından Ömer Kavili, Dev-Yol davası duruşmasında, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada, beraat etti.
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın duruşmasına, sanık avukat Ömer Kavili ile avukatları katıldı. Kavili’nin savunmasını, Ankara Barosu Başkanlığı adına Baro Başkan Yardımcısı Hasan Ürel ile 12 avukat yaptı.
Cumhuriyet Savcısı Günay Serap Yüksel, esas hakkındaki mütalaasında, Kavili’nin dava konusu yargılamadaki sözlerinin savunma hakkı çerçevesinde söylenmiş sözler olduğunu ifade ederek, Kavili’nin beraatine karar verilmesini talep etti.
Avukat Elvan Olgun, esas hakkındaki mütalaaya katıldıklarını ifade ederek, Kavili’nin sözlerinin mahkemeye ve mahkeme heyetine hakaret niteliği taşımadığını, avukatlık mesleğinin gereğini yerine getirdiğini savundu.
Avukat Kemal Aytaç da Kavili’nin duruşmadaki ifadelerinin tamamen, “hak arama özgürlüğü içinde sarf edilen sözler” olduğunu belirterek, avukatların cesurca savunma yaptıkları durumlarda, “yargılamayı yapanlarca tehdit ve cezanın gündeme geldiğini, bazı yargıçların savunma yapanları azarladığını, şikayet ettiğini ve bunların yargının tarafsızlığına gölge düşürdüğünü” kaydetti.
Ankara Barosu Başkan Yardımcısı avukat Hasan Ürel ise Kavili’nin sözlerinin iddia ve savunma sınırları içerisinde değerlendirilecek nitelikte olduğunu belirterek, beraat kararı verilmesini istedi.
Sanık avukat Ömer Kavili, soruşturma sırasında Cumhuriyet Savcısı’na sunduğu ret dilekçesinde yer alan, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki davaya ilişkin kayıp klasörlerle ilgili sayı ve rakamlara ilişkin beyanların iddianamede yer aldığını ancak esas hakkındaki mütalaada bu konuya ilişkin bir yorumda bulunulmadığını söyledi.
Bunun üzerine Cumhuriyet Savcısı Yüksel, esas hakkındaki mütalaasına ekleme yaptı. Savcı Yüksel, iddianamede yer alan, Kavili’nin “bu rakamlar da karalama ve çiziktirilme yoluyla sahtecilik şüphesi altındadır” sözlerinin savunma kapsamında değerlendirilip, sanık hakkında beraat kararı verilmesini istedi.
“Savunma mesleğimi savunuyorum”
Sanık avukat Ömer Kavili, esas hakkındaki savunmasına, “savunma mesleğimi savunuyorum” diyerek başladı. Savunmasının özet değil, tam olarak duruşma tutanağına geçirilmesini isteyen Kavili, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 219. ve 222. maddelerindeki tutanakların tutulmasına ilişkin hükümlerin uygulanmasını istedi.
Mahkeme Başkanı Ziya Ünal, Kavili’nin savunmasını kendisi yazdırması halinde 5 dakika süresi olduğunu, özet olarak yazdırılması halinde ise savunmasını uzun tutabileceğini söyledi. Kavili de bunun üzerine, sözlerini kendisinin yazdırmayacağını, özetlenerek tutanağa geçirilmesini kabul ettiğini bildirdi.
Yargılanmasının nedeninin Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Dev-Yol davasında avukatlık yapması olduğunu anlatan Kavili, bu mahkemede söylediği sözlerin yine mahkeme başkanı tarafından tutanağı yazdırıldığını ifade ederek, “Kendilerinin yazdırdığı, kendi sözleriyle avukat olarak bizim hakkımızda suç duyurusunda bulunulmuştur” dedi.
“Savunma, bağımsız olduğu kadar dokunulmazdır da”
Ömer Kavili, “Savunmanın, savunma sürecindeki faaliyetinde savunulacak duruma gelmesi, savunma anında sanık konuma gelebilme ihtimalini düşünecek olması, avukatın, sanık durumuna düşmeden, sanığa hukuki yardımda bulunma çabası, sanık hakkına ve hukuk devletine vurulan en büyük darbedir. Kürsüleri ve cübbeleri bağımsız ve dokunulmaz olmayan her ülke; çağdaş demokratik hukuk devleti özlemi içinde yaşar durur. Savunma kürsüsü ve cübbesi, bağımsız olduğu kadar dokunulmazdır da” diye konuştu.
Dev-Yol davasının dizi pusulasında el yazısı ve daktilo ile klasör sayılarına ilişkin rakamlarda değişiklik yapıldığını, klasörlerin Yargıtaya eksik yollandığını ve Yargıtayda da bazı klasörlerin kaybolduğunu tespit ettiğini anlatan Kavili, Dev-Yol davası duruşmasında, Yargıtaya eksik dosya gönderen yargıçların tarafsızlıktan uzaklaştıkları iddiasıyla reddi hakim hakkını kullandığını ve duruşmadaki sözlerinin tutanağa eksik ve yanlış yazdırıldığını savundu.
Kavili, davanın, avukatların görev yapmasına engel ve zorluk çıkarmak amacıyla açıldığını iddia ederek, davanın uluslararası belgeler olan Havana Kuralları ve Pekin Sözleşmesine aykırı olduğunu ileri sürdü.
Mahkeme Başkanı Ziya Ünal, hakaret olarak sarf edildiği ileri sürülen söz ve beyanlarının, iddia ve savunma hakkının kullanılması sınırları içinde söylenmiş sözler olduğunun anlaşıldığını belirterek, Kavili’nin üzerine atılı suçtan beraatine karar verildiğini açıkladı.