Türk Tabipleri Birliği, F tipi cezaevlerine ilişkin raporunda, mevcut F tipi cezaevlerinin izolasyona dayalı, insanın fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü örseleyici nitelikte olduğunu belirtti. Türk Tabipler Birliği (TTB) heyeti, Tekirdağ F tipi Cezaevinde yaptığı incelemelerin ardından hazırladığı raporda, F tipi cezaevlerinin hükümlülere etkileri konusunda bazı saptamalarda bulundu. Doktorlar incelemelerinde, görüştükleri tüm hükümlülerde sosyal temas yetersizliğinden kaynaklanan […]
Türk Tabipleri Birliği, F tipi cezaevlerine ilişkin raporunda, mevcut F tipi cezaevlerinin izolasyona dayalı, insanın fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü örseleyici nitelikte olduğunu belirtti.
Türk Tabipler Birliği (TTB) heyeti, Tekirdağ F tipi Cezaevinde yaptığı incelemelerin ardından hazırladığı raporda, F tipi cezaevlerinin hükümlülere etkileri konusunda bazı saptamalarda bulundu. Doktorlar incelemelerinde, görüştükleri tüm hükümlülerde sosyal temas yetersizliğinden kaynaklanan çeşitli fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklar tespit ettiler.
TTB Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Merkez Konsey üyesi Dr. Ali Çerkezoğlu, Doç. Dr. Doğan Şahin, Dr. Zeki Gül ve Mimar Tores Dinçöz’den oluşan heyet, cezaevlerinde acilen “yeterli, uygun, değişken dış uyaranlara” ihtiyaç olduğunu belirtti. Heyet, inceleme sırasında cezaevinin tüm bölümlerini gezerken, hükümlülerle de tek tek görüşme fırsatı buldu.
İncelemelerin ardından hazırlanan raporda, F tipi cezaevlerinde fiziksel koşullar ile cezaevi idaresinin “treatman-uyum-ıslah” yöntemlerinin insan sağlığı üzerindeki zararlı etkileri vurgulandı. Raporda, “Mevcut F tipi cezaevlerinin gerek mimari yapısı, gerek yasal mevzuatı ve işleyişi açısından ne yazık ki izolasyona dayalı, insanın fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü örseleyici nitelikte olduğu gözlendi” tespiti yapıldı.
Raporda, cezaevlerindeki koşulların iyileştirilmesi için şu öneriler yapıldı:
“-Ortak alanlarda, makul sayıda insan treatmana tabi olmaksızın makul bir süre geçirebilmeli ve bu bir hak olarak algılanmalı,
-Acil olarak mimari, mevzuat ve işleyiş bakımından izolasyonu kaldıracak düzenlemeler ve iyileştirmeler yapılmalı,
-Türkiye’nin Eylül 2005’te onayladığı Birleşmiş Milletler İşkenceyi Önleme Komitesi Seçmeli Protokolü, iç hukuka uyarlanacak şekilde çok ivedi olarak onaylanmalı,
-Cezaevlerindeki uygulamalarda şeffaf bir kamu denetimi için Cezaevi İzleme Kurulu’na en yakın ilin Baro ve Tabip Odası temsilcisi de katılmalı,
-Adalet Bakanlığı ve ilgili tüm kurum temsilcileri ile ihtiyaçlara uygun çözüm ve tartışma platformu kurulmalı.”
Kaynak:www.sol.org.tr