Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hrant Dink için düzenlenen cenaze törenini “taktire şayan” bulduğunu, tek eleştirisinin ise “Hepimiz Ermeniyiz” ifadesine olduğunu söyledi. “Hepimiz Hrant Dink’iz” demenin bu anlamı karşıladığını ifade eden Erdoğan, “Hepimiz Ermeniyiz” için “Çünkü bu tip bir etki tepki olayını körüklemek isteyenler olabilir. Onlara fırsat açması bakımından o yanlış oldu” dedi. Erdoğan’ın da ırkçı cephe tarafından ısrarla dile getirilen “tahrik ediliyoruz” söylemine paralel ifadeler kullanması dikkat çekti.

Sağ basın uzun süredir bu sloganı hedef tahtasına çıkardı. Tercüman Gazetesi “Türküm demiyorsan defol git” diye başlık atarken, Cumhuriyet Gazetesi’nden Cüneyt Arcayürek bu slogan yüzünden “bu ülkenin gerçek sahibi” Türklerin azınlık durumuna düşürüldüğünü söyeyerek Ermeni, Rum ve Kürt kökenli insanlarımızı misafir olarak gördüğünü göstermiş oldu. Fotospor Gazetesi de Dink’in cenazesinden sonraki günkü sayusında, İngiltere’de ırkçılıkla yargılanan futbolcu Emre Bebeloğlu’nu da sahiplenerek “Hepimiz Türküz, Hepizimiz Emre”yiz başlığı atmış, açık bir şekilde ırkçı milliyetçilik savunusu yapmıştı.

Ardından bütün sağ koro halinde bu slogana saldırdı. Suikastte adı geçen BBP’nin lideri Yazıcıoğlu, MHP Genel Başkanı Bahçeli, “savaş karşıtı” eylemlerde yer buldurulan Saadet Parti’li Şevket Kazan ve kronik ırkçılardan Sinan Aygün de bu koroda yerlerini aldılar ve “bizim geldiğimiz yer belli” diyerek kardeşlik duygularıyla sloganı sahiplenen yüzbinlere hakaret ettiler.

“Biz Türk”üz diye bu slogana saldıranların aslında bu kimliği en çok kirletenlenler olduğu dikkatlerden kaçmadı.