Türkiye Sağlık-İş Sendikası’nda yaşanan kan kaybı, sendikanın 17. Olağan Genel Kurulu’na damgasını vurdu. Kongrede üye kaybı durdurulmadığı takdirde sendikanın bir daha genel kurul yapamayacağı dile getirildi. Türkiye Sağlık-İş’te yaşanan kriz, Genel Kurul’a kadar taşındı. 8 şubenin kapatılması onaylanırken, yönetim kuruluna 50’den az üyesi olan şubeleri kapatma yetkisi verildi. Ayrıca yaşanan mali krizin aşılması için sendikanın […]
Türkiye Sağlık-İş Sendikası’nda yaşanan kan kaybı, sendikanın 17. Olağan Genel Kurulu’na damgasını vurdu. Kongrede üye kaybı durdurulmadığı takdirde sendikanın bir daha genel kurul yapamayacağı dile getirildi.
Türkiye Sağlık-İş’te yaşanan kriz, Genel Kurul’a kadar taşındı. 8 şubenin kapatılması onaylanırken, yönetim kuruluna 50’den az üyesi olan şubeleri kapatma yetkisi verildi. Ayrıca yaşanan mali krizin aşılması için sendikanın sahip olduğu gayrı menkullerin satılması konusunda yönetim kurulu yetkilendirildi. Delegeler de, örgütlenme konusunda sıkıntı yaşandığına dikkat çekti. Çalışma Bakanlığı’nın Temmuz 2006 verilerine göre yaklaşık 80 bin işçinin çalıştığı sağlık işkolunda Sağlık-İş’in resmi üye sayısı 16 bin 387.
Sağlık-İş Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Tanrıverdi, üye sayısının en az 30 bin olması gerekirken, sendikanın 10 binin üzerindeki rakamlarda tutunmayı hayal eder haline geldiğini söyledi. Sürekli üye kaybedildiğini belirten Tanrıverdi, “Böyle devam ederse bir daha genel kurul yapamayacağız, sürekli olarak kan kaybediyoruz” dedi. Tanrıverdi, “Makam ihtirasını, iktidar kavgalarını bırakıp, sendikamıza sahip çıkalım” çağrısında bulundu.
Genel Başkan Mustafa Başoğlu ise, sendikanın 4-5 profesyonel yöneticiyi çalıştıramaz duruma geldiğini ifade etti. Sendikaların çoğunun üye kaybettiğini belirten Başoğlu, “Bazen gerileme sizin elinizde olmaz” dedi. Gerilemede suçu olmadığını iddia eden Başoğlu, işverenleri, ülkede yaşanan gelişmeleri ve DİSK’i sorumlu tuttu. Başoğlu, Sivas ve Kocaeli’deki örgütlenme çalışmalarını ise DİSK’in engellediğini iddia etti. Her şeye rağmen sendikanın yaşamını sürdüreceğini ifade eden Başoğlu, Tanrıverdi’nin konuşmasını da sert bir dille eleştirdi.
Karar önergeleri ve sonuç bildirgesi Başoğlu’nun imzasını taşırken, kongrede Başoğlu’na plaket verme yarışı yaşandı. Öte yandan gazetemizde yayınlanan mektubunda sendika genel merkezini ve Başoğlu’nu eleştiren sendika üyesi Aslan Çelik, oy birliği ile sendikadan ihraç edildi. Çelik davet edilmesine rağmen Genel Kurul’a katılmadı. Sendikanın kurulduğu 1961’den bu yana sendikanın başında bulunan Başoğlu, yine seçimlerde başkanlığa tek aday oldu. 5 kişilik diğer merkez yönetim kurulu üyelikleri için Mehmet Ali Tanrıverdi, Zülküf Cantürk, Yusuf Topçu, Hasan Öztürk, Ali Tepeci, Zikri Adıyaman ve İrfan Kalyancı aday oldu. Kongrede yaptığı konuşma nedeniyle Başoğlu’nun şimşeklerini üzerine çeken Tanrıverdi, “muhalif aday” olarak nitelendirildi. Seçimler dün sendika genel merkezinde yapıldı.
Kaynak: EVRENSEL/Ankara