Dikmen Vadisi 4. ve 5. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi’nde Yalanları Değil, Gerçekleri Konuşalım ! “Dikmen Vadisi 4. ve 5. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi” hakkında, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin “Büyükşehir Ankara” adlı ücretsiz yayın organının 29 Kasım 2006 günü yayımlanan 106 ncı sayısında “Vadide Yeni Hayat” adlı bir yazı yayımlanmıştır. Söz konusu yazıda Belediye Başkanı İ. Melih […]
Dikmen Vadisi 4. ve 5. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi’nde
Yalanları Değil, Gerçekleri Konuşalım !
“Dikmen Vadisi 4. ve 5. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi” hakkında, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin “Büyükşehir Ankara” adlı ücretsiz yayın organının 29 Kasım 2006 günü yayımlanan 106 ncı sayısında “Vadide Yeni Hayat” adlı bir yazı yayımlanmıştır. Söz konusu yazıda Belediye Başkanı İ. Melih Gökçek’in projeyle ilgili açıklamaları yer almaktadır.
Ancak görülmektedir ki, İ. Melih Gökçek; bir kez daha bildik kirli siyaset tarzını uygulamakta; gerçeklerden uzak, asılsız beyan ve iddialar ile kamuoyunu yanıltmaya çabalamaktadır.
İ. Melih Gökçek, söz konusu proje kapsamında “diğer kentsel dönüşüm alanlarında uyguladıkları gibi gecekondu sahipleri ile anlaşma yolunu seçtiklerini” ifade etmektedir. Proje kapsamında Büyük Şehir Belediye Meclisi tarafından alınan 17.02.2006 tarihli kararda, yöre sakinleri ile “uzlaşma” usulünün tercih edildiği doğrudur. Ancak bu uzlaşma, kağıt üstünde kalmış; gerçekte İ. Melih Gökçek ve rant çetesi tarafından baskı, tehdit, şantaj dahil her türlü hukuk dışı yol denenmiş, sanki yöre halkına bir savaş açılmıştır.
İ. Melih Gökçek, yöre sakinlerini “mağdur etmeyecek formüllerle” bu projenin yaşama geçirildiğini iddia etmektedir. Ancak Belediyenin yöre sakinlerine önerdiği uzlaşma koşulları; çoğu düzenli bir işe ve gelire sahip olmayan, kalanı ise asgari ücretle yaşam kavgası veren yoksul emekçi insanların yaşadığı vadide; yöre sakinlerinin büyük bir çoğunluğunun hiçbir şekilde yerine getiremeyeceği son derece adaletsiz koşulları ve yöre sakinleri için ağır bir mali yükü içermektedir. Belgesiz gecekondu sahiplerine Karacaören’de TOKİ tarafından yapılan konutların 15 yıl vade ile verildiği, gerçek dışı bir bilgidir. Kalanlara ise Doğukent’te altyapısı hazır planlanmış villa arsalarının fahiş bedeller ile verilmesi ise, ancak bir mizah konusu olabilir. Geçimini zor sağlayan insanların, bir şekilde ödemeleri yaparak bu villa arsasına sahip olacakları bir an için düşünülse de, nasıl olup da o arsa üzerine villa yapacakları, merak konusudur. Kaldı ki Doğukent’te ne tamamlanmış bir alt yapı, ne de yeri belirli bir arsa gösterilmiştir. Sonuç olarak, yöre sakinlerinin sosyal-ekonomik durumunu, talep ve mağduriyetlerini hiçbir şekilde dikkate almadan dayatılan sözleşme koşullarının tek anlamı ve sonucu, binlerce insanın evinden toprağından sökülüp sokağa atılması olacaktır.
İ. Melih Gökçek, yörede bulunan vatandaşların %80’i ile anlaşma sağlandığını iddia etmektedir. Oysa yöre halkının çoğunluğu, Belediye tarafından tek yanlı olarak dayatılan ve ağır bir mali yük getiren adaletsiz koşulları kabul etmeyerek, sözleşmeleri imzalamamıştır. Kandırılarak veya baskı, tehdit, şantaj yolu ile sözleşmelere imza atmak zorunda kalan yöre sakinlerinin bir çoğu da ya sözleşmelerin feshi yoluna gitmiş ya da bir fiil evlerini terk etmeyerek, hakları için mücadele etmeyi seçmiştir. Yalnızca son birkaç hafta içerisinde vadide yapılan eylem ve etkinliklere katılım sayısı dahi, bu asılsız iddiayı çürüten somut bir tabloyu gözler önüne sermektedir. Eğer yöre sakinlerinin %80’i ile anlaşıldıysa, vadide son birkaç haftadır yıkımlara karşı gece gündüz çoluk çocuk nöbet tutan binlerce insan kimdir ?
İ. Melih Gökçek, “Dikmen Vdisi’ni gecekondulardan temizleyerek, yeni ve çağdaş görüntüsüne kavuşturup, vatandaşı sağlıklı konutlara kavuşturacağız” demektedir. Oysa Dikmen Vadisi 4. ve 5. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi, ne yöre sakinlerinin, ne kentin, ne de genel olarak kamunun yararına bir proje değildir. Bu proje, bir rant projesidir. Ne insanların özlem ve beklentileri, ne de kentin ve çevrenin ihtiyaçları, bu rant hırsı karşısında İ. Melih Gökçek için bir değer taşımaktadır. Nitekim bizzat İ. Melih Gökçek, geçenlerde verdiği bir brifingde, kentsel dönüşüm projelerinden 1.5 Milyar Dolar gelir beklediğini ilan ederek; gerçekte derdinin rant elde etmek olduğunu açıkça itiraf etmiştir. Binlerce insanın en temel hakları ve geleceği, belli ki birilerinin cebini kasasını doldurmak için yok sayılmaktadır.
Son olarak İ. Melih Gökçek, projeye 2007 yılında “kazmayı vurmayı” hedeflediklerini ve söz konusu tek yanlı koşulları kabul etmeyenlerin gecekondularını yıkacaklarını söylemektedir. İşte “mağdur etmeyeceğiz” sözünün ne denli gerçekçi olduğu bu itirafla da bir kez daha görülmektedir. Bilinmesini isteriz ki, dişimizle tırnağımızla barınma hakkımızı savunmakta kararlıyız. Evlerimizin yıkılmasına, bizim yaşamlarımız karartılarak başkalarına rant sağlanmasına izin vermeyeceğiz.
Kamuoyuna sesleniyoruz !
İ. Melih Gökçek ve rant çetesi, rant hırslarını gizlemek için, gerçek dışı asılsız beyan ve iddialarla sizleri kandırma çabasındadır ! Bu oyuna gelmeyin !
Bizler, Dikmen Vadisi halkı olarak; ne saray ne villa, yalnızca insanca bir yaşam özlemimize ve barınma hakkımıza saygı istedik; bu ülkenin vatandaşları olarak, sokağa atılıp evsiz yurtsuz bırakılmamızın her şeyden önce bu ülkenin utancı olacağının bilinciyle; bizleri mağdur etmeyecek, adil ve hakkaniyetli bir çözümü savunduk. Ekonomik-sosyal olanaklarımız ve taleplerimiz bilinsin, dikkate alınsın istedik. Rant için, bir avuç seçkin azınlık için değil, gerçek anlamda bu kentin ve kamunun yararı için adım atılsın istedik.
Eğer şimdi İ. Melih Gökçek ve rant çetesi tarafından bizlere verilen yanıt “evlerinizi yıkarız” ise, gelsinler ve görsünler diyoruz; yıkılan, evlerimiz değil; İ. Melih Gökçek ve rant çetesinin iktidarı olacaktır !
Kamuoyuna ve değerli basınımıza saygı ile duyururuz.
Dikmen Vadisi halkı
Kaynak:www.halkevleri.org.tr