Tekstil-Sen yazılı bir açıklama yaparak genel başkanları Ayşe Yumli Yeter’in tutuklanmasını protesto etti. Sendikamızın Genel Başkanı tutuklandı! 21 Eylül 2006 tarihinde sendikamızın Genel Merkezi, İzmir Şubemiz ve Denizli Temsilciliğimiz 12 Eylül darbesini aratmayacak bir şekilde basıldı. Genel merkezimizde yapılan uzun aramalar sonucunda, bilgisayarlarımıza, CD’lerimiz ve disketlerimize, işçi üye kimlik bilgilerine ve birçok dokümana el konulmuştur. […]
Tekstil-Sen yazılı bir açıklama yaparak genel başkanları Ayşe Yumli Yeter’in tutuklanmasını protesto etti.
Sendikamızın Genel Başkanı tutuklandı!
21 Eylül 2006 tarihinde sendikamızın Genel Merkezi, İzmir Şubemiz ve Denizli Temsilciliğimiz 12 Eylül darbesini aratmayacak bir şekilde basıldı.
Genel merkezimizde yapılan uzun aramalar sonucunda, bilgisayarlarımıza, CD’lerimiz ve disketlerimize, işçi üye kimlik bilgilerine ve birçok dokümana el konulmuştur. Hukuk skandalı olarak ta adlandıracağımız bu baskında hiçbir geçerli dayanak olmaksızın Genel Başkanımız Ayşe Yumli Yeter gözaltına alındı.
Genel başkanımız Ayşe Yumli Yeter 4 günlük gözaltından sonra Beşiktaş 14. Ağır Ceza mahkemesi tarafından 25 Eylül 2006 tarihinde tutuklandı.
Tüm bu saldırıların aslında TMY’nin sonuçları olduğu ve muhalif olmanın bedelinin ödetilmek istendiğini biliyoruz.
Sendikamız, sınıf sendikacılığı perspektifiyle işçi sınıfı ve ezilenlerin yanında tutarlı duruşuyla kapitalizmin köleleştirme saldırılarına karşı kararlı tavrıyla bu son saldırıların muhatabı olmuştur.
Bu saldırılar aynı zamanda işçi sınıfının öncülerine, ezilen milyonların uyanışına saldırı demektir.
İşbirlikçi AKP hükümeti, tüm gerici politikalarını hayata geçirebilmek için dikensiz gül bahçesi yaratmaya çalışıyor. Öğrencilerin demokratik bilimsel eğitim talebine, grevli toplusözleşmeli sendikal hak ve insanca yaşanacak ücret isteyen emekçi memurlara, Fındık üreticilerine, kölece koşullara çalıştırmaya ve insanca yaşanacak ücret isteyen işçi sınıfına saldırıyor. Son olarak da milyonların sesi soluğu olamaya çalışan devrimcilere, ilericilere, sosyalist sendikacılara saldırarak bahçenin nasıl yaratılacağının ip uçlarını bize veriyor.
Sermayenin ve işbirlikçilerinin bu top yekun saldırıları karşısında birleşik bir karşı koyuşu örgütlemek gerekiyor. Çünkü TMY tüm muhalifleri hedef alıyor.
Sendikamız, sınıf sendikacılığı anlayışıyla, kuralsız kölece ve kayıt dışı, örgütsüz çalıştırılan milyonlarca işçinin hak mücadeleleri için umudu olmaya devam edecektir.
Biz Tekstil-Sen olarak Sendikamızın Genel Başkanı Ayşe Yumli Yeter’in tutuklanmasını anti demokratik bulup derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Başta sendikaların ve tüm demokratik kitle örgütlerin, siyasi patilerin; kurumların basılmasına, gözaltı ve tutuklamalara karşı tavır almaya, basını duyarlı olmaya çağırıyoruz.
Tekstil-Sen Genel Merkezi