FİSKOBİRLİK KİMLERİN BİRLİĞİ Fındık üreticilerinin tek başlarına yapamayacağı, birlikte yapmalarında yarar bulunan işleri en iyi biçimde ve maliyet fiyatına yapmak üzere dayanışma suretiyle ekonomik güçlerini bir araya getirerek kurmuş oldukları FİSKOBİRLİK; Bu gün 50 kooperatifi ve 250 bine yakın ortağıyla sadece ülkemizde değil, dünya fındık tarımında da önemli bir kuruluştur. FKB,1950’den itibaren devlet destekleme alımlarında […]
FİSKOBİRLİK KİMLERİN BİRLİĞİ
Fındık üreticilerinin tek başlarına yapamayacağı, birlikte yapmalarında yarar bulunan işleri en iyi biçimde ve maliyet fiyatına yapmak üzere dayanışma suretiyle ekonomik güçlerini bir araya getirerek kurmuş oldukları FİSKOBİRLİK; Bu gün 50 kooperatifi ve 250 bine yakın ortağıyla sadece ülkemizde değil, dünya fındık tarımında da önemli bir kuruluştur.
FKB,1950’den itibaren devlet destekleme alımlarında önemli rol oynamış ve kooperatif yönetimleri genelde iş başına gelen hükümetlerin etkisi altında kalmıştır. Son dönemlerde gerçekleşen “Tarım Satış Kooperatifleri Hakkında Kanun” la birlikte İMF ve Dünya Bankasının istekleri doğrultusunda “yeniden yapılandırma “adı altında kooperatif şirketlere bölünmüştür. Aslında FKB’in tasfiye sürecinin ilk adımları atılmıştır. Artık FKB’in fındık üreticilerinin haklarını korumak için mücadele eden bir örgüt sıfatı kalmamıştır. Halbuki üreticilerin, uluslararası kooperatifçilik ilkelerine göre çalışan bağımsız ve demokratik tarım kooperatiflerinde örgütlenmeden mesleki ve ekonomik çıkarlarını korumaları zordur.
Kooperatif Yönetimleri Üreticiyi Temsil Etmiyor
Kooperatiflerin mevzuatları da üreticileri koruyup kollayan yönlendiren biçimde düzenlenmiş değildir.Örneğin; bir yıl kooperatife ürün vermeyen üreticilerin oy hakları ellerinden alınıyor. Bunlara çözüm bulmak yerine kooperatif yöneticileri büyük üreticiler teslim ettikleri ürünleri kendilerine oy verecek kişilere paylaştırarak teslim ettiriyorlar.Kooperatifçiliğin demokratiklik ilkesi olan” her üreticinin bir oy hakkının olması” ilkesi,böylelikle delinmiş oluyor. Bu ve diğer yöntemlerle sürekli kendilerini yönetime seçtirerek adeta kooperatif yöneticiliğini bir meslek haline dönüştürdüler. FKB fındık üreticilerinin alın teri ve emeğiyle oluşturulmuştur. Üreticiler bir yandan kooperatif üzerinden devlet vesayetinin kalkmasını isterken diğer yandan kendilerini hep büyük ve aynı üreticilerin yönetmesini de arzu etmemiştir. Bunun içindir ki kooperatif mevzuatı üst üste seçilen yöneticilerin üçüncü kez aday olmasını engelliyecek şekilde değiştirilmelidir.
Kooperatif Yöneticiliği Bir Rant Kapısı Olmuştur
Kooperatif yönetimlerine sürekli kendilerini seçtirten kişiler kooperatif yöneticiliğini bir meslek gibi algılamışlar ve yöneticiliği bir rant kapısı görmüşlerdir. Böylelikle sürekli bir gelir kaynağına sahip olan yöneticiler seçimleri kaybetmek istememektedirler.Bu durum öylesine kanıksanmıştır ki birbirlerine ideolojik kökende ters düşen yönetim üyeleri ve delegeler bile bu noktada çok rahat anlaşabilmektedirler.
Mikro Milliyetçilik Ağır Basıyor
FKB yönetim kurulu başkanı Salih Erdem yeniden aday olmayacağını açıkladıktan sonra en son gelen bilgilere göre bu kararından vazgeçtiğini ifade etti.Buna gerekçe olarak da genel kuruldan kooperatifin mal varlıklarının satışı yetkisini alacaklarını, kimseye güven duymayacağını ve Trabzon’nun yönetimde sahipsiz bırakılmamasını gösterdi. Kooperatif yönetimleri fındık yetiştiren bölgeler tarafından temsil edilmeli ve yönetimin başında hangi bölgeden insan olması önemli olmamalıdır. Bu dün Giresunlu, bu gün Trabzonlu yarın Ordulu yada Akça kocalı olabilir.Önemli olan kadroların üreticileri temsil edebilmesi ve fındık üreticilerinin sorunlarına çözüm bulabilmeleridir.
Olağan Üstü Kongre
12 Eylül deki kongrede fındık üreticilerini temsil edecek geniş tabana yayılan bir yönetim seçilmeli, mal varlıkların satışı dahil tüm kararlar genel kurulun yetkisine bırakılmalı aksine bu konuda yönetimlere yetki verilmemelidir. Depoların kiralanması,devir edilmesi yada satılması fikri tartışma konusu dahi olmamalıdır.Aksi halde Fiskobirlik tabela örgütüne dönüşür. Fındık üreticileri bağımsızlıklarını ve özgürlüklerini kaybederler. AKP hükümeti kooperatiflerin antidemokratik olan 3186 sayılı yasasını değiştirerek daha da kötü olan 4572 sayılı yasayı İMF,DB,DTÖ ve ÇUŞ’ların direktifleri ile meclisten geçirmişlerdir. 4572 sayılı yasa çiftçilerin altın tepside şirketlere sunumundan başka bir şey değildir. Böylelikle FKB işlevsiz bırakılarak Fındık A.Ş’ lerin önü açılacaktır.12 Eylül 2006’da olağanüstü toplanacak genel kurul bu açıdan çok önemlidir. Bu kurulda kooperatifi antidemokratik yasalardan arındırmak için çalışmaları ortaya koyacak bir iradenin çıkarak, çözüm arayışlarında kararlar alması gerekmektedir.Bu kararlar;
• FİSKOBİRLİK sadece fındığı üreticiden alan, depolayan sonra tekrar ihracatçılara satan bir kurum olarak çalışmayı terk etmeli,
• Aldığı fındığını tesislerinde işleyerek iç ve dış piyasaya kendisi sürmeli,
• Buradan sağlanacak değerlerle FİSKOBİRLİK gücüne güç katmalı, şirketlere karşı çiftçiden yana piyasada düzenleyici görev görmeli,
• Yani üretimden pazarlamaya zincirin her halkasına FİSKOBİRLİK egemen olmalı,
Bu zincirin en öneli halkalarından biri depolarıdır. Bu nedenle depolarını kurulacak olan Fındık A.Ş.’ye asla devir etmemelidir.
11/09/2006
Kutsi Yaşar
Fındık Üreticileri Sendikası
Kurucu Başkanı