Diyarbakır’da yaşanan patlamaya tepkiler devam ediyor.

DTP’den tepki

Diyarbakır’da yaşanan patlama sonrası açıklama yapan DTP il örgütü, saldırıyı kınadı. Saldırının ateşkes çağrısına karşı yapılan bir tehdit olduğunu söyleyen İl Başkanı Hilmi Aydoğdu, ”ölenler demokrasi şehididir” dedi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile alt kademe belediye başkanları ve DTP’li yöneticilerle birlikte basın toplantısı düzenleyen il başkanı Hilmi Aydoğdu, iki gün önce ülkede barışın ve huzurun sağlanması, sorunların barış içinde demokratik zeminde diyalogla çözülmesi için parti genel merkezlerinin ateşkes çağrısında bulunduğunu belirterek “Olumlu cevap bulacağına inandığımız çağrıdan bir gün sonra Diyarbakır’da meydana gelen bu saldırı oldukça dikkat çekicidir. En çatışmalı yıllarda dahi Diyarbakır böyle bir saldırı ve katliama tanık olmamıştır” dedi.

‘ÖLENLER DEMOKRASİ ŞEHİDİDİR’

Saldırıya kınayan ve Ölenlerin demokrasi, özgürlük ve eşitlik mücadelesinin birer şehidi olduğunu belirten il başkanı Hilmi Aydoğdu, saldırının ateşkes çağrılarının yapıldığı sırada ve Diyarbakır’da meydana gelmesinin toplumun nasıl bir provakasyon karşısında olduğunu açıkça ortaya koyduğunu kaydeden il başkanı Aydoğdu, “Bunun bundan sonraki süreçte de yaşanabileceği konusunda ciddi kuşku ve kaygılarımız vardır. Bu nedenle toplumun her kesimini duyarlı olmaya çabaların barışa, barış sürecine, silahların susmasına, sorunların diyalogla çözümüne katkı sunması için halkı serinkanlı ve sorumlu davranmaya, Hükümeti TBMM’ni, siyasal partileri, STO, işçi ve işveren çevrelerini herkesi genel merkezimizin yaptığı ateşkes ve barış çağrılarına sahip çıkmaya çağırıyoruz” diye konuştu.

Baydemir: Patlama barışa yönelik provokasyondur

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, dün gece meydana gelen patlamayla ilgili olarak, “Açıkça siviller hedeflenmiş, barış istenci, barış talebi sabote edilmek istenmiş, bu çok açık” dedi.

Baydemir havalanında gazetecilere yaptığı açıklamada, büyük bir güçlük ve zorluk yaşadıklarını belirtti. Barış çağrısı yapmak için Ankara’ya gittiğini ve DTP Genel Başkanlarıyla birlikte ateşkes çağrısında bulunduklarını anımsatan Baydemir, “Tek bir insanımız yaşamını yitirmesin, ülkemiz ekenomik ve sosyal kalkınmasını gerçekleştirsin diye, bütün sorunlarımız diyalog yoluyla aşabilelim diye ve hemen akabinde GAP Belediyeler Birliği’nin bir projesini takip için İstanbul’a geçtim. Aradan 24 saat geçmedi, bu hunharca saldırı olayı gerçekleşti” dedi.

Patlamada 10 kişinin yaşamını yitirdiğini ve ağır yaralanan insanlar bulunduğunu belirten Baydemir şunları söyledi: “Ben her şeyden önce ailelerimizin acısını yüreğimin derinliğinde hissediyorum, yaşıyorum. Bütün yaralılara içtenlikle geçmiş olsun dileklerimi ve şifa dileklerim iletiyorum. Bu acı, sadece yaralıların, yaşamını yitirenlerin acısı değil bütün kendin acısıdır. Aslında bütün Türkiye’nin acısı olmalıdır, bütün insanlığın acısı olmalıdır ve bir daha tekrarlanmaması için muhakkak ne yapmamız gerekiyorsa, bunu bir an öcne yaşama geçirmemiz gerekiyor.”

Baydemir, metanetli, sağduyulu olmaktan başka bir çarenin olmadığını, bir daha böyle bir acının yaşanmaması için ne lazım gerekiyorsa yapılması ve ne pahasına olursa olsun barıştan vazgeçilmemesi gerektiğini söyledi.

Baydemir, olayın meydane geldiği yerin kentin en işlek bölgelerinden ve gece 24:00’e kadar insanların uğrak mekanlarından biri olduğunu kaydetti.

Olayda açıkça sivillerin hedeflendiğini ifade eden BAydemir, “Barış istenci, barış talebi sabote edilmek istenmiş, bu çok açıktır. Gerçekten bundan derin bir acı hissetmek gerekiyor. Bir provokasyon olduğu, tekrar bizleri 1990’lı yıllara götürme istencinin başladığı açıktır. Esas bizlerin yapması gereken bu provokasyonu, bu oyunu boşa çıkaracak bir duyguyu, bir davranışı el birliği ile ortaya koymaktır” dedi. Baydemir, daha sonra Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ile Devlet Hastanesi’nde tedavi gören yaralıları ziyaret etti.

Diyarbakır Barosu patlamayı kınadı

Diyarbakır’da meydana gelen patlamayla ilgili olarak bir açıklama yapan Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu, “Bu terörist saldırıyı lanetliyoruz” dedi.

Diyarbakır’ın Baro Başkanı Tankırıkulu, yaptığı yazılı açıklamada, bu saldırıyı kınadıklarını belirterek, “Yıllardır her ortamda ifade ettiğimiz görüşümüzü bir kez daha yineliyoruz. Terörist yöntemler, şiddet eylemleri sorunların çözümünde yöntem olmamalıdır. Bu vahim saldırıyı Türkiye’de geliştirmeye çalışılan barış taleplerini baltalamaya yönelik bir provakatif eylem olarak nitelendiriyoruz. Hükümete düşen görev bu saldırının faillerini ve arakasındaki güçleri bir an evvel ortaya çıkarmak olmalıdır. Aksi halde Türkiye’de devam eden saldırıların bir iç çatışma ortamına dönüşmesine hizmet edecektir” dedi.

İHD Diyarbakır’daki patlamayı kınadı

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, kentte dün meydana gelen saldırıyı kınadı.

İHD tarafından yapılan yazılı açıklamada, patlamanın araç ve yaya trafiğinin en yoğun olduğu yerde meydana geldiği belirtildi. Açıklamada, “Sivil halka yönelik bu vahşi eylemle toplumsal kaygı, korku ve kaos yaratma, temel amaçlardan biri olmuştur.

Patlama 7’si çocuk olmak üzere 10 sivil yurttaşımızın ölümüne, en az 17 yurttaşımızın yaralanmasına yol açmıştır. Kim tarafından ve hangi amaçla yapılmış olursa olsun, başta yaşam hakkını hedef alan bu saldırıyı kınıyoruz” denildi.

Bu arada, patlamanın meydana geldiği Koşuyolu Parkı civarında çok sayıda sivil toplum örgütünün katılımıyla ortak bir basın açıklaması yapılacağı belirtildi.

Patlamanın olduğu bölgede esnaf kepenk kapatıyor

Diyarbakır’da yaşanan patlamada 11 kişinin ölmesi ardından esnaflar kepenk kapatmaya başladı.

Diyarbakır’da dün gece yaşanan patlama sonrasında patlamanın olduğu Bağlar Beldesi Koşuyolu semtinde esnaflar yer yer kepenk kapatmaya başladı.

Kaynak: ANF

Halkevleri:Diyarbakır’da Bağlar Semtinde Yaşanan Katliamı Kınıyoruz !

Diyarbakır’da Bağlar semtinde dün gece patlayan bomba, 7 si çocuk 11 insanımızın yaşamına, onlarcasının da yaralanmasına neden oldu.
Bombanın yol açtığı diğer tahribat ise, özlem ve umutlarımıza yöneliktir.

Yaşadığımız ülkede barışa, kardeşliğe, eşitliğe ve özgürlüğe duyduğumuz büyük özlemin karşısına, şiddetle beslenen kesimlerin ördüğü duvarlar; masum halka sıkılan her kurşunla, atılan her bombayla bir tuğlaya daha kavuşmakta, daha da yükselmektedir.
Halkımızı daha da yoksul, güvencesiz ve geleceksiz kılmak isteyen kesimlerin, anti-demokratik baskıcı rejimlerin, şiddet ortamından beslendiği bilinen bir gerçektir.

Bu nedenle ülkemiz gün geçtikçe daha fazla şiddet, yıkım, kin ve nefret ortamına çekilmek isteniyor. Barışın ve halklar arasındaki kardeşliğin takipçisi olması gereken siyasi iktidar, hem ülkemizde Kürt sorununa yönelik anti-demokratik yaklaşımı, hem de ABD’nin “Büyük Ortadoğu Projesi”nde üstlendiği tetikçilik rolü ile; bizlere, ölümlerle, kan ve gözyaşı ile dolu bir gelecek sunuyor.
Lübnan’a asker gönderilmesinden, sözde “vatandaş tepkisi” olarak sunulan “linç operasyonları”na değin; on
ların adımları sonu hepimiz için felaket olacak bir karanlığa gidiyor. Masum çocukları kurban eden bombalar da, aynı dili konuşuyor.

Biz yolumuzu, herkes için insanca ve kardeşçe bir yaşama çizdik. Bombalarla, kurşunlarla büyütülen duvarları aşarak, yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz.

Diyarbakır’da Bağlar semtinde yaşanan katliamı kınıyoruz.
Kamuoyuna saygı ile duyururuz.

Av. Ender Büyükçulha
Genel Sekreter

Kaynak: www.halkevleri.org.tr