Üzüm-Sen, Manisa’nın Alaşehir İlçesi’nde, ”Üzümüne, emeğine, çiftçine sahip çık” mitingi düzenledi. Çevre ilçelerden gelen üreticiler, Sarıkız Meydanı’nda toplandı. Sloganlarla yürüyüşe geçen üreticiler, Atatürk Bulvarı’na kadar yürüdüler. Mitingde konuşan ÜZÜM-SEN Genel Başkanı Adnan Çobanoğlu, 2006 üzüm taban fiyatının, 1.80 YTL olması gerektiğini belirtti. “Oyumuzu alırlar, sözlerini tutmazlar. Son olarak fındıkta yaşananları hep birlikte gördük. Dünyanın en […]
Üzüm-Sen, Manisa’nın Alaşehir İlçesi’nde, ”Üzümüne, emeğine, çiftçine sahip çık” mitingi düzenledi.
Çevre ilçelerden gelen üreticiler, Sarıkız Meydanı’nda toplandı. Sloganlarla yürüyüşe geçen üreticiler, Atatürk Bulvarı’na kadar yürüdüler.
Mitingde konuşan ÜZÜM-SEN Genel Başkanı Adnan Çobanoğlu, 2006 üzüm taban fiyatının, 1.80 YTL olması gerektiğini belirtti.
“Oyumuzu alırlar, sözlerini tutmazlar. Son olarak fındıkta yaşananları hep birlikte gördük. Dünyanın en büyük fındık üreticisi olmamıza rağmen, hakkımızı koruyamadılar” diyen ve üzüm üreticilerinin de hakkını korunmadığını dile getiren Çobanoğlu, “TARİŞ yöneticileri, Tat’la ortak şirket kurarak şirket alternatifi olan bir birliği şirketleşme yoluna taşımaktadır. Biz üreticiler, birliklerimizin yaşamasını istiyoruz. Bizleri kendi hükümetlerimizin büyük gıda şirketlerine nasıl pazarladıklarını, bizlerin nasıl feda edildiğini çok iyi biliyoruz. Açıkçası bizler, kendi hükümetlerimiz eliyle büyük tarım ve gıda şirketlerine pazarlanıyoruz. TARİŞ, bize dedelerimizin mirasıdır. Bizler, mirasyedi olamayacağız ve mirasımıza sahip çıkacağız. Üzüm üreticisinin, emeğinin karşılığını alması, gelecek yıl çiftçilik yapabilmesi, üzüm üretebilmesi, ancak bu fiyatla olabilecektir. Aksi takdirde birçok bağcı, borç batağından kurtulamayıp batacaktır” dedi.
Çobanoğlu, hükümetin, çiftçinin sesine kulak vermesi gerektiğini, kooperatifler yasasının yenilenmesinin şart olduğunu söyledi.
Üreticiler adına konuşan Müşerref Zengin, üreticilerin zor durumda olduğunu ve buna çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Zengin, 40 derece sıcağın altında çalıştıklarını, ancak emeklerinin karşılığını alamadıklarını ifade etti.
Adnan Çobanoğlu’nun miting konuşmasının tam metni
Sevgili Bağcı arkadaşlarım,Değerli Dostlar,Çiftçiler
Hepiniz hoş geldiniz.
Ülkemizde yirmi yıldır iktidara gelen her hükümet, IMF ve Dünya Bankasının direktiflerini uyguluyor. Oy toplayabilmek amacıyla Seçim meydanlarında biz çiftçilere sözler veriyorlar ama yerine getiremiyorlar. Tıpkı bugün AKP iktidarının da yaptığı gibi.
Son olarak fındıkta yaşananları hepimiz gördük. Dünyanın en büyük fındık üreticisi ve ihracatçısı olmamıza rağmen, fındık üreticisinin hakkını koruyamadıkları gibi yok etmek için uğraşıyorlar. Fındık üreticilerinin örgütü Fıskobirlik’e çiftçilerin olan “işletmelerini ve mal varlıklarını sat” diyebiliyorlar. Fındık üreticileri yapılmak istenenin farkındalar, bu nedenle olup bitenlere sessiz kalmadılar, emeklerine, ürünlerine sahip çıkmak, demokratik haklarını kullanmak üzere alanlara çıktılar. Bütün çiftçiler Fındık üreticilerinin onurlu tutumlarını tüm kalbimizle destekledik, destekliyoruz destekleyeceğiz. Tariş, Marmarabirlik, Çukobirlik ve diğer 17 birliklerimizin de Fıskobirlik’e ve birbirlerine sahip çıkmalarını, desteklemelerini bekliyoruz.
Başbakan Ordu ve Giresun’da doğruları söylemeyerek fındık fiyatını 7.45 YTL den 2-2,5 YTL ye düşmesine neden olmuştur. Bu günlerde üzüm üreticileri üzüm fiyatlarının açıklanmasını beklerken daha dün Başbakan Üzüm ve Tariş hakkında benzer sözler söylemeye başlamıştır.Yarın diğer ürün fiyatlarının açıklama zamanı geldiğinde ilgili birlikler için de benzer sözleri söylemesi beklenebilir ve o birlikleri de zora sokabilir.Birlikler zora girdikçe çiftçiler yoksullaşarak mesleğini terk edecektir.Mesleğini terk eden çiftçilerin yerini şirketler alacaktır.Açıkçası başbakan şirketlerin yararına bir politika izleyerek çiftçilerin aleyhine şirketlerin lehine tercih kullanmaktadır.
Hükümet böyle bir politika izlerken Tariş yöneticileri de Tat’la ortak şirket kurarak şirket alternatifi olan bir birliği şirketleşme yoluna taşımaktadır.
Tam da bu noktada Üzüm Üreticileri Sendikası olarak Tariş yöneticilerinin ve hükümetlerin Birlikler aracılığıyla kolay yoldan tarımı şirketleştirme politikalarına karşıyız. Biz üreticiler Birliklerimiz aracılığıyla üretimden pazarlamaya kadar olan zincirin halkalarına egemen olma mücadelemizi sürdüreceğimizi buradan açıklıyoruz.
Biz çiftçiler, yaşayarak öğreniyoruz ve artık olup bitenlerin de farkındayız. Olup bitenlerden kazançlı çıkanların kimler olduğunu da biliyoruz. Kendi hükümetlerimiz eliyle büyük tarım ve gıda şirketlerine nasıl pazarlandığımızı, bizlerin nasıl feda edildiğini de yine birlikte yaşayarak öğrendik, öğreniyoruz. Daha geçenlerde, Başbakan bir konuşmasında “Ülkeyi pazarlamak da bizim işimiz” demedi mi? Açıkçası bizler, kendi hükümetlerimiz eliyle büyük tarım ve gıda şirketlerine pazarlanıyoruz.
Bütün bunlara dur demek için burada toplandık. Çiftçiyi görmezden gelenleri kendimizi göstermek,çiftçinin sesini duymak istemeyenlerin kulaklarını açarak sesimizi duyurmak için buradayız.
2006 da kuru üzümün bize kilo başına maliyeti 1,25 ile 1,30 arasıdır.Yani Geçen yıl Tariş’in bize reva gördüğü fiyat bizim maliyet fiyatımızdır.Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. 2006 yılında kuru üzümün taban fiyatı maliyet + %25 kar + insanca yaşam payı(%15) olarak hesaplandığında en az 1,75-1,80 olmalıdır. Üzüm üreticilerinin emeğinin hakkını alabilmesi, gelecek yıl çifçilik yapabilmesi, üzüm üretebilmesi ancak açıkladığımız bu ,”referans fiyat”la(taban fiyatla) mümkündür. Aksi durumda birçok bağcı borç batağından kurtulamayıp batacaktır.
• AKP hükümeti çiftçinin sesine kulak vermelidir. Kooparatifler yasasını yenileyerek demokratik hale getirmelidir.
• Sendikalar yasası düzenlemelerinde Çiftçi Sendikaları için iç hukuk düzenlemeleri gündeme alınmalı ve düzenlenmelidir.
• Kuru ve yaş üzüm fiyatları piyasa da açıkladığımız referans fiyatının altına düşerse, devlet Tariş’e alım yaptırarak aradaki fiyat farkını Tariş’e telafi edici ödeme adı altında ödemelidir.
• Kooperatifler şirketlere alternatif kurulmuş örgütlerdir. Birliklerin mevcut yönetimleri şirketlerle ortaklık kurmak yerine ortaklarının ve üreticilerin menfaatlerini koruyacak tutum ve davranışların içinde olmalıdırlar.Çünkü birlikler biz üreticilerindir.Tariş Üzüm Birliği’de biz üzüm üreticilerinindir.
• Tariş, demokratikleştirilerek üretenin yönettiği bir kooperatif haline gelmelidir.
• Tariş yeni üye kayıtlarına gitmeli, daha fazla üreticinin kooperatifine sahip çıkabilmesini sağlamalıdır.”Tariş bize dedelerimizin mirasıdır”. Bizler “miras yedi” olmayacağız ve mirasımıza sahip çıkacağız
Adnan Çobanoğlu
Üzüm Üreticileri Sendikası Genel Başkanı