Tekstil-Sen bugün, İstanbul Şirinevler meydanında, direnen Filistin ve Lübnan halklarına bir basın açıklaması ile destek verdi. “Filistin Lübnan halkı yalnız değildir! Ortadoğu’da direniş kazanacak!” pankartının açıldığı açıklamaya, çevrede toplanan işçi ve emekçiler de alkış ve sloganlarla destek verdi. Açıklamayı yapan Tekstil-Sen Genel Başkanı Ayşe Yumli Yeter; Filistin ve Lübnan’daki savaşa emperyalistlerin sessiz kalarak ABD’yi desteklediğini, […]
Tekstil-Sen bugün, İstanbul Şirinevler meydanında, direnen Filistin ve Lübnan halklarına bir basın açıklaması ile destek verdi.
“Filistin Lübnan halkı yalnız değildir! Ortadoğu’da direniş kazanacak!” pankartının açıldığı açıklamaya, çevrede toplanan işçi ve emekçiler de alkış ve sloganlarla destek verdi. Açıklamayı yapan Tekstil-Sen Genel Başkanı Ayşe Yumli Yeter; Filistin ve Lübnan’daki savaşa emperyalistlerin sessiz kalarak ABD’yi desteklediğini, böylelikle Ortadoğu’daki anti-emperyalist direnişçi kuvvetlerin yok edilmek istendiğini, Arap devletlerinin de seyirci kalarak katliama
ortak olduğunu, Lübnan devleti ve ordusunun devreye girmediğini ve halklarının katili Rice’ı bile Lübnan’a davet ettiğini belirtti.
Yeter, açıklamanın devamında ise şöyle konuştu: “Bizim ülkemizde ABD emperyalizmine bağlı sermaye devleti ve AKP hükümeti timsah gözyaşları dökmekten başka bir şey yapmamaktadır. Her gün televizyonlarda boy göstererek hem ülkemiz halklarını hem de Lübnan ve Filistin halklarının gözlerinin içine baka baka elimizden geleni yapıyoruz diyerek yalan söylüyorlar. Yalan söylüyorlar çünkü, İsrail’le diplomatik ve askeri işbirliğini kesebilirler, kesmiyorlar.
Yalan söylüyorlar, çünkü ekonomik işbirliğini kesmiyorlar. İsrail tekellerine satılan, özelleştirilen KİT’ler, GAP’ta satılan topraklar, Bakü-Ceyhan boru hattından doğalgaz satışı planı, su satışı anlaşması gibi anlaşmalar iptal edilmiyor veya durdurulmuyor. Sermaye devleti ve işbirlikçi AKP İsrailcidir. Filistin ve Lübnan halklarının acıları değil, ABD emperyalizmine uşaklık onları ilgilendirmektedir. Milletvekillerinin İsrail dostluk grupları bunu göstermektedir” diyerek İsrail ve ABD ile her türlü ilişkinin kesilmesini ve savaş dursada durmasa da kardeş kanı dökmek için Lübnan’a asker gönderilmemesini istedi.
Kürt halkı onurlu demokratik barış istiyor
Sık sık “Filistin, Lübnan halkı yalnız değildir! Katil İsrail, işbirlikçi AKP!” “Diren Lübnan yanındayız! Kahrolsun siyonist İsrail!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganlarının atıldığı açıklamada, bir başka savaş ortamının da ülkemizde yaratılmak istendiği belirtilerek; “Kürt sorunu, Kürt halkının demokratik talepleri kanla, savaşla çözülmek isteniyor. Savaş ve askeri operasyonlarla bu sorun çözülemez. Kürt halkı onurlu demokratik barış istemektedir. Asker ve Kürt analarının ağlamasını istemiyoruz. Askeri operasyonlara son verilerek, Kürt halkının demokratik taleplerini yerine getirilmesini ve kardeş kanının dökülmesine son verilmesini istiyoruz. Lübnan, Filistin, Irak, Afganistan ve Kürt halklarına kardeşlik elini tutma zamanı olduğu vurgulandı. İşçi ve emekçilerden Ortadoğu halkarının çığlığını daha fazla duymaya ve onlara sokakta omuz vermeye çağrılan açıklama İsrail bayrağının yakılması ile bitirildi.