Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), aydınlatma bedeli olarak konutlardan 2 YTL, ticarethanelerden 5 YTL sabit ücret alınarak, yıllık 302 milyon YTL olan sokak aydınlatması gider toplamına rağmen, yaklaşık iki katı olarak 768 milyon YTL halktan sabit ücret alınacağını bildirdi. EMO’dan yapılan açıklamada, özelleştirmeye hazırlık amacıyla Türkiye Elektrik Kurumu’nun (TEK) önce ikiye, ardından bu da yeterli görülmeyerek […]
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), aydınlatma bedeli olarak konutlardan 2 YTL, ticarethanelerden 5 YTL sabit ücret alınarak, yıllık 302 milyon YTL olan sokak aydınlatması gider toplamına rağmen, yaklaşık iki katı olarak 768 milyon YTL halktan sabit ücret alınacağını bildirdi.
EMO’dan yapılan açıklamada, özelleştirmeye hazırlık amacıyla Türkiye Elektrik Kurumu’nun (TEK) önce ikiye, ardından bu da yeterli görülmeyerek 4’e bölündüğü belirtilerek, böylece karmaşık bir yapının ortaya çıktığı kaydedildi. Gelinen noktada bir kamu kuruluşu olan BOTAŞ’ın, başka bir kamu kuruluşu olan EÜAŞ’tan borcunu tahsil edemediği için çalışanlarının maaşını ödeyemediği, bankaların kapısında dolanarak yüzde 20 faizli kredi aradığı ifade edilerek, bölünüp, hesapları ayrıştırıldığında daha ucuz, daha kaliteli elektrik hizmeti sunacağı iddia edilen kurumların içler acısı bir hale düşürüldüğü belirtildi.
Açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğine, kararlarına ipotek koyan borç sarmalının, parçalanan kamu kurumlarının halka halka büyüyen borç batağıyla derinleştiği belirtilerek, “Kavga BOTAŞ ve EÜAŞ’la da sınırlı kalmamıştır. EÜAŞ TETAŞ’ı, TETAŞ TEDAŞ’ı suçlamakta, son aşamada TEDAŞ sorunu kayıp-kaçağa ve borcunu ödemeyen belediyelere bağlamaktadır. Vatandaşlardan kartlı sayaç uygulamasıyla doğalgaz bedelini peşin tahsil eden belediyelerin ise kaynak sıkıntısı içinde oldukları gerekçesiyle ‘müthiş bir yöntem’ keşfedilmiştir: Temel bir kamu hizmeti olan genel aydınlatma için konutlardan 2 YTL, ticarethanelerden 5 YTL sabit ücret almak” denildi.
Kayseri ve civarı hariç olmak üzere 20 dağıtım şirketinin toplam mesken abone sayısının 2005 yıl sonu itibariyle 23 milyon 85 bin 372 olduğunun belirtildiği açıklamada, bu durumda, aylık 2 YTL sabit bedel üzerinden konut abonelerinden yılda 554 milyon YTL tahsil edileceği, aynı dönemde 3 milyon 567 bin 391 olan ticarethane abonelerinden de aylık 5 YTL sabit tutar üzerinden yıllık 214 milyon YTL toplanacağı kaydedildi. Böylece toplamda 768 milyon YTL halktan sabit ücret alınacağı, ancak 2006 yılının ilk 3 ayındaki sokak aydınlatmasının mali tutarının 75.6 milyon YTL olduğu dikkate alındığında, yıllık sokak aydınlatması gider toplamının yalnızca 302 milyon YTL olduğu ifade edildi.
Açıklamada, “Yani genel aydınlatma adı altında halktan iki katından daha fazla para toplanmak istenmektedir. Hükümet böylece elektriğe zam yapmamış olacak, genel aydınlatma giderleri için vatandaştan katkı payı mı almış olacaktır? Zaten bu katkı payı günü birlik bir çözümdür, elektriğe zam yapılması da gündemdedir. Devletle rekabet edemediklerini söyleyerek, elektrik fiyatlarına zam yapılmasını isteyen özel sektör temsilcilerine de gün doğmuştur. Ödediğimiz vergilerle oluşan kaynakların, kamu zararına sözleşmelerle özel şirketlere aktarılması yeterli görülmemekte, sistem bölünüp parçalandıkça yeni yeni faturalar yaratılmaktadır. Dağıtım özelleştirmelerinin gerçekleştirilmesi için de yeni tarife kalıpları oluşturulmaktadır. Nitekim son bir yönetmelik değişikliğiyle dağıtım şirketlerinin, piyasa işletim ücreti adı altında tüketicilerden ek tahsilat yapmasına olanak tanınmıştır” denildi.