Birleşik Metal İşçileri Sendikası gelir ve harcama gruplarına göre enflasyon oranlarını açıkladı. Rapor enflasyon yükünün emekçilerin sırtında olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Türkiye İstatistik Kurumu her ay Tüketici Fiyat Endeksindeki değişimleri kamuoyuna açıklamaktadır. Açıklanan rakamlar Türkiye geneline göre ortalama olarak belirlenmektedir. Buna karşın bilindiği gibi enflasyon oranları yaşanılan il, gelir düzeyi ve gelir getirici […]
Birleşik Metal İşçileri Sendikası gelir ve harcama gruplarına göre enflasyon oranlarını açıkladı. Rapor enflasyon yükünün emekçilerin sırtında olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye İstatistik Kurumu her ay Tüketici Fiyat Endeksindeki değişimleri kamuoyuna açıklamaktadır. Açıklanan rakamlar Türkiye geneline göre ortalama olarak belirlenmektedir. Buna karşın bilindiği gibi enflasyon oranları yaşanılan il, gelir düzeyi ve gelir getirici faaliyete göre farklılık gösterebilmektedir. Sendikamız farklı gelir grupları ve harcama düzeylerine göre enflasyon verilerinin belirlenmesini bir ihtiyaç olarak değerlendirmektedir. Bu çerçevede gelir gruplarına göre enflasyon oranları, TÜİK 2004 yılı Hanehalkı Tüketim ve Gelir Araştırması harcama kalıpları ile TÜFE verileri esas alınarak, sendikamız araştırma birimi tarafından tespit edilmiş ve kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Şüphesiz resmi olarak açıklanan enflasyon rakamlarının ne kadar gerçeği yansıttığı tartışmalıdır. Sendikamızın yaptığı bu çalışma da söz konusu resmi rakamlar üzerinden hesaplanmıştır. Dolayısıyla araştırmanın gerçekliği TÜİK verilerinin gerçekliği oranındadır.
YOKSUL YİNE ENFLASYONA YENİK
Birleşik Metal İşçileri Sendikası (Birleşik Metal-İş) gelir ve harcama gruplarına göre enflasyon oranlarını açıkladı. Türkiye İstatistik Kurumu Tüketici Fiyat Endeksi ve 2004 yılı Hane Halkı Tüketim anketi sonuçları üzerinden yapılan hesaplamaya göre Geçen yılın haziran ayından bu yana enflasyon en yoksul 20’lik dilim için yüzde 10,83’ü bulurken, en zengin dilim için yüzde 10,32 olarak gerçekleşti.
ZENGİN DE ETKİLENDİ
TÜFE yıl başından bu yana en fakir yüzde 20’lik dilim için yüzde 4,69 düzeyinde gerçekleşirken, en zengin yüzde 20’lik dilim için yüzde 5,15 düzeyine yükseldi. Haziran ayında ise TÜFE bir önceki aya göre en yoksul yüzde 20 için yüzde -0,15 olarak gerçekleşirken, en zengin yüzde 20 için yüzde 0,9 oldu.
Gelir gruplarına göre enflasyon oranları şöyle gerçekleşti;
GIDADAKİ DÜŞÜŞTE RAHATLATMADI
Yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi gelir gruplarına göre enflasyon, en yoksuldan en zengine sırasıyla, bir önceki yılın haziran ayına göre yüzde 10,83, 10,74, 10,67, 10,58, 10,32 oranında arttı. Gıdadaki düşüş yoksullun yıllık enflasyonuna önemli bir etki yapmazken, yoksul enflasyon karşısında ezilmeye devam etti. Haziran ayı için bir önceki aya nazaran ise bu oranlar yüzde -0,15, 0,14, 0,35, 0,54, 0,9. Yıl başından bu yana ise oranlar yüzde 4,69, 4,73, 4,81, 4,95, 5,15 olarak gerçekleşti. Zenginin enflasyonundaki artış gıda dışı fiyatlardaki yükselişten kaynaklandı.
KENTLİ YOKSULUN ENFLASYONU YÜZDE 11
Kentte yaşayan yoksullar için ise enflasyon yıllık bazda yüzde 11’i buldu. En zengin yüzde 20 için ise bu oran yüzde 10,24’de kaldı. Kentli yoksul enflasyondan daha çok etkileniyor.
REEL ÜCRETLER ENFLASYONDAN DAHA ÖNEMLİ
Fiyat artışlarındaki azalma ücret artışlarını da baskılamakta. O yüzden emekçiler ve yoksullar açısından enflasyon oranlarındaki düşüş değil, gerçek ücretlerdeki azalma önemli. Reel ücretler gerilerken enflasyondaki düşüşün çalışanlar açısından hiçbir anlamı yok. Nitekim enflasyonda hızlı bir düşüş yaşandığı dönemde reel ücretlerde azaldı. Yoksulluk arttı. TÜİK İmalat Sanayi Reel Ücret endeksine göre yılın ilk 3 aylık dönemi için reel ücretler bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,6 oranında azalırken, kimi sektörlerde bu oran yüzde 8,4’e ulaştı. Ana metal sanayiinde reel ücretler yüzde 4,4 oranında azalırken, tütün ürünleri imalatında yüzde 6,4, diğer ulaşım araçları imalatında yüzde 8,4 oranında azaldı. Memur maaşlarındaki yüzde 2,5+2,5 artışlar ise yüzde 9,78’lik beklenti ortalamasının çok altında.
GELİR GRUPLARI ARASINDAKİ FARK HARCAMADAN KAYNAKLANIYOR
Sendikadan yapılan açıklamada, gelir gruplarına göre enflasyon farkının, gelir düzeyine göre tüketim tercihlerindeki değişimden kaynaklandığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “2004 yılı Hanehalkı Harcama ve Gelir Anketi sonuçlarına göre en zengin yüzde 20’lik dilimin, en yoksul yüzde 20’ye göre harcamalarının payı eğitimde 6 kat, eğlence, kültür ve ulaşımda 3 kat, lokanta ve oteller için 2 kat daha fazladır. Buna karşın gıda harcamalarında en zengin yüzde 20, en yoksul yüzde 20’nin oransal olarak yüzde 40’ı kadar harcama yapmaktadır. Dolayısıyla gıda ürünlerinde gerçekleşen bir artış en yoksul yüzde 20’nin enflasyonunu daha çok etkilemektedir. Benzer bir biçimde eğitim, eğlence, kültür vb. Hizmetlerin fiyatlarında yaşanan artış en zengin yüzde 20 açısından daha önemli görünmektedir.”
En yoksul ve en zengin gelir gruplarının harcamalarının oransal karşılaştırması aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
ÜCRETLER ERİYOR
Birleşik Metal İş Sendikası Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, enflasyon verilerinin emekçilerin ücretlerini baskı altında tutmanın bir aracı olarak kullanıldığı ifade edilerek, enflasyona endeksli ücret artışlarının yoksulluğun kalıcılaşması sonucunu doğurduğu belirtildi. Açıklamada “son 10 yılda imalat sanayinde verimlilik açısından yüksek artış oranlarına ulaşıldı. Buna karşın emekçilerin ücretleri artmak bir yana azaldı. Enflasyon oranları düşerken, ücret artışları enflasyondan daha hızlı eridi. Reel ücretler geriledi. Büyüme ve verimlilikten emekçilere pay verilmiyor. Tersine sömürü ve yoksulluk artıyor. Oysa tüm zenginlikleri yaratan emekçilerin alınteridir. Enflasyondaki düşüş emekçilerin ücret artışlarında da düşüşe yol açmaktadır. Emekçiler üretimden hak ettikleri payı almalıdır” denildi.