Türkiye Mühendis Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Sekreteri Hüseyin Atıcı, Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu Tasarısı’na tepki göstererek, “Mesleki Yeterlilik Kurumu, mühendislerin, mimarların ve şehir plancılarının yeterliliklerinin esaslarını belirleyemez” dedi. MMO’nun açıklaması şöyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanan “Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu Tasarısı” TBMM gündemine gelmiş bulunmaktadır. Üst Birliğimiz TMMOB ilgili Bakanlıkça söz konusu […]
Türkiye Mühendis Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Sekreteri Hüseyin Atıcı, Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu Tasarısı’na tepki göstererek, “Mesleki Yeterlilik Kurumu, mühendislerin, mimarların ve şehir plancılarının yeterliliklerinin esaslarını belirleyemez” dedi.
MMO’nun açıklaması şöyle
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanan “Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu Tasarısı” TBMM gündemine gelmiş bulunmaktadır. Üst Birliğimiz TMMOB ilgili Bakanlıkça söz konusu Tasarı Taslağını oluşturma çalışmalarına çağrılmamış; Tasarı Meclise gönderildikten sonra ve Komisyon toplantısından bir gün önce çağrılarak görüşleri sorulmuştur. Sonuçta Tasarı, TBMM “Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu”nca, TMMOB’nin itirazları dikkate alınmaksızın 30.05.2006 tarihinde kabul edilmiş ve bu eksiğiyle TBMM gündemine sokulmuştur. Bu hususun yanı sıra Tasarı, birbiri ile çelişen ve yasa tekniğine aykırı bir içerikle hazırlanmıştır.
Şöyle ki, bir yandan “Yüksek öğretim dışındaki eğitim programları ile edinilen meslekleri”, yani “özel yasayla düzenlenmemiş” meslek gruplarını kapsadığı belirtilen Tasarı bu kapsamı aşan boyutlara da sahiptir. Bu, “ulusal ve uluslararası meslek standartlarını temel alarak, teknik ve mesleki alanlarda ulusal yeterliliklerin esaslarını belirlemek, denetim, ölçme ve değerlendirme, belgelendirme ve sertifikalandırmaya ilişkin faaliyetleri yürütmek” ve “Eğitim ve öğretim kurumları: Genel orta ve yüksek eğitim-öğretim dahil, tüm teknik ve mesleki okullar ile örgün ve yaygın eğitim kurumları” ifadelerinde somutlanmaktadır. Tasarı bir yandan dar bir çerçeve, diğer yandan çok geniş bir çerçevede sunularak birbiri ile çelişmekte ve yasa tekniğine aykırı bir içerik taşımaktadır.
Bu noktada mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleki yeterliliklerinin öngörülen kurum tarafından saptanacağı düşünülüyor ise bunun kabul edilmesinin mümkün olmadığını vurgulamak istiyoruz. Zira mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleklerini uygulama kuralları, meslek içi eğitim ve belgelendirme işlemleri, ilgili Yasa ve Yönetmelikler uyarınca bizatihi meslek odalarınca yapılır ve yapılmaktadır. Bu dünyada da böyledir. Ülkemizde de Meslek Odalarının kuruluş felsefesi ve yasaları, meslek kurallarının, yeterliliğin, meslek içi eğitimin Odalar tarafından yapılması esasına dayanmaktadır. Bu yetkinin mühendislik, mimarlık ve şehir planlamasıyla ilgisi olmayan “özerk” bir kuruma devredilmesi ise kabul edilemez.
TMMOB ve bağlı Odalar, Meslek İçi Eğitim ve Belgelendirme Yönetmeliklerini Resmi Gazete’de yayımlatarak yürürlüğe sokmuş bulunmaktadır. Bu Yönetmeliklerin amacı, ülke, kamu ve toplum yararları doğrultusunda meslek alanları ile ilgili denetimlerin yapılabilmesi, yetkili üyelerin tanımlanması, üyelerin mesleki ve bilimsel çalışmalarına yaptıkları işlere ve tamamlayıcı eğitimlerine dayanan uzmanlıklarının Odalarca belirlenmesi, belgelendirilmesi ve gerektiğinde yetkili üyelerin kamuoyuna ve ilgili hizmet ve denetimlere önerilmesinin sağlanmasıdır.
Yine TMMOB, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından kendisinden istenen “Yetkin Teknik Eleman Kanunu Tasarısı Taslağı”nı hazırlayarak, “Yetkili Mühendis, Mimar ve Şehir Plancılarının Belirlenmesi ve Belgelendirilmesine İlişkin Kanun Tasarısı” adıyla 28 Şubat 2005 tarihinde Bakanlığa gönderilmiş ve Tasarı Bakanlıkça ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerine sunulmuştur.
Gerek iç çelişkileri ve yasa tekniğine aykırı olması ve gerekse yukarıda belirttiğimiz nedenlerle de, “Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu Tasarısı”, mühendis, mimar ve şehir plancıları yönünden uygulanamaz niteliktedir. Tüm dünyada, meslek içi eğitim ve belgelendirme bizzat meslek örgütlerince yapılmaktadır. Bizde ise süreç tersine çevrilmek istenmekte ve meslek örgütleri devre dışı bırakılmaya çalışılmaktadır.
AB’ye uyum gerekçesiyle gündeme getirilen Tasarı, gerçekte AB uyum sürecinin öngördüğü gereklilikleri karşılamaktan da uzaktır. Çünkü Yasa gerekçesinde de emsal olarak sunulan Avrupa örneklerinde bu kurumlar üniversitede lisans öğrenimi görmemiş, meslek okulları, meslek liseleri, meslek yüksek okulu ya da okul dışı edinilmiş mesleklerin standartlarını, meslek içi eğitimleri ve belgelendirmeyi kapsamaktadır. Yasa gerekçesinde belirtilen Almanya’daki BİBB (Federal Mesleki Eğitim Enstitüsü) örneğinde, bu kurumun çalışma alanında yüksek öğrenim görmüş meslekler bulunmamaktadır. Bulunmaması da bilimseldir, çünkü bilimsel bilginin uygulamadaki standardını ancak Meslek Odaları belirler.
Tüm Avrupa ülkelerinde, yeterliliklerde Meslek Odalarının onayı aranmaktadır. Avrupa Birliği’nin Mesleki Yeterliklerin Tanınmasına İlişkin Direktifi; 2005/36/EC’de, mesleki yeterliklerin tanınması noktasında “herkes için geçerli formalite ve prosedürler oluşturulması” gerektiği belirtilmektedir. Öte yandan meslek kuruluşları tarafından oluşturulacak meslek mensubu sicillerinin tutulmasından bahsetmektedir. Bu formalite ve prosedürler TMMOB ve bağlı odalar tarafından yıllardır uygulanmaktadır. Tüm dünyada, Meslek Odalarının bu konularla ilgili süreçlerde etkin olarak yer alması ilkesel bir yaklaşımdır.
“Mesleki Yeterlilik Kurumu” mühendislerin, mimarların ve şehir plancılarının yeterliliklerinin esaslarını belirleyemez, denetimini, ölçmesini, değerlendirmesini, belgelendirmesini ve sertifikalandırmasını yapamaz, yapmamalıdır.
Ülkemizdeki mühendis, mimar ve şehir plancıları, Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun kapsamı dışında tutulmalıdır.
TMMOB
MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI
Yönetim Kurulu Sekreteri
Ali Ekber ÇAKAR