DİSK Limter-İş Sendikası üyeleri, tersanelerde yaşanan iş cinayetlerine ilişkin pazar günü Galatasaray Lisesi önünde toplanarak Taksim’e yürüdü. Tersane işçileri, “Artık yeter, ölmek istemiyoruz” dediler. “Bahara hazır ol” kampanyası çerçevesinde uzun süredir iş cinayetlerine karşı çalışma yürüten Limter-İş Sendikası, iş cinayetlerini, kuralsız ve esnek çalışma koşullarını kamuoyuna duyurmak için pazar günü Taksim’deydi. Galatasaray Lisesi önünde toplanan […]
DİSK Limter-İş Sendikası üyeleri, tersanelerde yaşanan iş cinayetlerine ilişkin pazar günü Galatasaray Lisesi önünde toplanarak Taksim’e yürüdü. Tersane işçileri, “Artık yeter, ölmek istemiyoruz” dediler.
“Bahara hazır ol” kampanyası çerçevesinde uzun süredir iş cinayetlerine karşı çalışma yürüten Limter-İş Sendikası, iş cinayetlerini, kuralsız ve esnek çalışma koşullarını kamuoyuna duyurmak için pazar günü Taksim’deydi.
Galatasaray Lisesi önünde toplanan Limter-İş üyeleri, “İnsanca çalışma koşulları istiyoruz, artık ölmek istemiyoruz” ve üzerinde iş cinayetlerinde ölen 53 işçinin isminin yazılı olduğu “Savaşta değil, tersanede öldüler” yazılı pankartlar açtılar. Taksim Gezi Parkı’na doğru yürüyüşe geçen tersane işçileri, iş cinayetlerine kurban giden arkadaşlarının resimlerini taşıdılar.
Yürüyüş boyunca halka dönük ajitasyon konuşmaları yapan tersane işçileri, “Tersanelerde iş cinayetlerinin ardı arkası kesilmiyor. Son üç ayda dört arkadaşımız öldü. Tersanelerde onlarca arkadaşımız iş cinayetlerine kurban gidiyor. SSK’larımız yatırılmıyor. Tersanelerde patronlar iş önlemleri almıyor. Tersanelerde insan yerine konulmuyoruz” dediler.
Yürüyüş sırasında, “Tersane işçisi köle değildir”, “Artık ölmek istemiyoruz”, “İşçiyiz, haklıyız, Limter-İş’te güçlüyüz”, “Şalter inecek bu iş bitecek” sloganları atıldı. Yürüyüşe halk, alkışlarla işçilere destek verdi.
İşçilere polis barikatı
İşçilerin önü, Taksim Tramvay durağının yakınında polis tarafından kesildi. Barikat kuran polis, işçilerin Taksim Gezi Parkı’na yürümesine izin vermedi. Limter-İş yöneticileriyle polis arasında tartışmalar yaşandı. İşçiler polis barikatını, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “İşçiye değil, çetelere barikat” sloganıyla protesto ettiler. Polis, Limter-İş üyesi işçilerin kararlı tutumu karşısında geri adım attı.
Taksim Tramvay Durağı’na gelen işçiler adına açıklamayı Limter-İş Genel Başkanı Cem Dinç yaptı. Sadece 2006 yılının ilk üç ayında 4, son bir yıldaysa 12 işçinin, iş cinayetlerinde öldüğüne dikkat çeken Dinç, iş cinayetlerinin patronların alacağı önlemlerle önlenebileceğini vurguladı.
Dinç, “Başbakanın, cumhurbaşkanının, bakanların gemi indirme törenlerine katıldığı tersanelerde iş güvenliği tedbirleri alınmayarak, işçiler, bile bile ölüme gönderiliyor. Hem de devlet erkanının gözleri önünde. İşte en son ölen arkadaşımız Nurdoğan Çelik, Başbakan Erdoğan’ın geçen yıl gemi indirdiği, Çiçek Tersanesi’nde çalışıyordu” dedi. Dinç, “Bahara hazır ol kampanyasının sonunda binlerce işçiyle birlikte gemi patronlarının örgütü GİSBİR’in kapısına dayanacağız” şeklinde konuştu.
Dinç’in ardından Tuzla Gemi Tersanesi’nde çalışan ve dün iş kazası geçiren Ercan Yoldaş da bir konuşma yaptı. Lavaboya giderken demir parçalarının üzerine düştüğünü belirten Yoldaş, “İş kazasından bir saat sonra patron geldi ve beni özel bir hastaneye götürdü” dedi.
Yoldaş’ın ardından sözü oğlunu iş cinayetinde kaybeden Hakkı Demiral aldı. Oğlunu 17 Aralık’ta iş cinayetinde kaybettiğini belirten Demiral, tersanelerde emniyet kemeri gibi çok temel iş önlemlerinin dahi alınmadığını kaydetti.
Kaynak:Limter İş