Türkiye çapında 17 ilde 24 üniversitede örgütlenen “MP3 – Müşterileştirmeye Piyasalaştırmaya Karşı 3 Talep” kampanyasını İzmit’te örgütleyen üniversiteliler kampanya kapsamında tüm üniversitede, TBMM’ye yollamak üzere, kendi ağızlarından sorunlarını anlattıkları mektuplar topladılar. 20 Nisan’da mektuplarını yollayacaklarını kente duyuran üniversiteliler “yollar yürümekle aşınmaz diyenlere inat bu defa taleplerimizi sokağa yazıyoruz” diyerek Kocaeli’nin yürüyüş yoluna vücutları ile “Müşteri […]
Türkiye çapında 17 ilde 24 üniversitede örgütlenen “MP3 – Müşterileştirmeye Piyasalaştırmaya Karşı 3 Talep” kampanyasını İzmit’te örgütleyen üniversiteliler kampanya kapsamında tüm üniversitede, TBMM’ye yollamak üzere, kendi ağızlarından sorunlarını anlattıkları mektuplar topladılar.
20 Nisan’da mektuplarını yollayacaklarını kente duyuran üniversiteliler “yollar yürümekle aşınmaz diyenlere inat bu defa taleplerimizi sokağa yazıyoruz” diyerek Kocaeli’nin yürüyüş yoluna vücutları ile “Müşteri Değil Üniversiteliyiz” yazdılar.
Üzerlerine “MP3 Bu Sese Kulak Verin – Müşteri Değil Öğrenciyiz” yazılı tişörtler giyen üniversiteliler Saat 17’de Kocaeli Üniversitesi Merkez Kampus önünde buluşarak eylemlerini başlattılar.
“Müşteri Değil Üniversiteliyiz” yazısının yazılışı sırasında “Müşteri Değil Öğrenciyiz”, “Parasız Eğitim”, “Tüccarlar Dışarı Üniversiteler Bizimdir”, “Balık İstifi Ulaşım İstemiyoruz”, “500 Lira Kira Her Akşam Makarna”, “Üniversitelerimizi Sattırmayacağız, Yemekhanelerimizi Sattırmayacağız, Kantinlerimizi Sattırmayacağız” sloganlarını attılar, üniversitelerde yaşadıkları sorunları anlatan konuşmalar yaptılar.
Yazının yazımının bitirilmesi ardından üniversiteliler bir basın açıklaması yaparak eylemlerinin nedenini ve taleplerini anlattılar.
Basın açıklamasının ardından “Amerikancı Ampul Tayyip, Avrupacı Ampul Tayyip, Önce Dinci Ampul Tayyip, Sonra Liboş Ampul Tayyip, İşbirlikçi Ampul Tayyip- Tayyip Bize Hesap Verecek” sloganı ve hazırladıkları ” Hastane Kapısında Halkını Soyan, Okulun Kapısında Veliyi Soyan, Halkını Yoksul İşsiz Bırakan IMF Uşağısın Tayyip Erdoğan” şarkısı ile sağlığı, eğitimi piyasalaştırmaya soyunan siyasal iktidarı da protesto ettiler.
100 üniversitelinin katıldığı eyleme Kocaeli halkı büyük ilgi gösterdi. Pencerelere çıkarak, yolda durarak eylemi izleyen Kocaeli halkı eyleme destek verdi. Üniversiteliler vücutları ile yazdıkları yazının altına “Müşteri Değil Öğrenci Şirket Değil Üniversite” yazılı 30 metre boyunda bir pankart serdiler. Polisin çevik kuvvet ekipleri ve panzerlerle eylem alanına yığınak yapmasına ve tüm tehditlerine rağmen büyük bir çoşkuyla eylemlerini devam ettiren üniversiteliler hazırladıkları şarkıları söylediler, sloganları, alkış ve ıslıkları ile tüm kente MP3 taleplerini duyurdular.
Üniversiteliler 15 arkadaşlarını mektuplarını postalamak üzere Kocaeli merkezindeki postaneye yolladılar. Tek sıra halinde yürüyüş yolunu boydan boya sloganları ile geçen 15 üniversiteli mektupları postalanırken PTT önünü eylem alanına çevirdiler. Postane çıkışında yaptıkları açıklamada bugün, kendi sorunlarını ve taleplerini anlattıkları mektupları TBMM’ye yolladıklarını, mektuplarında belirttikleri sorunlara çözüm bulunmasını ve taleplerinin yerine getirilmesini istediklerini söyleyen üniversiteliler mektuplarının akıbetinin takipçisi olacaklarını, halkın vekili olduklarını iddia eden “milletvekillerinin” bu talepleri gündeme almamaları halinde bu defa kapılarına kadar gidip taleplerini dillendireceklerini talepleri gerçekleşene, üniversitelerdeki müşterileştirme piyasalaştırma uygulamaları durdurulana kadar mücadelelerini sürdüreceklerini belirttiler.
Öğrenci Kolektiflerinin eylemine, Halkevleri, BES, TTB, Dev Sağlık İş, Eğitim-Sen, ESP, Gençlik Derneği, Özgür Düşün temsilci katılımı ile destek verdiler.
Kocaeli Üniversitesi Öğrencilerinin Müşterileştirmeye ve Piyasalaştırmaya Karşı Üç Talebi Şunlar:
MP3 – Müşterileştirmeye ve Piyasalaştırmaya Karşı 3 Talep
1. Harçlar ve kayıt paraları kaldırılsın, üniversite içi hizmetler nitelikli ve parasız olsun;
-Yemekhanelerimizin kapasiteleri arttırılsın, yemekler daha lezzetli ve doyurucu olsun.
-Kantinler fiyatları düşürülsün, fiziki koşulları iyileştirilsin.
2. Barınma ve ulaşım, sorunları çözülsün; ücretleri düşürülsün. Yurt kapasiteleri arttırılsın.
-Ücretsiz öğrenci servisi sayısı arttırılsın.
3. Nitelikli ve bilimsel eğitim istiyoruz.
– Laboratuvar sayısı ve imkanları arttırılsın.
– Staj imkanları genişletilsin.
-Yabancı dil eğitiminin niteliği gerekli seviyeye çıkarılsın.
-Kütüphanelerimiz üniversiteden çıktıktan sonra da kullanabileceğimiz şekilde açık kalsın, kitap sayısı arttırılsın.
Üniversitelilerin basın açıklaması metni :
Basına ve kamuoyuna,
Bizler o günü düşleyen üniversite öğrencileriyiz:
Düşlediğimiz gün geldiğinde üniversiteler nitelikli ve bilimsel eğitimi koşulsuz verecek.
Düşlediğimiz gün geldiğinde öğrencilerin ulaşım, barınma veya başka yaşamsal sorunları kalmamış olacak.
Düşlediğimiz gün geldiğinde üniversite içi hizmetler parasız ve kaliteli olacak, haraçlar kaldırılacak.
Düşlediğimiz gün geldiğinde özerk, bilimsel, nitelikli ve demokratik üniversiteler kurulmuş olacak.
Üniversitelere bir bakın; İhalelerle satılan kantinler, yemekhaneler; müşteri muamelesi gören öğrenciler; şirketleri andıran üniversite kurumları; eğiticiden çok tüccarları andıran idareciler.
Buradaki tüm öğrencilere soruyoruz; kazanmak için onca emek harcadığınız, hep hayallerini kurduğunuz üniversite bu mu?
Buradaki tüm velilere soruyoruz; çocuklarınızı böyle üniversitelerde okumaları için mi yetiştirdiniz?
Tüm halkımıza; emeğine, ülkesine, onura sahip çıkan tüm halkımıza soruyoruz; memleketin geleceği üniversiteler bu mudur?
Hayır diyorsunuz. O zaman sesimize ses katın, sesimize kulak verin. Müşteri değil öğrenciyiz diye haykıran üniversitelilere destek olun.
Üniversite nedir unutanlara tekrar hatırlatalım; üniversite toplumun geleceğinin temel dinamikleri gençlerin, yetkinleştiği memleketin ve halkın yararına eğitildiği kurumlardır. Yani üniversite biziz, yani üniversite halktır. Bugün üniversitelerimiz tüccar zihniyetinin ve tüccarların ablukası altındadır. Ülkemizin geleceği karartılmaya çalışılmaktadır ama bu ülkenin halen direngen, halen inatçı, halen inadına isyankar gençleri var. Ve onlar vazgeçmiyor, her yerde her alanda, üstüne basa basa vurguluyor; tüccarlar dışarı üniversiteler bizimdir.
Kocaeli üniversitesi öğrencileri sene başından beri, kolektif mücadeleleriyle bu gidişin önüne üniversitelilerin barikatını kuruyor. Sene başında 50.000 öğrenciyiz dedik. bu kentin 50.000 kişilik devasa bir dinamiğiyiz dedik. bu kentte ve üniversitede yapılacak her şeyde, atılacak her adımda; söz ve karar hakkı talep ediyoruz dedik. Bu uğurda üniversitemize dair, İzmit’e dair bir dizi talep dile getirdik. Tüm kampüslerimizden imzalar topladık, toplantılar yaptık. 23 Aralık’ta ise kent merkezinde düzenlediğimiz “öğrenci buluşması” ile hem bayram hem de seyran diyerek, alanlara çıktık.
Peki ne oldu? Çabalarımız sonuçsuz mu kaldı? Hayır. Güzel bir dünya uğruna harcanan hiçbir emek boşa gitmez. Bugün Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Kampusu’na ücretsiz öğrenci servisi uygulaması yetersiz de olsa başlatıldıysa, Umuttepe Kampusu önüne duraklar yapıldıysa, Kocaeli kenti dinamikleri öğrenci so
runlarını tartışır olduysa, bu bizim ve kolektif mücadelemizin bir sonucudur.
Tabi ki çabamız ve gayretimiz düşlediğimiz gün gelene kadar devam edecek dedik ve ikinci dönem boyunca da müşterileştirme ve piyasalaştırmaya karşı yürüttüğümüz çalışmalara devam ettik.
Tanıklık ettiğimiz süreç, tarihin önemli dönemeçlerinden biridir. Bugün sadece Kocaeli Üniversitesi’nde değil; Türkiye’nin tüm üniversitelerinde müşterileştirme ve piyasalaştırmaya karşı kolektif mücadelenin yükseldiği gündür. İşte MP 3 de bu koşullarda ortaya çıktı. Kolektif mücadelenin dayanılmaz inancı ve dillere destan coşkusunu memleketin tüm üniversitelerine yaymak için ortaya çıktı. Bu kampanya kapsamında üç ana talebimiz vardı:
Üniversite içi hizmetlerin parasızlaştırılması, harçların kaldırılması
Barınma ve ulaşım sorunlarının çözümü, yurt kapasitelerinin arttırılması
Nitelikli ve bilimsel eğitim için gereken koşulların yerine getirilmesi,
Kocaeli Üniversitesi öğrenci kolektifleri olarak bizler, tüm kampuslardan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderilmek üzere mektuplar yazdık. Tüm Türkiye için üniversiteleri için 3 talebimizin yerine getirilmesi ve özelde üniversitemize dair sorunlarımızın çözümü için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni göreve davet eden mektuplar yazdık.
Bugün bu mektupları gönderirken tekrar tekrar vurguluyoruz; bugün asla son değildir. Mektuplarımızın veya taleplerimizin sonuna kadar takipçisi olacağız. Bugün mektuplarımızı Ankara’ya gönderiyoruz yarın gerekirse kendimiz gideriz, millet’in vekillerini gereğini yapmaya davet ederiz.
Müşteri değil öğrenciyiz şiarı, üniversiteye yerleşmeyi düşleyen tüm tüccarların kafalarına kazınana kadar kampanyamız sürecek. Kocaeli Üniversitesi Öğrenci Kolektifleri buradan deklare eder, düşlediğimiz üniversite bu günden kurulana kadar mücadelemiz sürecek.
KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KOLEKTİFLERİ