Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü’nde çalışan 350 işçi, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası’na (SSGSS) karşı yarım gün iş bıraktı. Yol-İş İstanbul 1 No’lu Şube’nin çağrısıyla işbırakan işçiler, dün saat 07.30’de yemekhanede toplandılar. Burada İstanbul Tabip Odası Basın Sözcüsü Osman Öztürk’ün de katıldığı bir toplantı yapan işçiler, yasa tasarısı ve buna karşı yapılması gerekenleri tartıştılar. Toplantıda […]
Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü’nde çalışan 350 işçi, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası’na (SSGSS) karşı yarım gün iş bıraktı. Yol-İş İstanbul 1 No’lu Şube’nin çağrısıyla işbırakan işçiler, dün saat 07.30’de yemekhanede toplandılar. Burada İstanbul Tabip Odası Basın Sözcüsü Osman Öztürk’ün de katıldığı bir toplantı yapan işçiler, yasa tasarısı ve buna karşı yapılması gerekenleri tartıştılar.
Toplantıda konuşan Şube Başkanı Ali Akdağ, sosyal güvenliğin işçi sınıfının bedeller ödeyerek kazandığı bir hak olduğunu söyledi. “Eskiden ödediğimiz vergiler bize yol, su, köprü olarak dönüyordu, şimdi ödediğimiz vergiler dış borca, faize gidiyor” diye konuşan Akdağ, hükümetin çalışanları korumak yerine, çıkardığı yasalarla elindekileri de aldığını dile getirdi. Hükümetin tasarı ile emekli olma hakkını ortadan kaldıracağına dikkat çeken Akdağ, emekli olana da düşük maaş vermeyi amaçladığını ifade etti.
İşsizliğin arttığı, esnek çalışmanın yaygınlaştığı ve kayıt dışı çalışmanın olduğu bir ortamda işçilerin zaten emekli olamadığını vurgulayan Akdağ, yasa “tasarı yasalaşırsa çocuklarımız ve torunlarımız geleceksizlikle karşı karşıya kalacaklar” diye konuştu. İstanbul’un işçi sınıfının kalbi olduğunu ifade eden Akdağ, tasarıya karşı İstanbul işçisinin yapacaklarının Türkiye’yi de harekete geçireceğini vurguladı. İstanbul’da tasarıya karşı yapılan eylemler hakkında işçilere bilgi veren Akdağ, yapılacak ve etkinlikleri karayolu işçilerinin daha kitlesel katılmasını istedi.
Tasarı konusunda işçilere bilgi veren Osman Öztürk, tasarının çıkmasını Dünya Bankası, IMF, TÜSİAD ve hastane patronlarının istediğini belirtti. “Bugün elinizde olan hakları alın bir de tasarının getirdiklerini alın karşılaştırın” diyen Öztürk, tasarı ile işçi ve emekçilerin ellerindeki kazanımlarında geri alındığını ifade etti. Artık ‘reform’ kelimesini duyunca korktuğunu anlatan Öztürk, AKP Hükümeti’nin reform adı altında yaptığı tüm çalışmaların çalışanların kazanımlarına dönük saldırılar olduğunu ifade etti.
Daha sonra söz alan işçiler, tasarıya karşı yapılan eylemlerin kitlesel olmamasını eleştirerek, sendika yönetimlerinin harekete geçmesini istediler. Halim Ölçer adlı işçi, “AKP iktidar olduktan sonra hiçbir şeyi tadı tuzu kalmadı. Ne oldu bize, hiç sesimiz çıkmıyor” diye konuşarak harekete geçme çağrısı yaptı. İşyeri Temsilcisi Naci Göçer de hükümetin her alanda işçilere saldırdığını belirterek, “Eğer bu gidişi durduramazsak biz de biteceğiz” şeklinde konuştu.
Kaynak: Evrensel