Fransa’da yeni iş yasasına karşı üniversiteler grevde. Şubat ortasından bu yana greve katılan üniversite sayısı 50’ye yaklaştı. Yasanın kabulünden bu yana yasanın geri çekilmesine yönelik çeşitli çalışmalar yürüten öğrenci sendikaları şubat ortasında yaptıkları genel toplantılarda grev kararı aldılar. Derslere girmeyi reddeden ve fakülteye girişleri engelleyen öğrenciler, kendi düzenledikleri toplantılarda grev kararını oylamaya sundular. Derslerin iptali […]
Fransa’da yeni iş yasasına karşı üniversiteler grevde. Şubat ortasından bu yana greve katılan üniversite sayısı 50’ye yaklaştı. Yasanın kabulünden bu yana yasanın geri çekilmesine yönelik çeşitli çalışmalar yürüten öğrenci sendikaları şubat ortasında yaptıkları genel toplantılarda grev kararı aldılar.
Derslere girmeyi reddeden ve fakülteye girişleri engelleyen öğrenciler, kendi düzenledikleri toplantılarda grev kararını oylamaya sundular. Derslerin iptali sayesinde bu genel toplantılar büyük katılımlara sahne oldu. Öğrenciler her gün bir sonraki gün için üniversite kapatma kararını oyladılar. Şubat sonunda, çoğu üniversitede bu bir günlük kararlar hükümetin yasayı geri çekmemesi üzerine yerini süresiz “blokaj” (okul kapatma) kararına bıraktı.
Sosyal Bilimlerin ağırlıkta olduğu ve kapatılma kararıyla gündemde olan Paris 3-Sorbonne Nouvelle fakültesinde grev kararıyla birlikte, okulda alternatif bir üniversite oluşturma hareketleri başladı. Öğrencilerin oylayarak kabul ettiği grev kararını, hocaların da kendi arasında tartıştığı genel toplantıda da grev kararının çıkması izledi. Öğrencilerin seçtikleri alternatif derslerin öğretim görevlileri tarafından gönüllü olarak açık olan iki amfide verilmesi, üniversitede genel toplantılar, grev kararlarını alırken tekrarladıkları “üniversiteler öğrencilere aittir” sloganını destekledi.
Fransa’nın tüm şehirlerinden üniversiteler CPE olarak adı geçen iş yasasının geri çekilmesine kadar grevleri sürdürme kararı aldı. 1 milyon katılımla gerçekleşen 7 Mart gösterilerinin ardından üniversite öğrencileri 16 Mart’ta tekrar meydanlarda buluşma çağrısı yapıyor.
CPE NEDİR?
CPE (Contrat Première Embauche) Fransa’da süre kısıtlaması olmayan iş sözleşmelerine yönelik bir yasa. İlk olarak Fransa başbakanı Dominique de Villepin tarafından 16 Ocak 2006’da yürürlüğe konulmak üzere açıklanan sözleşme, 26 yaşından küçük olan gençlere ve yirmiden fazla çalışanı olan şirketlere yönelik. Bu sözleşmeye göre “işi sağlamlaştırma” (consolidant de l’emploi) denen ilk iki senelik dönemde hiç bir sebep göstermeden işverenin çalışanı çıkarabilmesi mümkün kılınıyor.
CPE’yi ortaya çıkaran “şansların eşitliğini sağlamaya yönelik yasa tasarısı” olarak meclisin oyuna sunulan yasa meclis tarafından 8 Şubat’ı 9 Şubat’a bağlayan gece kabul edilmişti. İşsizliğin en yüksek oranda olduğu batı Avrupa ülkesi olan Fransa’da her dört gençten biri işsiz. İşsizliği söz konusu ‘iş kontratları’yla çözmeye çalışan Dominique de Villepin öğrencilerin ve gençlerin sert tepkisiyle karşılaşmaya devam ediyor.
Yasanın geri çekilmesi amacıyla 7 Şubat’ta 400.000’e yakın katılımla gerçekleştirilen gösteriler, hükümetin olumsuz tavrı üzerine 7 Mart’ta tüm Fransa’da daha geniş katılımla gerçekleştirildi.
Sendikalar ve öğrenci örgütleri 1994’de benzer bir tasarının mecliste onaylanmış olmasına rağmen işçi ve öğrenci dayanışmasının gösterdiği direniş sonucu onaylanmasından iki ay sona yürürlükten kaldırıldığını hatırlatıyor.
Sendikal Kuruluşların, Üniversite öğrencileri ve lise öğrenci örgütlerinin ortak açıklaması
7 Martta gerçekleşen gösteriler işçiler kadar öğrenciler arasında da CPE’nin (yeni iş yasa tasarısı) geri çekilmesi adına oluşturulmaya çalışılmış olan seferberliği ve bu amaçla yürütülen hareketi doruk noktasına taşımıştır.
Fakat halen hükümet inadında direnmektedir.
İşçi sendikaları ve öğrenci örgütleri 7 Mart’ta birleşerek hükümet bu zamana kadar gerçekleşmiş olan direnişin yeni bir boyuta taşınacağını ve bu yeni aşamanın -hükümetin öngörebildiği gibi- şimdiye kadar yapılandan çok daha sert olacağı mesajını vermiştir.
Tüm bu organizasyonlar ve örgütler* CPE’nin güvencesizlik anlamına geldiği, gençler için ezici ve Fransız halkının geleceği açısından çok sakıncalı olduğu görüşünü paylaşmaktadır ve tüm ücretli çalışanları, gençleri ve öğrencileri CPE’ye karşı verilen mücadeleyi daha da aktifleştirmeye ve güçlendirmeye çağırıyor.
Aynı şekilde, adı geçen kuruluşlar olarak, 16 Mart Perşembe gününü öğrencilerin inisiyatifinde olacak bir eylem günü ve 18 Mart Cumartesi gününü ise tüm Fransa çapında ulusal bir hareket ve ortak direniş günü olarak belirleyerek, bu günlerde gerçekleştirilecek ortak hareketin başarıyla gerçekleşmesi amacıyla tüm bu kesimleri gösterilere katılmaya çağırıyoruz.
Bu çağrıya katılanlar, sürekli irtibat ve ortak çalışma içinde kalarak 18 Mart akşamı gelinen yeni noktayı tartışmak için bir araya gelecektir.
*Cfdt, Cgt, Cgt-fo, Cftc, Cfe-Cgc, Fsu, Unsa, Solidaires, Unef, Cé, Unl, FIDL.
İşgalin Güncesi – Le Monde
300 öğrenci tarafından iş yasa tasarısını protesto etmek amacıyla işgal edilmiş olan Sorbonne üniversitesi, işgalin üçüncü günü polislerce boşaltıldı. 1986’da birkaç saat sürmüş olan gece işgali dışında üniversite 1968 mayısından bu yana öğrenciler tarafından bu tarz bir eyleme sahne olmamıştı. Sabaha karşı dört civarı, CRS’ler (cumhuriyet güvenlik güçleri) ve jandarma tarafından gerçekleştirilen baskın sonucu öğrenciler bina dışına çıkartıldı.
Akşam üzeri 17.00’da yüzlerce öğrenci cumhuriyet güvenlik güçlerinin barikatlarını zorlayarak Saint-Jacques sokağı tarafındaki cephedeki bir pencereden üniversiteye girmeye başladılar. İçeride 8 Mart Çarşamba gecesinden beri üniversiteyi işgal eden 20-30 öğrenci gelen bu yeni destek karşısında rahatladılar.
Böyle bir sembol oluşturabilmiş olmalarının sonuçlarını hayretle izleyen öğrenciler sonrasında üniversitenin koridorlarında dolaşmaya, girişlere sıralarla barikat oluşturmaya başladılar. Hemen sonrasında Descartes amfisinde bir AG (genel toplantı) düzenlediler. Amfide söz olan bir öğrenci ıslıklar ve yuhalamalar arasında rektörün 300 öğrenci olmayan gencin üniversiteyi işgal ettiğini açıkladığını söyledi. Sonrasında öğrenciler tarafından uzun konuşmalar ve tartışmalar yer buldu. Bir öğrenci tarihi bir binada bulunduklarını
ve yapmaları gereken işi mümkün olabilecek en olumlu şekilde sonuçlandırmaları gerektiğini söyledi.
Saat 18.00’de genel toplantı katılanları üniversitenin bundan sonraki sahipleri olarak kendilerini deklare etti ve mevcut işgalin yasanın geri çekilmesine kadar süresiz bir şekilde devam etmesine oylayarak karar verdi. Öğrenciler, güvenlik güçlerinin olası bir saldırısı karşısında aktif fakat şiddet içermeyen bir savunma kararı aldılar. Richelieu amfisinde bir öğrencinin kuyruklu piyanoda çaldığı klasik parçalar duyulmakta, anne-babalar çocuklarına ulaşmaya ve yanlarına çağırmaya çalışmaktaydı.
Saat 19.00’da sosyalist senatör Jean-Luc Mélenchon’un binaya gelmesine kadar bu işgal havası etkisini sürdürdü. Bir çok öğrenci senatöre söz hakkı verilip verilmemesinin de oylanması gerektiğini söyledi. Mélenchon iteklenerek dışarı çıkarılmadan önce bir kız öğrencinin amfide ağlayarak “bir grup aşırı sol anarşistler hareketimizi baltalamaya çalışıyor, bizi çürütüyorsunuz, sizin gibiler yüzünden kaybedeceğiz!” diye bağırdığı duyuldu. Sonrasında da eylemin, politikacılar tarafından sahiplenilmesinin ve işgal edilmesinin önüne geçmek için bir oturum yapıldı.
Saat 20.30’da yemek molası: dışarıdan yiyecek sağlayan öğrenciler pencerelerden içerdeki arkadaşlarına soğuk sosis, nutella ve kek sağladı.
Kütüphanenin pencelerinden içerdeki öğrenciler dışarıda destek vermek için toplanmış yüzlerce gencin sloganlarına eşlik etmeye başladılar. Onlarca öğrenci içerideki eylemcilere katılmak için “öğrencileri güvencesiz bırakmak isteyenlere cevabımız: direniş!” sloganlarıyla binaya tırmanmaya başladı. Binaya verilebilecek olası zararlara karşı bir grup öğrenci koridorlarda turlar atmaya başladı. Jean-Jaurès de Montreuil lisesinden gelmiş öğrenciler koridorun ucunda bir iskambil oyunu oynamakta daha ileride bir öğrenci duvara gerdiği keçenin üzerine ‘sosyal demokratlara ölüm’ yazmaktaydı.
Saat 23.00 ‘da Sorbonne’un işgali France 3 kanalının haber bülteninin açılış haberiydi. Bir düzine öğrenci televizyonun bulunduğu teknik odayı doldurdu.
Gece yarısı: olası baskının üzerine söylentiler dolaşmaya başladı.Saat 03.45 de güvenlik güçleri yapılan barikatlara ve atılan şişelere rağmen üniversiteye girdi. Sıktıkları gözyaşartıcı gazlarla ve coplarla geçişlerini kolaylaştırarak eylemcileri çevrelediler. İşgal,valiliğin açıklamasına göre 11 sorgulama, öğrencilerden 2, güvenlik güçlerinden 11 yaralı ile sonuçladı.
Sendika.Org tarafından derlenmiş ve çevirilmiştir