TMMOB Çevre Mühendisleri Odası 8. Olağan Genel Kurulu 25-26 Mart 2006 tarihlerinde Ankara’da toplandı. Genel Kurulda Türkiye’nin ve Dünyanın karşı karşıya olduğu ekolojik sorunların kökeninde küresel sermayenin olduğu tesbiti öne çıkmıştı. Ayrıca, toplantıda, geride kalan dönemin eleştirisi üzerinden yeni dönem için, “karamsarlığın daha iyi zamanlara bırakılması” şiarı ile yeni bir örgütsel kalkışmanın temelleri atıldı. Genel Kurul ile birlikte, ÇMO ortamında mesleki
demokratik mücadele anlayışın yeniden tesisi anlamında önemli bir eşik aşıldı.

Oda Organları için yapılan seçimlerde, Oda Yönetim Kurulu’na ;Ertuğrul Ünlütürk, Yılmaz Kilim, Burçak Karaman Uysal, Sevinç Karakaya,Özlem Ergenler, Nurdan Gedik ve Cüneyt Sargut seçildi. Ayrıca, Haziran ayında yapılacak TMMOB Genel Kurulu İçin de ÇMO adayları olarak Ethem Torunoğlu, Rıfat Göksu ve Halil Gezer görev aldı.

Genel Kurul Sonuç Bildirgesi şöyle

Dünya ve ülkemiz, bir dizi sorunla karşı karşıya bulunmaktadır. Adeta, “modern bir ortaçağ” yaşanmaktadır. Savaş, açlık, yoksulluk dünya halklarının kaderi haline getirilmiş durumundadır. Bu noktada, kapitalist ve emperyalist sistemin doğa ve insan emeği üzerindeki saldırıları gün geçtikçe artmaktadır. Çevreyi, insanı ve insana ait her türlü değeri metalaştıran bu anlayış, yaşamakta olduğumuz adaletsizliğin, savaşların, yoksulluğun ve ekolojik yıkımların da temel nedenidir.

Küreselleşen, küreselleştikçe hırslanan ve daha da saldırganlaşan sermaye hava, su ve toprak gibi yalnız insan değil, canlı ve cansız doğanın ortak mülkü olan varlıkları çok kazandıracak pazar olarak görmekte ve öyle ifade etmektedir. Bunun sonucunda da milyonlarca insan sağlıklı ve temiz suya ulaşamamakta, kentlerin kirletilmiş havası ile zehirlenmektedir.

Bu anlayış, yalnızca atıklarını değil, eski ve kirletici teknolojilerini de geri kalmış ülkelere transfer ederek, ekolojik yıkımın maliyetini diğer ülkelere yüklemekte ve aynı zamanda bu ülkeleri sömürgeleştirmektedir. Küreselleşme yolunda herşeyi mübah sayan sermaye, karşısında her defasında insanlık onurunu bulmuştur. Umut tükenmemiştir. Umut Latin Amerika ülkelerinde filizlenmiş,
yeşermektedir. Küreselleşen sermayeye; yoksulluğa, açlığa, savaşa karşı onurlu insanların umutları, direnişleri de küreselleşmektedir. Emek birleşmiş ve umut kök saldığı toprakların çok uzaklarına zaferi müjdelemektedir.

Nüfus artışı, kentleşme ve sanayileşme süreçlerini plansız ve düzensiz bir şekilde yaşayan ülkemiz bu alanlardan kaynaklı çevresel sorunlarla ve ekolojik ortamın tahribatı ile karşı karşıya kalmıştır.

Bu süreçte ülkemiz;

– Dünya ülkelerinin terk ettiği nükleer santrallere, yeni bir pazar yapılmak istenmektedir.
– Kentlerimizde bir kamu hizmeti olarak sürdürülen içme suyu, atıksu ve çöp hizmetleri küresel sermayenin yeni bir rant alanı haline getirilmeye çalışılmaktadır.
– Atık bertaraf ve değerlendirme tesisleri kurulması adı altında, zararlı ve tehlikeli atıkların pazarı haline getirilmeye çalışılmaktadır.
– Ülke ve insana dair hiçbir kaygısı olmayan bugünkü siyasi iktidar, bu tür tehlikeleri önleyecek düşünce ve birikime sahip olmak bir yana, bu süreçlerin gönüllü destekleyicisi konumundadır.

Bu bağlamda çevre hizmetlerinin kamusal bir hizmet ve anayasal bir hak olduğu bilinci ile çabalarımız güçlenerek sürecektir.

Çağdaş, Demokrat, Toplumcu Çevre Mühendisleri; TMMOB’de Teoman Öztürk’le, Akın Özdemir’le, Harun Karadeniz’le ve Zeki Erginbay’la bayraklaşan mücadele örgütü olma anlayışını ve bilimi ve teknolojiyi halkın hizmetine sunma şiarını geleceğe taşıma konusunda kararlıdır.

Çevre mühendisliğinin toplumsallaştırılması, mücadelenin içselleştirilmesi, Oda ortamlarımızın kolektifleştirilmesi, örgütümüzün işlevselleştirilmesi için;

Başka Bir Çevre Mühendisliği, Başka Bir Oda Ortamı, Başka Bir Dünya Mümkün!

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası