Türkiye’nin en verimli tarım arazilerinden birinin turizme ve yabancı yatırımcılara açılması, sivil toplum örgütlerini ayağa kaldırdı. Tarım arazisi olmaktan çıkarılması düşünülen bu topraklar, Muğla’nın Dalaman yerleşim bölgesiyle neredeyse aynı büyüklükte, devasa bir çiftlik olan Dalaman TİGEM’e (Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü) ait. Dalaman TİGEM en büyük çiftlikler listesinde Türkiye’de sekizinci, dünyada ise 17’nci sırada. Her şey, […]
Türkiye’nin en verimli tarım arazilerinden birinin turizme ve yabancı yatırımcılara açılması, sivil toplum örgütlerini ayağa kaldırdı. Tarım arazisi olmaktan çıkarılması düşünülen bu topraklar, Muğla’nın Dalaman yerleşim bölgesiyle neredeyse aynı büyüklükte, devasa bir çiftlik olan Dalaman TİGEM’e (Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü) ait. Dalaman TİGEM en büyük çiftlikler listesinde Türkiye’de sekizinci, dünyada ise 17’nci sırada.
Her şey, Bakanlar Kurulu’nun bir kararıyla başladı. 6 Ocak 2005 tarihli kararla Dalaman ve Ortaca ilçeleri sınırları içerisinde bulunan 300 bin dekarlık arazi, ‘Muğla Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi’ ilan edildi. 34 bin dekarlık Dalaman TİGEM de bu bölgenin içinde kaldı.
Tarım-İş Sendikası, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, Tarım ORKAM-SEN ve TEMA Vakfı bunun üzerine Dalaman TİGEM’in kurtarılması için birlikte mücadele kararı aldı.
Önceki gün Muğla Üniversitesi’nin Ortaca Meslek Yüksek Okulu’nda bir araya gelerek basın açıklaması yapan sivil toplum örgütü ve sendika temsilcileri, “Dalaman Çayı’nın taşıdığı alüvyonlarla beslenmiş birinci sınıf tarım alanlarının, binlerce dekara yayılan narenciye bahçelerinin ve yılda üç ürün veren verimli tarlaların” turizm rantına kurban edilmesine izin vermeyeceklerini açıkladı.
‘Açlığa davetiye çıktı’
Basın açıklaması sırasında bir sunum yapan Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, Dalaman’da TİGEM’e ait arazideki toprağın son derece değerli olduğunu belirtti:
“Burada ülkemizin ve dünya ortalamasının çok üstünde ürün elde ediliyor. Bu verimli araziyi amaç dışı kullanmak, açlığa davetiye çıkarmaktır. Toprağımıza sahip çıkalım. Bu kararın iptali için herkesin yoğun bir çaba içinde olması bir zorunluluktur” dedi.
Bakanlar Kurulu’nun kararından sonra hazırlanan Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün Dalaman Yaşam Kenti Projesi kitapçığına göre, bölgede Eko- Kent, Sağlık-Kent, Klima-Kent, Golf-Kent kurulmasının öngörüldüğünü anlatan Ahmet Atalık, “Kitapçıkta yabancılara satılması için özel alanların ayrıldığı vurgulanıyor. Ülkemizin en verimli alanları ne yazık ki yabancılara satılacak” diye konuştu.
‘Burası deprem bölgesi’
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın ise turizme açılan bölgenin deprem bölgesi olduğunu vurguladı:
“Dalaman Tarım İşletmesi arazisi ‘mutlak ve dikili tarım arazisi’ niteliğindedir. Proje, toprağın üretkenliğini göz ardı eden ve verimli ovayı sadece rant amaçlı arsa sayan hukuka aykırı, yanlış bir politika. Başka pek çok alan varken birinci sınıf tarım arazilerinde yapılaşmaya gitmek istiyorlar. Ayrıca burası deprem bölgesi ve zemin sağlam değil.”
Danıştay’da dava açıldı
Tarım-İş Sendikası Genel Başkanı Bedrettin Kaykaç da hükümet kararının ilgili bölümü için Danıştay 6. Dairesi’ne yürütmenin durdurulması talebiyle iptal davası açtıklarını açıkladı. Kaykaç, “Bu verimli ve büyük emeklerle kurulmuş, bölgenin doğal zenginliğini yağmalamak istiyorlar. Biz buna engel olacağız. Anayasa’nın 44. maddesinde yer alan ‘Devletin toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek’ ilkesi ihlal ediliyor” dedi.
TEMA Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Hayrettin Karaca, basın toplantısında yaptığı konuşmada bütün insanları ve sivil toplum örgütlerini Dalaman Tigem’e sahip çıkmaya çağırdı.
‘Geleceği kaybediyoruz’
Dünya tarım alanlarının yarısının Dalaman’dakiyle aynı gerekçelerle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldığını hatırlatan ‘Toprak Dede’ “Nüfus ise artmaktadır. Ekonominin temeli tarım, tarımın temeli topraktır. Toprak yok olursa ekonomi çökmez mi? Bu projeyle canlı toprağımızı kaybediyoruz. Geleceğimizi kaybediyoruz” diye konuştu.
Dalaman kadar çiftlik!
Dalaman TİGEM’in bulunduğu topraklar, Mısır Hıdivi Abbas Paşa tarafından 1905 yılında ziraata açılmıştı. İstanbulluların ünlü Hidıv Kasrı’nı yaptıran kişi olarak tanıdığı Abbas Paşa’nın tarıma açtığı ovanın ıslahı yıllar boyunca sürdü. Arazi, 1930’lu yıllarda Türkiye köylüsüne örnek tarımsal işletmeler oluşturmak amacıyla Zirai Kombinalar İdaresi ve Devlet Ziraat İşletmeleri Kurumu’na, 1950 yılında da Devlet Üretme Çiftliği’ne dönüştürüldü. 1983 yılında ise hara ve inekhaneler birleştirildi, Dalaman TİGEM doğdu. Dünyanın 17. Türkiye’nin sekizinci büyük çiftliği. Dalaman’ın yerleşim merkezi ile hemen hemen aynı büyüklükte.
TİMUR SOYKAN
Radikal