EPSU (European Federation of Public Service Unions-
Avrupa Kamu Hizmeti Sendikaları Federasyonu):
“Bolkestein”-Hizmetler Direktifi Taslağı Kabul Edilemez!
Hizmetler Direktifini Çöpe At!

Gündeme getirildiği tarihten bu yana Avrupa’daki tüm toplumsal hareketlerle sendikalar tarafından büyük bir tepkiyle karşılaşan Avrupa Birliği, “Bolkestein-Hizmetler Direktifi”, Avrupa Parlamentosu İç Piyasa ve Tüketicinin Korunması Komitesi (IMCO) tarafından, Aralık ayı sonunda onaylandı. Hizmetler alanında, malların serbest pazarına benzer bir pazar yaratmayı amaçlayan ve İç Pazar eski Komiseri Frits Bolkestein’ın adıyla anılan Direktif, 14-15 Şubat 2006 tarihlerinde Strasbourg’da yapılacak olan Avrupa Parlamentosu oturumunda onaylanması açısından kritik bir aşamaya girecek.

AB’nin ekonomik rekabet gücünü artırmayı, AB çapındaki neo-liberal kurumsallaşmayı güçlendirmeyi ve her alanda serbest hizmet ticaretinin önünü açmayı hedefleyen Direktif, yeni üye devletlerden ucuz işgücü akınını teşvik eden yapısıyla, Fransız seçmenlerin yaz aylarında yapılan Anayasa oylamasında AB anayasasına hayır oyu vermelerinde de etkili bir rol oynamıştı. Hizmet alanında faaliyet gösteren sermaye faaliyetlerinin önündeki engelleri kaldıran Direktif, eğitim ve sağlık alanları dahil, çok geniş bir hizmetler alanındaki ilişkileri etkileyecek. Direktifin, Ocak ayı içinde Parlamentonun tamamının oyuna sunulması bekleniyor.
Öte yandan Parlamento’nun İç Pazar Komitesi’nin Direktif’in en tartışmalı maddelerinden birisini oluşturan “menşe ülke ilkesi” adı verilen, bir şirketin yabancı bir ülkede kendi anavatanındaki yönetmelik ve uygulama esaslarına göre faaliyet yürütebilme ilkesi lehine oy vermesi kaygıları artırdı. Enerji ve su gibi “genel kamusal çıkara dahil hizmetlerin”, eğitim ve sağlık alanlarında köklü düzenlemeler yaratması beklenen Direktif kapsamından çıkarılması önerisi de reddedildi. Her iki meselede de, Komite’nin muhafazakar ve liberal üyeleri, sosyalistler ve yeşiller karşısında oy üstünlüğü sağladı. Alman muhafazakar Joachim Wuermeling oylamadan sonra, “hizmetler ticareti için dengeli bir düzenlemeyi yola çıkarmayı başardık” dedi.

Bolkestein Direktifi Avrupa’daki tüm sendikal hareket tarafından, Batı Avrupa’nın sahip olduğu ücret, sağlık ve güvenlik ile çevre standartlarını baltalama girişimi olarak kabul ediliyor. Konuyla ilgili bir açıklama yapan EPSU (European Federation of Public Service Unions-Avrupa Kamu Hizmeti Sendikaları Federasyonu), Direktifin Parlamento tarafından görüşüleceği 14 Şubat tarihinde Strasbourg’da yapılacak olan eylemi destekleyerek, “Direktifi çöpe atalım” çağrısında bulundu.

EPSU Genel Sekreteri ile EPSU Yürütme Kmitesi’nin Direktifle ilgili açıklaması şöyle:

“14-15 Şubat 2006 tarihlerinde Strasbourg’da Avrupa Parlamentosu’nda yapılması kesinleşen ilk oturumla hizmetler direktifi taslağı kritik bir aşamaya girecektir. Avrupa Parlamentosu İç Piyasa ve Tüketicinin Korunması Komitesi’nde (IMCO), çoğunluk ‘menşe ülke’ ilkesinin korunması lehine oy verdi. Bu demektir ki; 25 farklı yasal sistem, birbiriyle rekabet edecektir ve bu durum, nitelik şartı, toplu sözleşmeler, sosyal koruma ve vergilendirme sistemleri üzerinde damping etkisini potansiyel tehlike olarak taşır.

EPSU, ETUC ile birlikte, bütün üyelerini, 14 Şubat’ta saat 12.00’de (detaylar henüz kesinleşmedi) Strasbourg’da, bugünkü haliyle bu taslak direktife karşı çıkışımızı kitlesel olarak göstermeye çağırıyor. Bu eylem çağrısı; özellikle Fransa, Almanya, Lüksembourg, Belçika ve Hollanda’daki üyelerimize yöneliktir. Bununa beraber, diğer AB ülkelerinden sendikaların bu çok önemli eyleme katılma niyeti taşımasını da önemsiyoruz. Kayıt yaptıran bütün katılımcıları (delegeleri) pratik organizasyon hakkında bilgilendireceğiz; bu nedenle, lütfen ekteki formu doldurup en geç 11 Ocak tarihine kadar gönderin. AP oturumu sırasında Strasbourg’da otel odası bulmanın çok zor olacağını lütfen unutmayın. Bu nedenle, ihtiyaç durumunda, otel odası bulmanıza yardımcı olacak aşağıdaki web sitelerini öneriyoruz: http://www.accorhotels.com, http://www.ratestogo.com, http://www.bookings.net, http://www.book-a-hotel-in-strasbourg.com.

Strasbourg’daki gösteriye katılamayacak üye sendikalardan, ulusal düzeyde protesto eylemleri düzenlemelerini istiyoruz. Bu eylemler çeşitli biçimlerde gerçekleşebilir: halka açık toplantılar ya da işyeri toplantıları, gösteriler ya da ülkenizdeki AB temsilciliklerinin önünde yada Dönem Başkanlığını yürüten İngiltere’nin elçilikleri önünde nöbetler. Aynı zamanda, Avrupa Parlamentosu’nda bulunan milletvekillerinizle doğrudan bağlantı kurarak kendi duruşlarını ifade etmelerini talep etmenizi istiyoruz. Eğer örgütünüz böyle bir eylem yapma niyeti taşıyorsa, lütfen ekteki rapor formunu doldurarak (mümkünse gösteriden önce) sekretaryayı bilgilendirin.

Değerli meslektaşlar, tehlike büyük! Bolkestein Direktifine karşı muhalefetimizi kuvvetle seslendirme fırsatını kaçıramayız. Sosyal boyutunu büsbütün karmaşaya sokarak Avrupa Birliği’nin yozlaştırılmasına ve bir serbest ticaret bölgesi haline getirilmesine izin veremeyiz. Birlikte hareket etmeye ihtiyacımız var.”

Carola Fischbach-Pyttel
EPSU Genel Sekreteri

EPSU Yürütme Komitesi’nin Hizmetler Direktifi ve Kamu Hizmetlerine İlişkin Açıklaması

1. EPSU; Genel Ekonomik Çıkar Hizmetlerinin (GEÇH) Hizmetler Direktifi’nin kapsamına alınmasına ilişkin Avrupa Parlamentosu IMCO Komitesi’nin 22 Kasım tarihinde aldığı kararı şiddetle kınar. Bu kınama; ideolojik dayanaklardan ziyade, Avrupa’nın politik sürecine saygı temelinden hareket eder. Genel Ekonomik Çıkar Hizmetleri (GEÇH) hakkında hazırlanan resmi rapor, kanaatlerini taslak Anayasa Antlaşmasına dayandırır. Antlaşmanın başarısız olması, GEÇH’nin daha açık tanımlanması gerektiği anlamına gelir. Böylesine net bir tanımın ve şeffaf politik tartışmanın olmaması durumunda, Hizmetler Direktifi, bazı kamu hizmetlerini olumsuz yönde etkileyecektir.

2. EPSU YK, Hizmetler Direktifi’nin olduğu gibi kalması karşısında muhalefetini sürdürdüğünü beyan eder. Avrupa Parlamentosu IMCO Komitesinde 22 Kasım tarihinde yapılan oylama sonucunda Komisyonun önerilerinin ana unsurları değişmeden kaldığı için kabul edilemez. EPSU YK, menşe ülke ilkesi gibi sosyal dampingi teşvik eden bütün önlemlere karşı direneceğini tekrar belirtir; iç pazarın sosyal müktesebata, iş yasasına ve toplu pazarlığa saygı göstermesi ve böylelikle nitelikli kamu hizmetlerini muhafaza etmesi konusuna gösterdiği duyarlılığın altını çizer. EPSU YK, bu doğrultudaki bütün girişimleri desteklediğini belirtir.

3. EPSU’nun deneyimleri göstermektedir ki; kamu hizmetleri rekabete açılır açılmaz, kamu hizmetleri sağlayan özel sektörün yükümlülüklerinin sınırlandırılması için baskı yapılacaktır. Üstelik, Avrupa Komisyonu’nun rekabet politikasına giren (örneğin, sosyal konut, hastaneler) bazı sektörler için yerine getirilmesi gerekli kamu hizmetleri yükümlülükleri de AB düzeyinde tanımlanmak zorundadır. Hizmetler Direktifi’nin asıl hedefinin hizmet sağlayıcıları etkileyen düzenlemeleri (yetki cetveli ve etkili izleme prosedürleri de dahil) mümkün olduğunca kaldırmak ya da azaltmak olduğu göz önüne alınırsa, bu durumu kötüleştirecektir. “Varlık nedeni (raison d’etre)” sosyal içermeyi geliştirmek olan kamu yetkililerinin asli görevlerini yerine getirme kabiliyetini de engelleyecektir.

4. EPSU; Parlamento, Konsey ve Komisyona seslenerek, kamu hizmetlerinin Avrupa’nın ekon
omik ve sosyal entegrasyonuna yaptığı önemli katkıyı tanıma ve Hizmetler Direktifinde GEÇH’ni dahil ederek bunu tehlikeye sokmama çağrısında bulunur. Aksine, GÇH/ GEÇH hakkında pozitif bir yasal çerçeveyi desteklemelidirler.

5. Anayasal Anlaşmanın reddi, Avrupa Birliğinin inşasının yeni baştan ele alınmasına yönelik politik bir uyarı olarak anlaşılmalıdır. Avrupa Kuruluşları, Avrupa Yurttaşlarını yeniden birleştirme ve şevklendirme gibi tarihsel bir fırsatı kaçırıyorlar. Bu durum, pazara dayalı ideoloji saplantısı ve Avrupa projesinin sosyal boyutunun taşıdığı önemin göz ardı edilmesi yüzünden ortaya çıkmaktadır.

6. Ayrıca, Lizbon gündemindeki hedeflere Üye Devletlerin sosyal sistemlerini birbiriyle çarpıştırarak ulaşılamaz. Yurttaşlar en sonunda, kendi güvenliklerine yönelik bir tehdit olduğunu kavradıklarında, ekonomik entegrasyonu ve İç Pazarı reddedecektir. Daha şimdiden, Üye Devletler arasındaki ticaretin 2000 yılından bu yana düşmekte ve fiyat farklarının artmakta olduğuna dair işaretler söz konusudur. Bu durum, Üye Devletler arasında işbirliği yerine, rekabeti teşvik eden mevcut Avrupa stratejisinin işlemediğinin kanıtıdır.

7. Taslak Hizmetler Direktifi; daha çok yerine, daha az sosyal Avrupa için çaba harcayan bugünkü hatalı stratejinin sadece bir örneğidir. Çalışma zamanları direktifi, geçici işçi kiralama direktifi ve limanlar direktifi de diğer örnekleridir. EPSU, 2006 başında, farklı gündemleri bir araya getiren, birbiriyle koordineli bir sendika seferberliğinin ileri taşıyacak en iyi yol olduğuna inanmaktadır.

28 Kasım 05

ETUC politika danışmanı Wolfgang Kowalsky’nin hizmetler direktifi hakkındaki eleştirel analizi, Avrupa Ekonomi ve İstihdam Politikası Özeti’nden edinilebilir, No. 8-2005 ETUI-REHS websitesinde: http://www.etui-rehs.org/employment_and_economic_policies/books/european_economic_and employment_policy_brief

Kaynak: BBC Haberleri, 22 Kasım 2005, EPSU