Türkiye üst üste yüksek büyüme hızları yaşamasına karşın, gelirin paylaşımında adaletsizlik büyüdü. Gelir dağılımındaki gelişmeyi görmenin bir yolu da DİE’nin “Gelire Göre Milli Gelir” serileri. DİE, bunların en sonuncusunu 2004 için yayımladı. Dolayısıyla, 2001 krizi öncesi yıl 2000’den sonra kriz yılı ve izleyen büyüme yıllarının gelir bölüşüm sonuçlarını bu verilerden izleyebiliriz. DİE’nin Gelir Yöntemiyle Gayri […]
Türkiye üst üste yüksek büyüme hızları yaşamasına karşın, gelirin paylaşımında adaletsizlik büyüdü. Gelir dağılımındaki gelişmeyi görmenin bir yolu da DİE’nin “Gelire Göre Milli Gelir” serileri. DİE, bunların en sonuncusunu 2004 için yayımladı. Dolayısıyla, 2001 krizi öncesi yıl 2000’den sonra kriz yılı ve izleyen büyüme yıllarının gelir bölüşüm sonuçlarını bu verilerden izleyebiliriz.
DİE’nin Gelir Yöntemiyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla hesaplarında GSYİH’nın toplamından üretim ve ithalat vergileri ile sabit sermaye tüketimi çıkarıldıktan sonra geriye kalan “artık”ın paylaşımı veriliyor. Bu, işgücünün payı ve “işletme artığı” adı altında ikiye ayrılıyor. İşletme artığı da tarımın payı ve tarım dışı kesimin payı olarak tasnif ediliyor.
Buradan, “kullanılabilir gelir” in, GSYİH’nın yüzde 77-80’i dolayında olduğunu ve çeşitli toplumsal sınıflar arasında nasıl bölüşüldüğünü görebiliyoruz. İşgücünün payının paylaşılan pastada yüzde 35-33 aralığında gezindiğini görüyoruz. İşletme artığı olarak paylaşılan dilim ise daha çok tarım dışı kesime gidiyor ve bu pay şimdilerde yüzde 54’e kadar ulaşmış durumda. Öte taraftan, yine DİE’nin Hanehalkı İşgücü Anketlerinden, milli geliri yaratan nüfusun 23 milyon dolayında olduğunu, bunların da ücretli ve çalışan-çalıştıran olarak paylarını bulabiliyoruz. Dolayısıyla, nüfusun ne kadarının gelir pastasının ne kadarını aldığını ve bunun yıldan yıla nasıl değiştiğini kısaca da olsa görebiliyoruz.
Bu kaynakları kullanarak “bölüşüm” sorununa baktığımızda ne görünüyor?
Özet olarak ifade edelim. 2001 krizinden sonra , yeniden büyüme dönemine geçilen 2002, 2003 ve 2004 yıllarında gelirin paylaşımında işgücü ve tarım kesiminin payı gerilerken girişimci kesimin payında artışlar yaşanmış.
Son 5 yılda gelir dağılımında durumu en çok bozulan tarım kesimi oldu. Büyük kriz öncesi tarımın paylaşılan gelirdeki payı yüzde 14.7 iken izleyen yıllarda sürekli gerileyerek yüzde 11.9’a düştü.
Gelir dağılımı bulgularımız özetle şöyle:
– Tarım kesimi: Çalışan nüfusun üçte birini oluşturan tarım kesimi(işgücü hariç) 2000 yılında kullanılan gelirden yüzde 14.7 pay alırken bu pay, kriz yılı 2001’de yüzde 13.1’e geriledi. Yeniden büyümeye geçilen 2002’de tarımın payı ancak yüzde 12.1 oldu ve izleyen büyüme yılları 2003 ve 2004’te ise sırasıyla yüzde 12.5 ve 11.9 olarak gerçekleşti. Böylece 7.7 milyon kişinin geçimini sağladığı tarım, 2000’den 2004’e gelir pastasından yaklaşık 3 puan kayba uğradı..
– İşgücü: Çalışan nüfusun yüzde 48.7’sini oluşturan ücretli kesim (memurlar, işçiler, yevmiyeliler) 2000 yılında kullanılan gelirden yüzde 36 pay alırken bu pay, kriz yılı 2001’de yüzde 35.6’ya geriledi. Yeniden büyümeye geçilen 2002’de işgücünün payı yüzde 34.5’a düştü ve izleyen büyüme yılları 2003 ve 2004’te ise sırasıyla yüzde 34.4 ve yüzde 34.5 olarak gerçekleşti. Böylece 11.2 milyon kişiyi bulan ücretliler ya da işgücü kesimi, 2000’den 2004’e gelir pastasından yaklaşık 1,5 puan kayba uğradı..
– İşverenler: Çalışan nüfusun yüzde 17.8’ini oluşturan girişimci kesim, kriz sonrası dönemden gelir pastasındaki payını büyültmüş olarak çıktı. 2000 yılında kullanılan gelirden yüzde 49.4 pay alan bu kesimin, kriz yılı 2001’de payı yüzde 51 olarak gerçekleşti. . Yeniden büyümeye geçilen 2002’de işverenlerin payı yüzde 53.5’a çıktı ve izleyen büyüme yılları 2003 ve 2004’te ise sırasıyla yüzde yüzde 53 ve yüzde 53.6 olarak gerçekleşti.. Böylece sayıları 4.1 milyon olan işveren kesimi 2000’den 2004’e gelir pastasındaki paylarını 4.2 puan artırdılar.
Gruplar…Nüfustaki payı(%)*…Gelir payı (2004)… Gelir payı (2000)
Tarım(+)…………33.5………………11.9…………..14.7
İşgücü……………48.7………………34.5…………..35.9
İşveren(tarım dışı) 17.8………………53.6…………..49.4
– (*) İstihdam Edilen nüfus
– (+) İşgücü dışında