İzmir’de kurulan İşçi Hakları Derneği (İŞHAKDER) Yönetim Kurulu Üyesi A. Cavit Uğur, sermayenin işçi çalıştırmaktan ve ölçek üretimden vazgeçip işi eve kadar götürerek küçüldüğünü belirterek, “Sermayenin küçülmesiyle hak aramaları güçleşen işçiler dernek kurarak tek çatı altında bir araya gelmeyi seçti” dedi. Bir süredir kuruluş çalışmalarını sürdüren İşçi Hakları Derneği (İŞHAKDER)kuruldu. 9 kurucu üyesi bulanan derneğin […]
İzmir’de kurulan İşçi Hakları Derneği (İŞHAKDER) Yönetim
Kurulu Üyesi A. Cavit Uğur, sermayenin işçi çalıştırmaktan ve ölçek
üretimden vazgeçip işi eve kadar götürerek küçüldüğünü belirterek,
“Sermayenin küçülmesiyle hak aramaları güçleşen işçiler dernek kurarak tek çatı altında bir araya gelmeyi seçti” dedi.
Bir süredir kuruluş çalışmalarını sürdüren İşçi Hakları Derneği (İŞHAKDER)kuruldu. 9 kurucu üyesi bulanan derneğin amacı kayıt dışı işçileri tespit ederek kayıtlı hale getirip, işçilerin bütün yasal haklarından yararlanmasını sağlamak. Dernek işyeri hekimliğinin yetersizliği konusunda İzmir Tabipler Odası’ndan, işçilerin hukuk sorunları içinse Çağdaş Hukukçular Derneği’nden yardım alarak çalışmalarını yürütecek.
‘İşçilerin hak aramaları güçleşti’
Dernek faaliyetlerine ilişkin bilgi veren İŞHAKDER Yönetim Kurulu
üyelerinden A. Cavit Uğur, Türkiye’de işin ve iş yerinin örgütlenmesinde yapılan değişiklikler nedeniyle çalışanların sendikalaşmaları, örgütlenmeleri ve toplu hareket ederek hak aramalarının güçleştiğini, bu nedenler işçilerin dernek çatısı altında bir araya geldiklerini ifade etti.
Uğur, sermayenin işçi çalıştırmaktan ve ölçek üretimden vazgeçtiğini
belirterek, işi eve kadar götürerek küçülmeyi seçtiğini kaydetti.
‘Sermaye azalan kar oranını yükseltmek için çalışanlara yükleniyor’
Küresel ekonominin ve uluslararası rekabetin sonucunda her defasında
sermayenin azalan kar oranlarını yükseltmek için çalışanlara yüklendiğini belirten Uğur, işçilerin sahip oldukları kısıtlı haklarının da ellerinden alınmaya devam edildiğini dile getirdi.
Uğur, “Sermaye işçilere adeta 150 yıl öncesinin koşullarını aratmayacak çalışma şartları dayatmaktadır. Her türden kuralsızlaştırma ve esnekleştirme çalışma hayatının esas kuralı haline getirilmektedir. Bir taraftan da kayıt dışılık oranı her geçen gün artmakta, devletin ilgili kurumları bu hususta da bir şey yapmamaktadır. Hak arama süreçlerinin maliyetli ve uzun
sürmesinden dolayı çalışanlar çoğu zaman daha yolun başında hak aramaktan caydırılmaktadır. Bu nedenlerle çalışanların yasal haklarını aramak, onlara hak arama bilincini taşımak, haklarını nasıl arayacaklarının yol ve yöntemlerini öğretmek için İŞHAKDER’i kurduk” diye konuştu.
‘İşçileri sahip oldukları hakları konusunda aydınlatacağız’
İşçilerin 4857 sayılı haklarını kullanmaları, kayıt dışı istihdamın
önlenmesi ve işçi sağlığı hususundaki hak gasplarına karşı dernek kurup faaliyete başlanıldığını dile getiren Uğur, işçilerin ekonomik ve sosyal haklarının toplumsal meşruiyetini savunarak ve bu haklarını koruyarak geliştirmeyi amaçladıklarını belirtti. Her türlü hak ihlallerinin önlenmesi için etkin bir kamuoyu baskısı ve denetimi oluşturmayı hedeflediklerini belirten Uğur şunları dile getirdi:
“Dernek olarak, hak ihlallerine uğrayan işçileri, yetkili idari mercilere, sendikalara ve barolar bünyesinde kurulmuş adli yardım servislerine yönlendirecek biçimde danışmanlık yapacağız. Aynı zamanda hayatını emeğiyle kazanmak zorunda olan insanları, sahip oldukları yasal haklar ve sorunlarının çözüm yolları konusunda aydınlatarak bilgilendirmeyi amaçlıyoruz.”
‘Sendikal hareket güç kaybediyor’
Sermaye sisteminin globalleşmesi nedeniyle sürekli olarak sendikal hareketin güç kaybettiğini ifade eden Uğur, “Bu nedenden dolayı sendikanın dolduramadığı büyük bir işçi alanının önümüzde durduğundan derneği kurduk.
Ayrıca hak kayıpları her geçen gün daha da artarken, buna bağlı olarak kayıt dışı da her geçen gün artıyor. Yeni bir işçileşme dalgasıyla da karşı karşıyayız. Aslına bakarsan bizim bildiğimiz gibi bir işçi kesimi de oluşmuyor. Yoksul mahallelerde oturan kesimlerden işçi kesimi oluşmaya başlamış. Bu kesim de bazen çalışıyor, bazen de çalışmıyor. Bu da örgütlü işçi kesiminin oluşmasına engel bir durum” diye kaydetti.
Her türlü ayrımcılığa ret
Uğur, derneğin çalışmalarını yürütürken, emekçiler arasında kültürel eğilim, etnik-ulusal köken, cinsel kimlik, sektörel farklılık veya değişik istihdam statülerine tabi olmaları ve böyle gerekçelerle yapılan her türlü ayrımcılığı ret ettiğini kaydetti.
Irkçı ve cinsiyetçi ayrımcılıkların önüne geçmek için, işçilerin evrensel sınıf kardeşliği anlayışını savunduklarını belirten Uğur, “İşçi sağlığı ve iş güvenliği konularında, herkesin bu hak ve hizmetlerden etkin biçimde yararlanması amacıyla dernek olarak kamuoyu oluşturacağız. Bu konuya ilgili olarak bilgilendirme ve eğitim çalışmaları yaparak, ilgili kuruluşlarla işbirliğine gideceğiz” dedi.
Mevzuatın uygulanmasıyla ilgili aksaklıkları ve hak ihlallerini saptamak üzere, resmi mercilerle, sendikalarla, insan hakları kuruluşlarıyla, meslek odalarıyla ve diğer kitle örgütleriyle işbirliği yapılacağını ifade eden Uğur, hak ihlallerini, yetkili resmi mercilere, sendikalara ve kamuoyuna duyuracaklarını kaydetti.
İzmir Tabipler Odası kanalıyla işyeri hekimliği konusunda da girişimlerde bulunacaklarını vurgulayan Uğur, işverenin hak gaspına uğrayan işçileri hukuk alanında yardımcı olmak için de Çağdaş Hukukçular Derneği’nden (ÇHD)destek alacaklarını aktardı.
Kaynak: FERİT SEVER/DİHA- Gündem Gazetesi