ABD Başkanı Bush geçen hafta sonu Arjantin’de toplanan Amerika Devletleri Zirve’sine katılan devlet başkanlarını, Yarımkürede Serbest Ticaret Anlaşması görüşmelerine başlamak için ikna etmeyi başaramadı. Bush Latin Amerika ve Karayip ülke başkanlarının Amerikalar Serbest Ticaret Bölgesi (FTAA) Planını desteklemelerini bekliyordu. FTAA, işçilerin serbest dolaşım hakkı ve politik bütünleşmesi olmayan Avrupa Birliği’nden daha büyük bir topluluk oluşturacaktı. […]
ABD Başkanı Bush geçen hafta sonu Arjantin’de toplanan Amerika Devletleri Zirve’sine katılan devlet başkanlarını, Yarımkürede Serbest Ticaret Anlaşması görüşmelerine başlamak için ikna etmeyi başaramadı. Bush Latin Amerika ve Karayip ülke başkanlarının Amerikalar Serbest Ticaret Bölgesi (FTAA) Planını desteklemelerini bekliyordu. FTAA, işçilerin serbest dolaşım hakkı ve politik bütünleşmesi olmayan Avrupa Birliği’nden daha büyük bir topluluk oluşturacaktı. Bu plana göre bölgede Amerikan mal ve hizmetlerinin serbest dolaşımını kısıtlayan bütün gümrük ve diğer engeller kaldıracaktı. FTAA karşıtlarına göre, FTAA Latin Amerika’da ABD şirketlerine büyük pazarlar açarken, yoksulluğu azaltmayacaktı.
Venezüella Başkanı Hugo Chavez, Plan’ın yerel endüstriyi yok eden, sosyal güvenceyi ve işgücü korumasını gerileten ve ABD ekonomik egemenliğini yayan bir ilhak planı olduğunu söyledi. Cuma günü, 25.000 kişinin katıldığı Bush ve FTAA’ya karşı protesto gösterisinde konuşan Chavez, “Kuzey’den gelen, herkese zorlanan Kapitalist model, gelişmiş model, tüketicilerin modeli, yerkürede parçalanıyor ve yakınlarda göç edebileceğimiz başka bir gezegen yok” dedi.
Aynı zamanda alternatif “Halklar Zirvesi” de Arjantin’de toplandı. Bütün kıtadan binlerce kişi emperyalizm karşıtlığı, işsizlik, gelir dağıtımı, çevre kirlenmesi, borç affı gibi konuları tartışmak için Arjantin’e geldi. Democracy Now!’dan Amy Goodman Halklar Zirvesi organizatörlerinden Beverly Keene ile konuştu:
Goodman: Jubilee South’un koordinatörü ve aynı zamanda Halklar Zirvesi’ni organize edenlerden birisiniz. Bu hafta sonuna bakınca, başarılarınız nedir anlatır mısınız.
Keene: İlk bakışta kazançlarımız çok fazla. Halklar Zirvesi’nde üç gün boyunca popüler gündemde olan konularda heyecan dolu coşkun tartışmalar, 160’tan fazla oda çalışması, seminerler ve forumlara katılımın çok yüksek -12.000 kişiden fazla- olması… Gelenlerden çoğunluğunun Mar del Plata’dan olması da çok umut verici, çünkü Mar del Plata şehri altı aydan beri gittikçe artan polis denetimi ve baskısı altında idi. İnsanlara evden dışarı çıkmamalarını, şehirden uzaklaşmalarını, iş yerlerini kapatmalarını bildiren kampanya çok yoğundu. Mar del Plata’dan bu kadar çok insanın gelmesi, etkinliklere, Mar del Plata için çok kalabalık sayılacak yürüyüş dahil, aktif bir şekilde katılmaları çok olumlu.
Yaptığımız bir başka olumlu değerlendirme, üç gün boyunca alternatifler yaratma konusunda odaklaşan bir gündem içinde, her sektörel forumda ve her tematik grupta olağanüstü tartışmaların olması ve bütün kıtanın gündeminde yer alacak belirli, kesin adımların atılması -sadece “FTAA’ya Hayır! Silahlanmaya Hayır” demek değil, “somut programlarla nasıl ilerleyebiliriz”, bu tartışıldı. Bu iyi haber.
Aynı zamanda, Mar del Plata’da olanları olumlu değerlendirmemizin bir başka nedeni, ABD’den, Kanada’dan ve diğer bazı bölge ülkelerinden gelen bütün baskılara rağmen, ABD’nin FTAA’nın kurulması için konuşmaların tekrar başlama tarihinin belirlenmesi önerisi kabul görmedi.
Şüphesiz FTAA’nın ve 15 yıldır halkların hak ve çıkarlarına karşı olan neo-liberal politikaların hala gündemde kalması ve Başkanlar’ın sonuç bildirisi, Arjantin’de, bütün Kıta’da ve Zirve’ye katılan bütün Sosyal Hareket ve örgütlerde kaygı yaratıyor. İşimiz sona ermiş değil.
Goodman: Chavez kendisini dinlemek için toplanan halka “FTAA’nın mezarı” başında, Latin Amerika ve Karayipler için FTAA yerine ALBA (İspanyolca kısa adı şafak anlamında) diye adlandırılan Bolivar Seçeneğini sunmasının anlamını açıklar mısınız ve bu konuda diğer Latin Amerika liderlerinin tutumu nedir?
Keene: Zannedersem Chavez’in demek istediği kısmen gerçeğe dayanan bir umut. 1994’te Miami’de toplanan birinci Zirve’de, hepimizin hatırladığı gibi, ABD’nin zorla kabul ettirmeye çalıştığı gündemi FTAA’yı Ocak 2005’e kadar uygulamaya sokmaktı. Şimdi Kasım 2005 ve FTAA hala kağıt üstünde.
Onu engellemeyi başarıyoruz. Venezüella’nın, Chavez hükümetinin tutumu bu anlamda çok açık. Burada Mar del Plata’da mezar başında toplandığımızı açıkladığı zaman zannediyorum bunu vurgulamak istiyordu.
Mar del Plata’da cumhurbaşkanlarının yaptığı bildiride açığa çıkan en önemli gerçek Latin Amerika hükümetleri arasındaki fikir aykırılığının resmen tanınması. Bunun anlamı, Güney Koni ülkelerine, Arjantin ve Brezilya, tabii Venezüella, Uruguay ve Paraguay’a, tutumlarını değiştirmeleri için baskının artacağı. Bu durum kaygı veriyor.
Chavez ve Venezüella hükümetinin seçeneği ve tutumu belirgin: “Ne şartla olursa olsun FTAA’ya hayır!” Ve ileri sürdüğü seçenekler ekonomik alanda, fen ve teknolojide, eğitimde, sağlık hizmetlerinde ve bazı diğer alanlarda alternatif bütünleşme biçimleri. Tabanları bugünkü şartlar altında FTAA’ya karşı çıkan, anlaşmaya yanaşmayan özellikle Güney Koni ülkeleri zor durumda. Hedefimiz Arjantin’de ve diğer Güney Koni ülkelerinde FTAA karşıtlarına destek olmak güçlendirmek çünkü korkumuz, eğer ödün verilmeğe başlanırsa -ne kadar küçük olursa olsun- baraj kapakları hala açılabilir.
Goodman: Protestolar nasıldı? Katılanlardan, eğer şiddet olayları olduysa, devletin ve polisin tepkisinden bahseder misin?
Keene: Öncelikle söylemek gerekir, yürüyüş ve protesto gösterisi çok kalabalıktı. Tahminlere göre 30.000-50.000 arası insan vardı. Birçoklarının dikkatini çeken 4 Kasım sabahı Mar del Plata yollarında görünürde tek bir polis bile olmayışıydı. Daha evvelki üç günden çok farklı. Yürüyüş coşkulu ama barışçıldı.
Protesto yürüyüşün hedefi Bush ve yalnız Latin Amerika’da değil bütün dünyada Bush politikasıydı.
Olay kıtanın değişik bölgelerinden farklı politik ve sosyal örgütleri, konumları değişik olanları burada, Arjantin’de bir araya getiren bir şenlikti. Fakat hepsini birleştiren ortak his ‘Bush’a hayır’ idi.
Ne yazık ki öğleden sonra bir kaç küçük -küçük, az sayıda kişinin katıldığı anlamında- olay oldu. Zirvenin toplandığı Cumhurbaşkanı Saray’ından halkı uzak tutmak için polisin kurduğu barikatlara doğru kalabalık yürüyordu. Bir başka kalabalık Chavez’in konuşmasını dinledikten sonra stadyumdan Başkanların toplandığı bölgeye doğru ilerliyordu. Ama yürüyüşe katılan kalabalık gruplar polis engeli ve baskısı yüzünden ilerleyemediler.
Bu arada bazı Vandalizm olayları oldu, özellikle Mar del Plata’da ortada kesinlikle polis yoktu ve uzun süre ortada görünmediler. Arjantin’de Mar del Plata’da kişilerle konuşunca, basında çıkanları okuyunca herkesin anladığı, düşündüğü polisin yokluğu ve burada bir nevi kurtarılmış bölge kurulmuş olduğu. Polis hiç bir yerde yoktu, neden sonra, şiddet olayları bittikten çok sonra polis ortaya çıktı. Bir bakıma hükümete baskı yapmak ama daha çok başarılı tartışmalarla geçen dört güne, kıtanın her tarafından gelen sosyal hareket grupları ve örgütlerin etkinliklerine ve başarılı protesto yürüyüş ve gösterilere gölge düşürmek amacıyla yapılan eylemler. (Bunun oldukça öznel bir değerlendirme olduğunu belirtmeden geçemeyeceğiz -Latinbilgi.Net’in Notu)
Goodman: Aslında Arjantin Cumhurbaşkanı da Başkan Bush’u eleştirmedi mi? Bush Zirve’den sonra Brezilya’ya gitti. Şimdi de Panama’da, FTAA’yı destekleyen Başkan Torrijos ile görüşüyor.
Keene: Başkan Kirchner açılış konuşmasında Bush’u eleştirdi. Ben konuşmayı dinlemedim ve henüz okuma
k fırsatını bulamadım ama birçok kişinin dediğine göre kuvvetli bir konuşmaymış. Sadece ticari anlaşmalar hakkında tutumları eleştirmekle kalmamış, Latin Amerika ile ilgili olarak IMF’in rolü ve tutumunu da eleştirmiş. Fakat Arjantin’de hareketlerin ve örgütlerin değerlendirmelerini çok dikkatli yapmaları gerek. Arjantin’de dediğimiz gibi, retorik ve gerçek arası uzak.
Arjantin’de hükümetin politikasının ileri gittiği, 1990’lı yıllara ve hatta 2000’li yılların başına göre çok değiştiği, düzeldiği bir gerçek. Ama aynı zamanda Arjantin’de gittikçe artan kaygı, hükümetin sık sık lafta çok sert olduğu ama gerçekte yürüttüğü politikanın öyle olmadığı. Borç ve IMF ile ilişkiler konusunda durum kesinlikle böyle. Gelecekte çok dikkatli olmaya devam edeceğiz ve hükümetin kuvvetli retoriğinin gerçek olmasına çalışacağız.
Democracy Now! – KPFA
7 Kasım 2005
[Democracy Now’dan Latinbilgi.Net tarafından çevrilmiştir]