Konuya ilişkin açıklama yapan Çağdaş Hukukçular Derneği, Eyüp Beyaz’ın öldürülmesini “yargısız infaz” olarak değerlendirdi. Açıklamada, “Olay polisin, adli veya idari görevleri sırasında “aşırı güç kullanma eğiliminin” geldiği son ve kabul edilemez nokta” ifadesine yer verildi. Açıklamada şunlar söylendi: : “Başına, yakın mesafeden, uzun namlulu veya yüksek kinetik güç taşıyan silahlarla” birden fazla defa ateş edilerek […]
Konuya ilişkin açıklama yapan Çağdaş Hukukçular Derneği, Eyüp Beyaz’ın öldürülmesini “yargısız infaz” olarak değerlendirdi. Açıklamada, “Olay polisin, adli veya idari görevleri sırasında “aşırı güç kullanma eğiliminin” geldiği son ve kabul edilemez nokta” ifadesine yer verildi.
Açıklamada şunlar söylendi: :
“Başına, yakın mesafeden, uzun namlulu veya yüksek kinetik güç taşıyan silahlarla” birden fazla defa ateş edilerek öldürülmesi yargısız infazdır.
Olayın meydana geliş biçiminden açıkça anlaşılacağı gibi Eyüp BEYAZ, yakalandıktan sonra, yani hukuken “gözaltında” ve fiilen kolluğun elinde bulunduğu sırada öldürülmüştür.
Bu açıkça “aşırı güç kullanımıdır”; “yargısız infazdır” ve suçtur.
Elleri arkadan kelepçeli olarak binadan çıkması veya çıkartılmasına ilişkin hayatın olağan akışına uymayan durum, böyle bir sonucun kolluk tarafından “istendiği” yahut “yaratılmaya çalışıldığı” izlenimini uyandırmaktadır.
Adalet Bakanı tarafından bugün saat 14:00 civarında yapılan açıklamada belirtilen “istihbaratımız vardı, bekliyorduk” beyanı, kolluğun “telaş, panik, meslekte ehliyetsizlik” gibi gerekçelere sığınamayacağının en önemli kanıtıdır. Bakana göre “bombalı” bir kişi beklenmektedir, gelmiştir, yakalanmıştır, kelepçelenmiştir ve kolluğun elinde öldürülmüştür. Bunun hiçbir hukuk devletinde kabulü mümkün değildir
TAYAD’dan yapılan açıklamada ise “İktidar katletme özgürlüğünü kullanmaya devam ediyor” denerek Eyüp beyaz’ın elleri kelepçeliyken öldürülmesine dikkat çekildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bugün sabah saat 9.30 sularında Adalet Bakanlığı binası önünde üzerinde bomba olduğu gerekçesiyle bir kişi vurularak öldürüldü.
İktidar katletme özgürlüğünü kullanmaya devam ediyor. Dağlarda, hapishanelerde, sokak ortalarında katliamlar sürüyor.
Bugün bir katliama daha tanık olduk. İktidar, 18 Haziran’da 17 devrimcinin ölümüyle sonuçlanan katliamın ardından bu sefer de elleri kelepçeli bir kişiyi, kendi deyimiyle “etkisiz” duruma getirdiği halde tüm insanların gözü önünde katletti.
Basından verilen bilgilere göre; Adalet Bakanlığı binasına personel girişinden girmek isterken, üzeri aranmak istendiğinde üzerindeki fünyeyi patlattığı, bombanın tetiklenmemesi üzerine polisten kaçarak, Kızılay’a doğru koştuğu, bu sırada ellerinin arkadan kelepçeli olduğu televizyon görüntülerinden belli olan kişinin polis tarafından vurularak katledildiği belirtildi.
Katliamlarla, tecritle, baskı-tutuklama ve sansürle tüm muhalif düşünceler yok edilmeye çalışılıyor.
Bizler TAYAD’lı Aileler olarak tüm duyarlı kamuoyunu yapılan katliamlara karşı çıkmaya çağırıyoruz.
KATLİAMLARA SON!”
Bugün sabah gerçekleşen olayda Adalet Bakanlığı’na üzerine sardığı bombalarla giren bir kişi polis tarafından yakalanıp, kelepçelendikten sonra defalarca ateş edilip öldürülmüştü.
Sabah saatlerinde Bakanlık önüne gelen Eyüp Beyaz binaya girmek isterken x-ray cihazının sinyal vermesi üzerine polisler tarafından durduruldu. Polis, bu kişinin üzerini aranırken bombaların fünyesini çektiğini ancak bombaların patlamadığını iddia ederken ve elleri kelepçelenen Beyaz, Güvenparka doğru koşmaya başladığı sırada vurularak öldürüldü. Eyüp Beyaz’ın ayağından vurularak yere düşmesine ve elleri kelepçeli olmasına rağmen rağmen, kafasına ve üzerine defalarca ateş edildi. Vurulduktan sonra hala hayatta olan ve kıpırdayan Eyüp Beyaz üzerindeki bombalar sökülmesine rağmen bir saat boyunca hastaneye götürülmeyerek ölüme terk edildi.
“Eyüp Beyaz” ismi, Emniyet Müdürlüğünün daha önce bir kaç kez yaptığı “Canlı Bomba” açıklamalarında da geçirilmişti.
Emniyet Tarafından yapılan açıklamada vurulan kişinin Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi üyesi olduğu söylendi