Her yıl ev ve toplumdaki şiddet milyonlarca kadının hayatını karatmaktadır.BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Haziran 2000’de beş yıl önce gerçekleşen 4. Dünya Kadın Konferansından beri yaklaşık her yerde kadına yönelik şiddetin kanun dışı hale geldiğini ama bu tip şiddetin aslında artmış olduğunu kabul etti. Ayrıca Uluslar arası Af Örgütünün raporunda kadına yönelik şiddet şu başlıklar […]
Her yıl ev ve toplumdaki şiddet milyonlarca kadının hayatını karatmaktadır.BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Haziran 2000’de beş yıl önce gerçekleşen 4. Dünya Kadın Konferansından beri yaklaşık her yerde kadına yönelik şiddetin kanun dışı hale geldiğini ama bu tip şiddetin aslında artmış olduğunu kabul etti.
Ayrıca Uluslar arası Af Örgütünün raporunda kadına yönelik şiddet şu başlıklar altında incelenmiş.
-Devlet görevlilerinin uyguladığı şiddet
-Özel kişilerin uyguladığı şiddet
-Evde uygulanan şiddet
-Toplumsal şiddet
Ancak son dönemlerde yapılan kapsamlı bir çalışma istisnasız bir biçimde, kadınların en fazla şiddete maruz kalma riski “yabancı tehlikeden” değil, tanıdıkları erkeklerden, sıklıkla erkek aile bireylerinden veya kocalarından gelmektedir.Çarpıcı olan bu sorunun dünya çapında benzerlik göstermesidir. Zorla evlendirme,genç yaşta evlendirilme, kadın sünneti, satılmaya zorlama vb. örnekler dünyada yaygın olarak görülmekte.
Bu nedenle tek tek bazı ülke örneklerini “kadına yönelmiş şiddet” açısından incelemek, Türkiye’de ve Dünyada yaygınlaşan bu durumu öncelikle kadınlarla paylaşmak, “bağımsız kadın çalışması” yapmak, sesimizi daha güçlü çıkarmak için önem kazanıyor.
SAVAŞ, KADIN VE KOSOVA!
Doğu Avrupa’nın her yerinden gelen kadınlar Kosova’da silahlı adamlar tarafından seks kölesi olarak kullanılıyorlar. Beyaz kadın ticaretinin işçileri ise Moldova, Ukrayna, Rusya, Romanya ve Bulgaristan’dan gelenler. Bu ülkelerdeki ekonomik krizden kaçmak isteyen kadınlar, Kosova’da Arnavut mafyasının eline düşüyor.
Örneğin Bulgaristan’da ilanlarla kadınlara batılı ülkelerde garson ve dadı olarak çalışma imkanı sunulduğu duyuruluyor ve bir cep telefonu numarası veriliyor. Kadın bir kez arayıp iş başvurusu yaptığında da kendini çok farklı bir yerde buluyor.
Birleşmiş Milletler’in (BM) Kosova’daki polis gücünde görev yapan Teksaslı Jack Simmons, “Buraya geldiğimizde profesyonel olmaya çalıştık ama duygusal olmamak elde değil. Burada gerçek bir kölelik hüküm sürüyor. Kadınlar alınıyor, satılıyor ve mal gibi kullanılıyorlar” diyor.
MAFYA KORKUSU!
Sivil bir yardım kuruluşu olan Uluslararası Göçmenlik Bürosu için çalışan Melissa Colten de kadınların mafyadan çok korktuklarını anlattı: “Kadınlar genellikle üç-beş gün bir odaya kapatılıyorlar. Her şeyleri alınıyor. Belki sadece su veriyorlar. Çoğu zaman zaman ve yer kavramını da yitiriyorlar.” Amaç kadınların direnişini kırmak. Böylece eğitim süreci sona eriyor ve satılmaya hazır hale geliyorlar. Fiyatlar 500 dolardan başlıyor, 2 bin 500 dolara kadar çıkıyor.
Mafya kadınları sokaklardan kaçırıyor ve bir anda kadın “kayıp” listesine geçiyor. Simmons, kadınların bazıları Kosovalı alıcılar tarafından incelenmek üzere iç çamaşırlarına kadar soyulduklarını anlattılar” diyor.
FİLİPİN’Lİ KADINLAR ADALET ARIYOR!
İkinci Dünya savaşı sırasında Japon askerlerine seks kölesi olmaya zorlanan Filipin’li kadınlar, çektikleri ızdırabın telafi edilmesini istiyorlar.Geçtiğimiz Ağustos ayında, Filipin’lerin başkenti Manila’daki Japon Büyükelçiliği’nin kapısında toplanan yaşlı kadınlar, seslerini duyurmak için eylem yaptı.
Artık çok yaşlı olduklarını ve adalete ulaştıktan sonra son yıllarını huzur içinde geçirmek istediklerini söyleyen kadınlar Asya Kadın Fonu’nu da eleştirdiler.
İkinci Dünya Savaşı öncesinde ve sırasında,barış anlaşması düzenlendiği iddiasıyla Japon Ordusu için kurulan genelevlerde 200 bin civarında Asyalı kadın, zorla seks kölesi olarak çalıştırılmıştı.Japonya bu kadınlara doğrudan tazminat ödemeyi reddetti, ancak savaş sırasındaki seks kölelerine nakit ödeme yapmak üzere 1995’te Asya Kadın Fonu’nu kurdu.
KENYA’DA KADIN SÜNNETİ YASAKLANDI!
Ülkede bundan böyle 17 yaşından küçük kız çocukları, sünnet edilemeyecek. Kenya Devlet Başkanı Daniel Arap Moi, bağımsızlık günü dolayısıyla yaptığı konuşmada, 2001 Çocuk Hakları Yasası’nın, 17 yaşın altında kadınların sünnetini yasakladığını belirterek, sünnet riskiyle karşı karşıya olan çocukların polis koruması altında bulunacağını söyledi. Moi, yasaya aykırı davrananların hapisle cezalandırılacağını bildirdi. Geleneklerden kaynaklanan kadın sünneti yasaklanırken, 17 yaş ve üstündeki kızlar isterlerse sünnet olabilecek.
BİN TACİK KADIN KAÇIRILIP SATILDI!
Uluslararası Göç Örgütü’nün raporu, yaklaşık 1000 Tacikistanlı kadının Ortadoğu ve Rusya’da satıldığını ortaya koydu İş bulma vaadiyle kandırılan Tacikistanlı kadınların fahişe ya da hizmetçi olarak pazarlandığını belirten Uluslararası Göç Örgütü raporu, Tacikistan ve diğer Orta Asya cumhuriyetlerindeki işsizlik ve kıtlığın insan kaçakçılığına yol açtığını da ifade etti.
Rapora göre, kandırılıp kaçırılan Tacikistanlı kadınların yüzde 58’i Birleşik Arap Emirlikleri’nde, yüzde 29’u Rusya’da, geri kalanı da Suudi Arabistan, Suriye, İran, Pakistan, Türkiye ve Macaristan’da satılıyor. İş bulma vaadiyle kaçırılan kadınların, yasadışı insan kaçakçılığı yapan örgütlerin elinde çaresiz kaldığı, zorla hizmetçilik ya da fahişelik yapmaya mecbur bırakıldıkları bildirildi. Kaçırılan kadınların kendilerine ve ailelerine zarar verilmesi tehdidiyle karşı karşıya kaldıkları, üstelik zorla yaptıkları işlerden kazanılan paralara da el konduğu ifade edildi.
AFGANİSTAN’DA KADINLARIN ÖZGÜRLÜK BAYRAKLARI SONSUZA DEK DALGALANSIN!
Afganistan’da yoksulluğun sancıları ve mahrumiyet, özellikle Kabil’de pek çok Afgan kadının, kursaklarına bir lokma ekmek girmesi ve onlara daha iyi bir şans vermek umuduyla sevgili çocuklarını satmaya zorluyor.Afgan kadının saldırılara karşı mutlak savunmasızlığı kökten dinci tecavüzcüler tarafından onurlarının kırılması dehşeti, pek çok Afgan kadınını intihara sürüklemiştir. Çok az eğitimli kadının olduğu bir ülkede, kadınlar erkek doktora ulaşma şansına sahip değiller.Afgan kadınları resmen ve “yasal” olarak ahlaksızlık iddiaları karşısında ölüm cezasına mahkum edilmiş, evlerinin dışına çıkamaz hale getirilmişlerdir.
Afganistan Devrimci Kadınlar Birliği (RAWA) ülkelerindeki otoriteye, kadınlara yönelik baskı ve şiddete karşı mücadeleye devam ediyor.Bu yıl 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde (RAWA) dünyanın diğer bölgelerindeki kadınlarla dayanışma içinde Taliban ve ortaklarına ve onların yabancı efendilerine karşı mücadele edeceklerini ilan ettiler.
TÜRKİYE’DE KADINLAR YOKSULLUK,ŞİDDET VE CEHALETE KARŞI MÜCADELE EDİYORLAR!
Bugün Türkiye’de kadınlar bir çok sorunla karşı karşıya.Resmi rakamlara göre 15 milyon işsizin 7 milyonu kadın.Üstelik eğitimsiz ve dört duvar arasındalar.Türkiye (yukarıda incelediğimiz ülkelere göre) görece kadın haklarının yerleştiği bir ülke.Ancak, işsizlik, cehalet, yoksulluk ve şiddet kadınların boyunduruğu gibi.
Ve kadınlar Türkiye’nin her yerinde ilmek ilmek örüyorlar çalışmalarını.Deprem bölgesinde kadınlar kooperatifleştiler,okuma-yazma kurslarında dünyaya kapı aralıyorlar,sendikalarda,odalarda, derneklerde, vakıflarda sorunlarını tartışıp ortak mücadele olanaklarını arttırıyorlar.
Henüz sosyalist,feminist kadınlar nasıl bir kadın çalışması yapacakları konusunda net değiller.Zaman zaman KESK gibi sendikalarda “kad