Şube yönetimi tarafından dün yapılan açıklamada; sözleşmeli öğretmen çalıştırılmasının hükümetlerinin siyasal tercihleri olduğu vurgulanarak var olan öğretmen açığı hiçbir güvencesi, sosyal hakları olmayan ücretli/sözleşmeli öğretmenlerle çalışılmaktadır dendi. Aslında kadrolu öğretmenlerle aynı işi yapan ücretli/sözleşmeli öğretmenlerin ücretlerinin açlık sınırının altında olduğu ve bu paranın bile ödenmediği dile getirildi. Toplantıya gelen sözleşmeli öğretmenler de yaptıkları konuşmalarda iş […]
Şube yönetimi tarafından dün yapılan açıklamada; sözleşmeli öğretmen çalıştırılmasının hükümetlerinin siyasal tercihleri olduğu vurgulanarak var olan öğretmen açığı hiçbir güvencesi, sosyal hakları olmayan ücretli/sözleşmeli öğretmenlerle çalışılmaktadır dendi. Aslında kadrolu öğretmenlerle aynı işi yapan ücretli/sözleşmeli öğretmenlerin ücretlerinin açlık sınırının altında olduğu ve bu paranın bile ödenmediği dile getirildi.
Toplantıya gelen sözleşmeli öğretmenler de yaptıkları konuşmalarda iş güvencelerinin olmaması, aynı işi yapmalarına rağmen aldıkları ücretlerin eşit olmaması, birer eğitim emekçisi olarak diğer eğitim emekçileriyle birlikte örgütlenme haklarının olmaması, sağlık hizmetinden yararlanamamaları gibi sorunlarını dile getirdiler. 2004 nisan-mayıs aylarına ait hak ettikleri ücretlerini alıncaya kadar hem hukuki, hem de meşru yollardan mücadele edeceklerini belirttiler.
Yapılan basın toplantısında;
-Verilmesi gereken ücretlerin faiziyle ödenmesi.
-Sözleşmeli/ücretli öğretmenlerin ücretlerinin kadrolu öğretmenlerle eşit ve günün koşullarına göre insanca bir yaşam ücreti olması.
– Sözleşmeli/ücretli öğretmenlerin iş güvencesinin sağlanması ve çalışma koşullarının düzeltilmesi.
– Sözleşmeli/ücretli öğretmenlerin diğer eğitim emekçileriyle örgütlenmelerinin önündeki engellerin kaldırılması talepleri dile getirildi.
Basın açıklaması metni:
“BASINA,
2004-2005 Eğitim öğretim döneminin eğitim emekçileri, öğrenciler ve veliler açısından büyük sorunlarla başladığını değişik zamanlarda ve değişik zeminlerde defalarca ifade etmiştik. Bu eğitim-öğretim yılında geçen yıllardan devraldığımız eğitimin yapısal sorunları, öğretmen ve derslik açıkları, kalabalık sınıflar, ikili anormal eğitim, demokratik, bilimsel, laik eğitimin giderek daha da gericileşmesi, en temel insan hakkı olan kamusal eğitimin piyasa ilişkilerine çekilmeye çalışılması eğitimi bir kaos içerisine sürüklemiştir.
Bakanlık yetkilileri öğretmen açığının 70 binin üzerinde olduğunu açıklamasına rağmen bu yıl atanan öğretmen sayısı 10 bindir. Yetkililerin ifadelerine göre İstanbul’daki öğretmen açığı 14 bin, atanan öğretmen sayısı 500’ün altında, Gaziosmanpaşa ilçesinin öğretmen açığı 1500, atanan öğretmen sayısı 13’tür. Dolayısıyla yapılan öğretmen atamalarının ihtiyacı karşılamaktan ne kadar uzak olduğu çok açıktır. Bakanlık bunun farkındadır ki yapılan atamaların üzerinden bir ay geçmemişken sözleşmeli-ücretli yeni öğretmen atamalarının yapılacağını açıklamıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı var olan öğretmen açığını sözleşmeli/ücretli öğretmenlerle doldurmaya çalışırken siyasal bir tercih yapmaktadır. Sözleşmeli/ücretli öğretmenlerin hiçbir iş güvencesi, sosyal hakları olmadığı gibi ücretleri de açlık sınırının altındadır.
Geçen eğitim-öğretim yılında Gaziosmanpaşa ilçesinde 800’den fazla sözleşmeli/ücretli öğretmen çalıştırılmıştır. Bu arkadaşlarımıza sefalet ücreti ödenmesine rağmen hak ettikleri Mayıs ve Haziran aylarına ait ücretleri aradan 4 ay geçmiş olmasına rağmen hala ödenmemiştir. 2004-2005 eğitim-öğretim döneminde görev almak isteyen ücretli öğretmenlere “herhangi bir ücret talep etmeyeceğim” şeklinde dilekçe vermesi halinde onay verileceği bildirilmiştir. Açlıkla karşı karşıya olan bu arkadaşlarımıza ücretsiz kölelik düzeni reva görülmektedir.
Sendika olarak İlçe Milli Eğitim yetkilileriyle yaptığımız görüşmede, yapılan uygulamanın yasa ve yönetmeliklere uymadığı gibi en temel insan hakkının çiğnenmesi anlamına geldiği anlaşılmıştır ki bu uygulamadan vazgeçildiğini, hak edilen ücretlerin en kısa zamanda ödeneceği biçiminde taahhütte bulunulmuştur.
Ücretli/sözleşmeli öğretmen arkadaşlarımız büyük bir sıkıntı içerisindedirler. Verimli çalışma iradeleri giderek kırılmaktadır. Demokratik, bilimsel, laik eğitimi yapabilme imkanları giderek azalmaktadır. Milli Eğitim yetkililerinin durumun önemini bir an önce kavraması ve gerekli tedbirleri almasını istiyoruz.
HAK EDİLEN ÜCRETLER FAİZLERİYLE BİRLİKTE HEMEN ÖDENMELİ!
SÖZLEŞMELİ/ÜCRETLİ ÖĞRETMENLERİN ÇALIŞMA KOŞULLARI DÜZELTİLMELİ!
İŞ GÜVENCESİ SAĞLANMALI, ÜCRETLERİ GÜNÜ KOŞULLARINA GÖRE İNSANCA BİR YAŞAM ÜCRETİ OLMALIDIR!
İstanbul – İşçi Bülteni