Evren, milletvekillerine gönderdiği bir buçuk sayfalık mektupta, önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu`na sunulacak olan TCK Tasarısı`na ilişkin çalışmaları yakından izlediklerini belirtti. Evren, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu`nun 236`ncı maddesinde “memuriyetini terk eden, vazifesine gelmeyen ya da görevini yavaşlatan“ kamu çalışanlarına ağır cezalar öngören hükmün üzerinde çalışılan Tasarı`nın 262`nci maddesinde de korunduğunu savundu. Bu durumun ILO […]
Evren, milletvekillerine gönderdiği bir buçuk sayfalık mektupta, önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu`na sunulacak olan TCK Tasarısı`na ilişkin çalışmaları yakından izlediklerini belirtti. Evren, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu`nun 236`ncı maddesinde “memuriyetini terk eden, vazifesine gelmeyen ya da görevini yavaşlatan“ kamu çalışanlarına ağır cezalar öngören hükmün üzerinde çalışılan Tasarı`nın 262`nci maddesinde de korunduğunu savundu.
Bu durumun ILO ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmeleri ile Anayasa`nın Cumhuriyetin niteliklerini düzenleyen maddelerine aykırı olduğunu ileri süren Evren, hatta Bandırma Asliye Ceza Mahkemesi`nin yasanın ilgili maddesinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi`ne dava açtığını kaydetti.
Evren, Tasarı`nın 262`inci maddesinde “Hukuka aykırı olarak ve toplu biçimde, görevlerini terk eden ve görevlerine gelmeyen, görevlerini geçici de olsa kısmen veya tamamen yapmayan veya yavaşlatan kamu görevlilerinin her biri hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. Kamu görevlisi sayısının üçten fazla olması halinde cezaya hükmolunmaz“ ifadesinin yer aldığını anımsattı. Bu hükmün, “kamu görevlilerinin mesleki ve sosyal haklarıyla ilgili olarak, hizmeti aksatmayacak biçimde, geçici ve kısa süreli iş bırakmaları veya yavaşlatmaları halinde, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi ceza da verilmeyeceği“ anlamı taşıdığını öne süren Evren, şöyle dedi:
“Alt komisyonla yaptığımız görüşmelerde, `kamu çalışanlarının sosyal ve mesleki hak ve menfaatleri için, sendika kararına dayanarak yaptıkları iş bırakma ve gösterilere katılma eylemlerinin suç olmayacağı` konusunda vardığımız mutabakat, madde metnine tam olarak yansımamıştır. Talebimiz, bu maddenin zaten disiplin hükümleriyle yaptırıma bağlanmış olması nedeniyle çıkarılmasıdır. TBMM Genel Kurulu`nda yapılacak görüşmelerde talebimizin dikkate alınacağına inanıyoruz.“
anka