TÜRK-IŞ Kadın İşçiler Bürosu Anket Çalışması “Kadinlarin Sendika Yönetimlerine Seçilmeleri ve Bu Görevlerindeki Konumlarına İlişkin Durumlari” Ülkemizde kadinlarin karar mekanizmalarina yeterli ölçüde katilamadiklari herkes tarafindan bilinen bir gerçektir. 5 Aralik 1934 tarihinde, birçok Bati ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkina sahip olan Türk kadininin bugün Parlamentoda temsil orani % 4,4 gibi oldukça düsük bir orandir. […]
TÜRK-IŞ Kadın İşçiler Bürosu Anket Çalışması
“Kadinlarin Sendika Yönetimlerine Seçilmeleri ve Bu Görevlerindeki Konumlarına İlişkin Durumlari”
Ülkemizde kadinlarin karar mekanizmalarina yeterli ölçüde katilamadiklari herkes tarafindan bilinen bir gerçektir. 5 Aralik 1934 tarihinde, birçok Bati ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkina sahip olan Türk kadininin bugün Parlamentoda temsil orani % 4,4 gibi oldukça düsük bir orandir. Bu oran, Parlamento disindaki diger yönetim kademelerinde de kadinlar aleyhine benzerlik tasimaktadir.
TÜRK-IS Kadin Isçiler Bürosu olarak, kadinlarin sendika yönetimlerinde ne ölçüde temsil edildiklerini ortaya koymak amaciyla, TÜRK-IS bünyesinde sube yöneticisi olarak görev alan 100 kadin sendikaciyi kapsayan bir anket çalismasi gerçeklestirdik.
Anket çalismasi sonunda su sonuçlar ortaya çikmistir:
1-Genel Merkez Yönetimlerinde Kadinlar Yok!
TÜRK-IS Genel Merkez Yönetimi ve bagli sendikalari dikkate alindiginda, karar alma mekanizmasinin en üst noktasi olan Genel Merkez yönetimlerinde kadinlar söz sahibi degiller. TÜRK-IS’e bagli 35 sendikada sadece 3 kadin sendikaci Genel Merkez yönetimine seçilebilmislerdir.
Bu da göstermektedir ki, toplumun kadina yükledigi ikincillik rolü, sendikal camia içinde de geçerlidir. Sendikalarda kadinlar, sube yönetimlerinde gerek amatör, gerekse profesyonel olarak görevlerini icra etmektedirler. Ancak, kararlarin alindigi en üst merci olan Genel Merkez yönetimlerinde söz sahibi olamamaktadirlar. Bu nedenle de kadin sendikacilar, alinan kararlarin uygulayicisi olmaktan öteye geçememektedirler.
2-Sendika üyesi kadin isçiler, sendikaciliga geçiste es ve aileleri tarafindan engellenmiyorlar!
Kadinlarin sendikalara üye olmasi ile birlikte kadin isçiler, sendikalarin kendileri için sundugu birçok egitsel faaliyete katilma sansini elde etmektedirler. Egitim seminerleri, panel, sempozyum ve benzer nitelikteki faaliyetler, kadinlarin hak arama ve yönetim kademelerine ulasmalari konularinda daha bilinçli ve egitimli olmalarini saglamaktadir. Ayni zamanda, kadinlarin bu tür faaliyetlere katilmalari sonucu elde ettikleri kazanimlar, es ve ailelerini, kadinlarin bu yolda ilerlemeleri ve daha yüksek kademelere erismeleri için mücadele etmelerine sicak bakmaya itmektedir. TÜRK-IS bünyesinde yöneticilik yapan kadin sendikacilarin büyük çogunlugu (%45.45) isçilikten sendikaciliga geçiste es ve aileleri tarafindan desteklendiklerini ifade etmektedirler. %32. 72’si ise es ve ailelerinin bu konuda tepkisiz kaldiklarini, ne destek ne de engel olduklarini ifade etmektedirler.
Sonuç olarak, kadin sendikacilarin % 78.17’si isçilikten sendikaciliga geçiste herhangi bir engelle karsilasmamislardir!
3-Kadinlar, Erkek Meslektaslari Tarafindan Engelleniyorlar!
Toplumumuzda kadinlar ikinci plana itilirken erkekler ise yönetim kademelerinin tek sahibi olarak kabul edilmektedirler. Toplumun her kesiminde bu bakis açisi hakimdir. Erkek egemen bir yapiya sahip olan sendikalarda ise erkekler, sahip olduklari “karar ve yetki” gücünü, kadin meslektaslariyla paylasmak istememektedirler. Bu nedenle de, sendikalarda kadinlarin yönetim mekanizmalarina gelmeleri oldukça güçlesmektedir.
Isçilikten sendikaciliga geçiste es ve aileleri tarafindan hiçbir sekilde engellenmeyen kadin sendikacilarin %21.63’ü erkek meslektaslari tarafindan engellenmektedir!
4-Kota/Nispi Temsil gibi Pozitif Ayrimcilik Uygulamalari Gereklidir!
Avrupa Birligi’ne uyum çerçevesinde hazirlanan 8. Anayasa degisiklik paketinin TBMM Anayasa Komisyonu’ndaki görüsmelerinde, pozitif ayrimcilik uygulamalari konusunda CHP’li milletvekilleri Oya Arasli ve Gaye Erbatur tarafindan öngörülen düzenlemeler reddedildi. Bunun yerine, AKP Grup Baskanvekili Haluk Ipek tarafindan verilen önerge kabul edildi. Önergeye göre, kadin ve erkek esit haklara sahiptir ve Devlet kadin erkek esitligini saglamakla yükümlüdür.
Ancak bu önergenin, esitligi saglamak konusunda amacina ulasabilmesi için, Anayasa’da kadin erkek esitligi konusunda yapilacak olan düzenleme ve degisikliklerin, önergenin amaci ile paralel olmalisi gerekmektedir.
Anket çalismasi sonucunda, TÜRK-IS bünyesinde görev alan kadin sendikacilarin % 67.27’si kadinlarin sendika yönetimlerinde yer almasini desteklemek amaciyla pozitif ayrimcilik uygulamalarinin gerekli oldugunu ifade etmektedirler!
Çünkü bu tür uygulamalarin kadinlari tesvik edecegini, aksi taktirde, kadinlarin yönetimlerde hiçbir sekilde söz sahibi olamayacagini düsünmektedirler. Ayrica sendikaci kadinlarin %25.5’i, bu tür uygulamalarin sendikal demokrasi ve denetimi gelistirecegini düsünmektedirler.
5-Kadinlari Yönetim Kademelerinde Yer Almaya Tesvik Edecek Politikalar Gelistirilmelidir!
Sendika yönetimindeki kadinlarin, karar verme sürecine katilimlarini artirmak için, kadinlarin egitim seviyelerinin yükseltilmesi, kadinlarin hak arama ve yönetim mekanizmalarina gelme konusunda bilinçlendirilmeleri, kadin dayanismasinin artirilmasi önemli araçlardir. Ancak bunlarin yaninda, kadinlari yönetim kademelerinde yer almaya tesvik edecek politikalarin gelistirilmesi gerekmektedir.
Kadin yöneticilerin %70.90’i kadinlari yönetim kademelerine tesvik edecek politikalarin gelistirilmesi gerektigine inaniyorlar!
6- Kadinlar Arasinda Dayanisma Yok!
Erkekler arasinda güçlü bir sekilde var olan, ayni siyasi görüse sahip olma, hemsehrilik gibi nedenlere dayali dayanisma ve isbirligi kadin sendikacilar arasinda çok fazla yer almiyor. Kadinlarin tutucu bir yapiya sahip olmalari, ev ve aile sorumluluklarini tek basina üstleniyor olmalari ve kadin meslektaslariyla çalisma saatleri disinda çok fazla bir araya gelememeleri, kadin dayanismasi eksikliginin önemli sebepleri arasindadir.
7- Sendika Üyeligi ya da Yöneticiligine Toplum Artik Kötü Gözle Bakmiyor!
Sendikalarin, kurulus amaçlarina hizmet eden yararli ve etkili faaliyetler sürdürmesi ve kamuoyunun gözünde hak ettigi yeri bulmasi sonucunda sendikalasmaya ve sendikaciliga artik eskisi gibi olumsuz yaklasilmiyor. Bunun bir uzantisi olarak, kadinlarin sendika üyeligi ya da sendika yöneticiligi de ayni sekilde olumlu karsilaniyor.
TÜRK-IS’e hizmet eden kadin yöneticilerin %72.72’si, sendikaci kadin olmanizdan dolayi, yasadiginiz çevrede olumsuz bir yaklasimla karsilastiniz mi sorusuna “Hayir” cevabi vermislerdir!
8-Kadin sendikacilarin en çok zorlandigi konu, ev, aile, is ve sendikacilik yasaminin bir arada yürütülmesi!
Türk toplumunda, ev ve aile sorumluluklarinin, kadin ve erkek arasinda esit sekilde paylasilmamasindan ötürü, kadinin çok fazla sorumluluk yüklenmis olmasi, kadini çalisma hayatinda erkeklerle esit sartlarda mücadele etmesine engel oldugu bilinen bir gerçektir.
Kadin sendikacilarin %66.36’si ev, aile, is ve sendikacilik yasaminin bir arada yürütülmesi, %21.63’ü ise erkek sendikacilarin engelleyici tavirlarinin kendilerini en çok zorlayan konular oldugunu ifade etmislerdir!
Sonuç:
TÜRK-IS olarak gerek çalisma hayatinda olsun, gerekse günlük yasam içerisinde kadin ve erkegin esit hak ve imkanlara sahip olmasi gerektigini savunmaktayiz. Bu nedenle de, çalisma hayatina daha fazla sayida kadinin katilimini ve bu kadinlarin erkeklerle esit sartlarda mücadele etmesini saglamak için kadin çalismalarina büyük önem vermekteyiz.
Anket sonuçlari da gösteriyor ki kadinlar, yönetim ve karar alm
a mekanizmalarinda yeterince temsil edilememektedirler. Sendikal yapi içerisinde kadinlar, çok tatminkar ölçüde olmasa da sube yönetimlerine seçiliyorlar, ancak birinci derecede önemli karar mekanizmasi olan genel merkez yönetimlerinde kadin sendikaci sayisi parmakla gösterilecek kadar az. Bunun en önemli nedeni; erkeklerin karar alma sürecinde odak noktasini olustururken, kadinlar, daha geri planda kalip alinan kararlara uymaya zorlaniyorlar.
Bu konuda yapilmasi gerekenleri su sekilde özetleyebiliriz:
*Ilk etapta kadin erkek esitligi konusunda ailelerin egitimini saglamak ve beraberinde toplumsal bilinci artirmaya yönelik çalismalar gerçeklestirmek,
*Kadinlari desteklemek nedeniyle, pozitif ayrimcilik uygulamalarina yer verilmesi, ya da devletin kadinlari destekleyici düzenleme ve politikalar gelistirmesi,
*Kadin isçilerin, sendikalara üyeliginin ve sendikal faaliyetlere katiliminin artirilmasi,
*Kadinlarin, birbirleriyle daha fazla dayanisma içinde olmasi,
*Kadinlar için is ve ev yasamini uyumlastirmaya yönelik çalismalarin baslatilmasi.,