İKİNCİ BÖLÜM Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması Yetki: Madde 12 – Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde onunun (tarım ve ormancılık, avcılık ve balıkçılık işkolu hariç) üyesi bulunduğu işçi sendikası,toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyeri veya işyerlerinin her birinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının kendi üyesi bulunması halinde bu işyeri veya işyerleri için toplu iş […]
İKİNCİ BÖLÜM
Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması
Yetki:
Madde 12 – Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde onunun
(tarım ve ormancılık, avcılık ve balıkçılık işkolu hariç) üyesi bulunduğu işçi
sendikası,toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyeri veya işyerlerinin her
birinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının kendi üyesi bulunması halinde bu
işyeri veya işyerleri için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir. İşletme sözleşmele-
ri için işyerleri bir bütün olarak nazara alınır ve yarıdan fazla çoğunluk buna
göre hesaplanır.
Bir işveren sendikası,üyesi işverenlere ait işyerleri,sendika üyesi olmayan
bir işveren ise kendi işyeri veya işyerleri için toplu iş sözleşmesi yapmaya
yetkilidir.
(Değişik:3/6/1986 – 3299/2 md.) Bir işkolunda çalışan işçileerin yüzde onu-
nun tespitinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca her yıl Ocak ve Temmuz
aylarında yayımlanacak istatistikler esas alınır. Bu istatistiklerde belirtile-
cek işkolundaki bütün işçi sayısı ile bu işkolundaki sendikalara mensup üye sa-
yısı toplu sözleşme ve diğer işlemler için istatistik yayımlanıncaya kadar ge-
çerlidir. Yetki belgesi almak üzere müracaat eden veya yetki belgesi alan işçi
sendikasının yetkisini daha sonra yayımlanacak istatistikler etkilemez.
(Değişik: 3/6/1986 – 3299/2 md.) Yayımından itibaren 15 gün iiçinde itiraz
edilmeyen istatistikler kesinleşir. Ancak, istatistiğin gerçeğe uymadığı gerek-
çesiyle bu süre içinde Ankara İş Mahkemesine başvurulabilir. Mahkeme bu itirazı
15 gün içinde sonuçlandırır. Mahkemece verilen karar ilgililerce veya Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca temyiz edilebilir. Yargıtayca bu temyiz talebi
15 gün içinde kesin karara bağlanır.
Yetki tespiti için işçi sendikasının başvurusu:
Madde 13 – (Değişik birinci fıkra: 27/5/1988 – 3451/2. md.) Bir toplu iş
sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı-
na yazıyla başvurarak kurulu bulunduğu işkolunda üye sayısı itibariyle yüzde on
(tarım ve ormancılık, avcılık ve balıkçılık işkolu hariç) oranını sağladığının
belirlenmesini ve sözleşmenin kapsamına girecek işyeri veya işyerlerinde başvu-
ru tarihinde çalışan işçiler ile üyelerinin sayısının tespitini ister. İşçi
sendikası kendisinde bulunan üyelik fişlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan-
lığına yetki için başvurduğu tarihten itibaren üç işgünü içinde işverene vermek
zorundadır.
Çalışma Bakanlığı, kayıtlarına göre sendikanın çoğunluğu haiz olması halin-
de, toplu iş sözleşmesi yapma başvurusunu işyerindeki işçi ve üye sayısını, o
işkolunda kurulu işçi sendikalarıyla taraf olacak işveren sendikası veya sendi-
ka üyesi olmayan işverene başvurunun alındığı tarihten itibaren altı işgünü
içinde başvuru tarihindeki kayıtlara göre bildirir. Çoğunluğu haiz olmadığının
tespiti halinde bu bilgiler sadece başvuran sendikaya aynı süre içinde bildiri-
lir.
İşveren sendikasının veya işverenin başvurusu:
Madde 14 – Bir toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işveren sendikası veya
sendika üyesi olmayan işveren Çalışma Bakanlığına yazıyla başvurarak yetkili
işçi sendikasının tespitini ister.
Çalışma Bakanlığı;tespit edilen yetkili işçi sendikasının isim ve adresini,
işkolundaki ve o işyerindeki işçi sayısı ile, bu sendikanın işkolunda ve o iş-
yerindeki üye sayısını, işkolunda kurulu işçi sendikalarına ve talepte bulunan
işveren sendikasına veya sendika üyesi olmayan ilgili işverene başvurunun alın-
dığı tarihten itibaren altı işgünü içinde bildirir. Yetkili sendika bulunmaması
halinde durum altı işgünü içinde sadece başvuruda bulunan işveren sendikasına
veya sendika üyesi olmayan işverene bildirilir.
İşçilerin ve sendika üyelerinin tespit edilmesinde 12 ve 13 üncü maddede
öngörülen esaslar uygulanır.
Yetki itirazı:
Madde 15 – (Değişik birinci fıkra: 27/5/1988 – 3451/3. md.) Kendilerine 13
ve 14 üncü maddeler uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren
sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren, taraflardan birinin veya her
ikisinin gerekli yetkiyi haiz olma-
dıkları veya kendisinin çoğunluğu bulunduğu yolundaki itirazını sebeplerini de
göstererek yazının kendilerine tebliğ tarihinden itibaren altı iş günü içinde
işyerinin bağlı olduğu bölge müdürlüğünün bulunduğu yerdeki iş davalarına bak-
makla görevli mahkemeye yapabilir. Toplu iş sözleşmesi birden fazla bölge mü-
dürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini kapsadığı hallerde itiraz Ankara’
daki iş mahkemesine yapılır. İşletme toplu iş sözleşmesi için itiraz, işletme
merkezinin bulunduğu yerdeki iş mahkemesine yapılır. İtiraz dilekçesi Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına veya ilgili Bölge Müdürlüğüne kayıt ettirildik-
ten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde
onunu temsil edemeyen sendika yetki itirazında bulunamaz.
İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata iddiasıyla süreye ilişkin
itirazları mahkeme altı işgünü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara
bağlar. Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme duruşma yaparak karar verir.
Duruşma sonunda verilecek karar temyiz edildiği takdirde Yargıtayca onbeş gün
içinde kesin karara bağlanır.
Mahkemeye itirazın yapılması, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini
durdurur.
Yetki belgesi:
Madde 16 – Tespit yazısına bu Kanunda öngörülen süre içinde itiraz edilme-
mişse sürenin bitişini takibeden altı işgünü içinde veya yapılan itiraz redde-
dilmişse mahkeme kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren altı işgünü içinde
ilgili sendikaya Çalışma Bakanlığınca bir yetki belgesi verilir.
(Değişik: 3/6/1986 – 3299/4 md.) Yetki belgesi alınmadan yapılan bir toplu
iş sözleşmesinde taraflardan birinin veya ikisinin yetkili olmadığı ve bu se-
beple sözleşmenin hükümsüzlüğü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca durumun
tespitinden itibaren 45 gün içinde ilgililerce veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığınca dava yolu ile ileri sürülebilir.
Hükümsüzlük konusundaki dava, işyerinin bağlı olduğu bölge çalışma müdürlü-
ğünün bulunduğu mahaldeki iş davalarına bakmakla görevli mahkemede açılır.Toplu
iş sözleşmesi birden fazla bölge çalışma müdürlüğünün yetki alanına giren iş-
yerlerini kapsıyor ise davanın Ankara iş mahkemesinde açılması gerekir.
Bu davada hakim, talep üzerine,gerekli görürse toplu iş sözleşmesinin uygu-
lanmasını dava sonuna kadar durdurabilir.
Toplu görüşmeye çağrı:
Madde 17 – Tespit yazısını alan işveren sendikası veya sendika üyesi olma-
yan işveren veya yetki belgesini alan işçi sendikası,tespit yazısını veya yetki
belgesini aldığı tarihten itibaren onbeş gün içinde karşı tarafı toplu görüşme-
ye çağırır. Çağrı tarihi derhal görevli makama bildirilir.
Bu süre içinde çağrı yapılmazsa, yetki belgesinin hükmü kalmaz.
(Değişik: 3/6/1986 – 3299/5 md.) Toplu görüşme çağrısına, çağrıyı yapan ta-
raf toplu görüşmede ileri süreceği tekliflerin bütününü eklemek zorundadır.
Ancak, tarafların toplu görüşme gereği ileri sürecekleri tekliflerde değişiklik
yapma hakları saklıdır.
Görevli makam:
Madde 18 – Bu Kanun bakımından görevli makam, işyeri toplu iş sözleşmesi
için işyerinin bağlı olduğu işletme toplu iş sözleşmesi için işletme merkezinin
bulunduğu bölge çalışma müdürlüğü, birden fazla bölge çalışma müdürlüğünün yet-
ki alanı alanına giren işyerlerini kapsayacak toplu iş sözleşmesi için ise Ça-
lışma Bakanlığıdır.
Toplu görüşmenin başlaması:
Madde 19 – Çağrının karşı tarafa tebliği tarihinden itibaren altı işgünü
içinde taraflar toplu görüşmenin yer,gün ve saatini aralarında anlaşarak tespit
ederler ve bunu görevli makama yazı ile bildirirler.
Toplantı yer, gün ve saati bakımından taraflar arasında bir anlaşmaya varı-
lamazsa, taraflardan birinin üç işgünü içinde başvurması üzerine görevli makam-
ca toplantı yeri,günü ve saati başvurma tarihinden başlayarak altı işgünü için-
de tespit edilir ve taraflara bildirilir.
Çağrı tarihinden itibaren otuz gün içinde yukarıdaki fıkralar uyarınca top-
lu görüşmeye çağrıyı yapan taraf gelmez ve toplu görüşmeye başlanmazsa çağrıyı
yapan tarafın yetkisi düşer.
Toplu iş sözleşmesinin imzalanması ve tevdi edilmesi:
Madde 20 – Toplu görüşmenin sonunda bir anlaşmaya varılırsa, beş nüsha ola-
rak düzenlenecek olan toplu iş sözleşmesi taraf temsilcilerince imzalanır. Söz-
leşmenin birer nüshasını taraflar alırlar. Üç nüsha da, toplu görüşme için çağ-
rıyı yapmış olan tarafça görevli makama imza gününden başlayarak altı işgünü
içinde tevdi edilir.
Bölge çalışma müdürlükleri kendilerine tevdi edilen toplu iş sözleşmeleri-
nin iki nüshasını Çalışma Bakanlığına gönderirler. Çalışma Bakanlığı da toplu
iş sözleşmelerinin birer nüshasını Devlet İstatistik Enstitüsüne gönderir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Uyuşmazlık ve Arabuluculuk
Uyuşmazlığın tespiti:
Madde 21 – (Değişik birinci fıkra:3/6/1986 – 3299/6 md.) Toplu görüşme için
tespit edilen yer, gün ve saatte taraflardan biri toplantıya gelmezse veya top-
lantıya geldiği halde görüşmeye başlamazsa ya da toplu görüşmeye başlandıktan
sonra taraflardan biri toplantıya devam etmezse, toplantıya gelen taraf, durumu
görevli makama altı iş günü içerisinde yazı ile bildirir.
Toplu görüşmenin başlamasından itibaren altmış gün içinde taraflar anlaşa-
madıklarını bir tutanak ile tespit ederlerse veya toplu görüşmenin başlamasın-
dan itibaren altmışıncı günün sonunda anlaşmaya varamamışlarsa,taraflardan biri
durumu görevli makama yazıyla bildirir.
Madde 22 – (Değişik: 3/6/1986 – 3299/7 md.)
(Ek:27/5/1988 – 3451/4. md.) 21 inci maddenin birinci fıkrasına göre düzen-
lenen yazıyı alan makam,yazıyı düzenleyen tarafın talebini gözönüne alarak otuz
veya altmış günün geçmesini beklemeksizin aşağıdaki hükümler uyarınca arabulu-
cuk işlemlerini başlatır.
Toplu görüşmenin başladığı tarihten itibaren otuz gün geçmesine rağmen an-
laşma sağlanamamışsa, taraflardan her biri görüşmelere 59 uncu maddeye göre dü-
zenlenen resmi listeden bir arabulucunun katılmasını görevli makamdan isteyebi-
lir. Başvuruyu alan görevli makam arabulucu tayini için tarafları altı iş günü
içinde toplantıya çağırır Taraflardan biri bu toplantıya katılmazsa veya top-
lantıda arabulucu tayini hususunda aralarında anlaşma sağlanamazsa, görevli ma-
kam, resmi listeden bir arabulucuyu taraflardan en az birinin huzurunda ad çek-
mek
suretiyle tespit eder. Arabulucu tayini yoluna gidilmiş ve anlaşma sağlana-
mamışsa,uyuşmazlığın tespiti bakımından altmış günlük sürenin geçmesi beklenil-
mez ve ayrıca resmi arabulucu tayin edilmez. Bu takdirde arabulucunun düzenle-
yip görevli makama tevdi edeceği tutanak, 23 üncü maddede belirtilen resmi ara-
bulucu tutanağı mahiyetindedir.
Birinci fıkraya göre arabulucu tayini yoluna gidilmemiş ve toplu görüşmenin
başladığı tarihten itibaren altmış gün geçmesine rağmen anlaşma sağlanamamışsa,
görevli makam başvuru üzerine veya re’sen altı işgünü içinde 15 inci maddede
öngörülen mahkemeye başvurmak suretiyle resmi listeden bir arabulucunun tayini-
ni talep eder.
Resmi arabulucunun görevi mahkemece kendisine yapılacak duyurudan itibaren
başlar.
Arabuluculuk görevi:
Madde 23 – 22 nci maddenin ikinci fıkrasında öngörülen arabuluculuk görevi
onbeş gün sürer. Bu süre tarafların anlaşması ile ençok altı işgünü uzatılabi-
lir ve görevli makama bildirilir.
Arabulucu, tarafların anlaşmaya varması için her türlü çabayı harcar ve il-
gililere önerilerde bulunur.
Arabulucu tarafların anlaşmasını sağlarsa,20 nci madde hükümleri uygulanır.
Arabuluculuk süresinin sonunda anlaşma olmamışsa, arabulucu,üç işgünü için-
de uyuşmazlığı belirleyen bir tutanak düzenler ve bu tutanağa uyuşmazlığın sona
erdirilmesi için gerekli gördüğü tavsiyeleri de ekleyerek görevli makama tevdi
eder.Görevli makam bu tutanağı en geç altı işgünü içinde taraflara tebliğ eder.
Tutanaklar ve sicil:
Madde 24 – Bu Kanun gereğince bölge çalışma müdürlüğüne gönderilen tutanak
ve yazılar alındığı tarihten başlayarak üç işgünü içinde Çalışma Bakanlığına
gönderilir. Bir nüshası da dosyasında saklanır.
Çalışma Bakanlığı,toplu iş sözleşmeleri için bir sicil tutar. Toplu iş söz-
leşmesinin metni üzerinde anlaşmazlık çıktığı takdirde, esas, bu sicilde sakla-
nan metindir. Bu sicilin nasıl tutulacağı Çalışma Bakanlığınca çıkartılacak bir
yönetmelikte belirtilir.
İKİNCİ KISIM
Grev ve Lokavt
BİRİNCİ BÖLÜM
Tanımı ve Unsurları
Grevin tanımı:
Madde 25 – İşçilerin, topluca çalışmamak suretiyle işyerinde faaliyeti dur-
durmak veya işin niteliğine göre önemli ölçüde aksatmak amacıyla aralarında an-
laşarak veyahut bir kuruluşun aynı amaçla topluca çalışmamaları için verdiği
karara uyarak işi bırakmalarına grev denilir.
Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması halinde işçi-
lerin iktisadi ve sosyal durumlarıyla çalışma şartlarını korumak veya düzeltmek
amacıyla bu Kanun hükümlerine uygun olarak yapılan greve kanuni grev denilir.
Kanuni grev için aranan şartlar gerçekleşmeden yapılan greve kanun dışı
grev denilir. Siyasi amaçlı grev, genel grev ve dayanışma grevi kanun dışı
grevdir. İşyeri işgali, işi yavaşlatma, verimi düşürme ve diğer direnişler hak-
kında kanun dışı grevin müeyyideleri uygulanır.
Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, milli egemenliğe, Cum-
huriyete, milli güvenliğe aykırı amaçla grev yapılamaz.
Lokavtın tanımı:
Madde 26 – İşyerinde faaliyetin tamamen durmasına sebep olacak tarzda,işve-
ren veya işveren vekili tarafından kendi teşebbüsü ile veya bir işveren kurulu-
şunun verdiği karara uyarak işçilerin topluca işten uzaklaştırılmasına lokavt
denilir.
Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması ve işçi sen-
dikası tarafından grev kararı alınması halinde bu Kanun hükümlerine uygun ola-
rak yapılan lokavta kanuni lokavt denilir.
Kanuni lokavt için aranan şartlar gerçekleşmeden yapılan lokavta kanun dışı
lokavt denilir. Siyasi amaçlı lokavt, genel lokavt ve dayanışma lokavtı kanun
dışı lokavttır.
Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, milli egemenliğe, Cum-
huriyete, milli güvenliğe aykırı amaçla lokavt yapılamaz.
Kanuni grev ve kanuni lokavt kararı:
Madde 27 – Bir veya birden çok işyerinde veya bir işletmede, bu yerlere
ilişkin 21 inci maddedeki uyuşmazlığın çözülemediğini 23 üncü madde uyarınca
belirten tutanağın tebliğinden itibaren altı işgünü geçmeden grev kararı alına-
maz.
Birinci fıkrada öngörülen sürenin geçmesinden sonra kanuni grev kararı altı
işgünü içinde uyuşmazlığın tarafı işçi sendikasınca alınabilir. Bu süre içinde
grev kararı alınmazsa veya grev yasaklarında Yüksek Hakem Kuruluna başvurulmaz-
sa yetki belgesinin hükmü kalmaz.
Uyuşmazlığın tarafı olan işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işve-
ren, işçi sendikasının almış olduğu grev kararının kendisine tebliğinden itiba-
ren altı işgünü içinde lokavt kararı alabilir. Grev kararı uyuşmazlığın kapsa-
mındaki işyerlerinin bir kısmı için alınmış olsa dahi lokavt kararı o uyuşmaz-
lığın kapsamındaki başka işyerleri için de alınabilir.
Grev ve lokavt kararlarının tebliği:
Madde 28 – 27 nci madde uyarınca alınan grev ve lokavt kararları, karar ta-
rihinden itibaren altı işgünü içinde karşı tarafa tebliğ edilmek üzere notere
ve kararın birer örneği görevli makama tevdi edilir. Grev ve lokavt kararı iş-
yerinde veya işyerlerinde kararı alan tarafca derhal ilan edilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Grev ve Lokavt Yasakları ve Erteleme
Yasağın bulunduğu işler:
Madde 29 – Aşağıdaki işlerde grev ve lokavt yapılamaz:
1. Can ve mal kurtarma işlerinde,
2. Cenaze ve tekfin işlerinde,
3. (Değişik: 27/5/1988 – 3451/5. md.) Su,elektrik,havagazı,termik santral-
larını besleyen linyit üretimi, tabii gaz ve petrol sondajı, üretimi,tasfiyesi,
dağıtımı, üretimi nafta veya tabii gazdan başlayan petrokimya işlerinde,
4. Banka ve noterlik hizmetlerinde,
5. (Değişik: 27/5/1988 – 3451/5.md.) Kamu kuruluşlarınca yürütülen itfaiye,
sehiriçi deniz, kara ve demiryolu ve diğer raylı toplu yolcu ulaştırma hizmet-
lerinde.
Yasağın bulunduğu yerler:
Madde 30 – Aşağıdaki işyerlerinde grev ve lokavt yapılamaz:
1. İlaç imal eden işyerleri hariç olmak üzere, aşı ve serum imal eden mües-
seselerle,hastane,klinik,sanatoryum prevantoryum, dispanser ve eczane gibi sağ-
lıkla ilgili işyerlerinde,
2. Eğitim ve öğretim kurumlarında,çocuk bakım yerlerinde ve huzurevlerinde,
3. Mezarlıklarda,
4. Milli Savunma Bakanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik
Komutanlığınca doğrudan işletilen işyerlerinde.
Geçici yasaklar:
Madde 31 – Savaş halinde, genel veya kısmi seferberlik süresince grev ve
lokavt yapılamaz. Yangın, su baskını, toprak veya çığ kayması veya depremlerin
sebebiyet verdiği ve genel hayatı felce uğratan felaket hallerinde Bakanlar Ku-
rulu,bu hallerin vuku bulduğu yerlere inhisar etmek ve bu hallerin devamı süre-
since yürürlükte kalmak üzere, gerekli gördüğü işyerleri veya işkollarında grev
ve lokavtın yasak edildiğine dair karar alabilir. Yasağın kaldırılması da aynı
usule tabidir.
(İkinci fıkra mülga: 27/5/1988 – 3451/11. md.)
Başladığı yolculuğu yurt içindeki varış mahallerinde bitirmemiş deniz,hava
ve kara ulaştırma araçlarında grev ve lokavt yapılamaz.
Yasaklarda Yüksek Hakem Kuruluna başvurma:
Madde 32 – (Birinci fıkra mülga: 27/5/1988 – 3451/11. md.)
Grev ve lokavtın yasak olduğu işler ile yerlerdeki uyuşmazlıklarda, taraf-
lardan biri 23 üncü maddede belirtilen tutanağın alınmasından veya geçici grev
ve lokavt yasağının altı ayı doldurmasından itibaren altı işgünü içinde Yüksek
Hakem Kuruluna başvurabilir.
Grev ve lokavtın ertelenmesi:
Madde 33 – Karar verilmiş veya başlanmış olan kanuni bir grev veya lokavt
genel sağlığı veya milli güvenliği bozucu nitelikte ise Bakanlar Kurulu bu
uyuşmazlıkta grev ve lokavtı bir kararname ile altmış gün süre ile erteleyebi-
lir. Erteleme süresi, kararnamenin yayımı tarihinde işlemeye başlar.
Bakanlar Kurulunun erteleme kararları aleyhine Danıştayda iptal davası açı-
labilir ve yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi istenebilir. Olağanüstü
halin ilan edildiği bölgelerde grev ve lokavt ertelenmesi kararlarına ilişkin
davalarda yürütmenin durdurulmasına karar verilemez.
Erteleme döneminde uyuşmazlığın çözümü:
Madde 34 – Erteleme kararnamesinin yürürlüğe girmesi üzerine,Çalışma Bakanı
bizzat ve resmi arabulucu listesinden seçeceği bir arabulucu yardımı ile uyuş-
mazlığın çözümü için erteleme süresince her türlü gayreti gösterir.
Erteleme süresi içinde taraflar aralarında anlaşarak uyuşmazlığı özel hake-
me de intikal ettirebilirler.
Erteleme süresinin sona erdiği tarihte taraflar anlaşamamış veya uyuşmazlı-
ğı özel hakeme de intikal ettirmemişlerse, Çalışma Bakanı uyuşmazlığın çözümü
için Yüksek Hakem Kuruluna başvurur.
Grev oylaması:
Madde 35 – Kanuni bir grevin bir işyerinde uygulanabilmesi için oylama ya-
pılmasını, grev kararının ilan edildiği tarihte o işyerinde çalışan işçilerin
en az dörtte biri, grev kararının işyerinde ilan edilmesinden başlayarak altı
işgünü içinde yazılı olarak isterse, o işyerinde grev oylaması yapılır. Grev
oylaması talebi mahallin en büyük mülki amirine yapılır.
Grev oylaması bu konudaki talebin yapılmasından başlayarak altı işgünü
içinde ve işyerinde, iş saatleri dışında en büyük mülki amirin tespit edeceği
gün ve zamanda ve onun veya görevlendireceği memurun gözetimi altında,gizli oy
açık tasnif esasına göre yapılır.
Grev oylamasında, grev ilanının yapıldığı tarihte işyerinde çalışan işçile-
rin salt çoğunluğu grevin uygulanmamasına karar verirse o işyerinde grev uygu-
lanamaz.
G
rev oylamasının sonucu:
Madde 36 – Grev oylamasının sonucu dört nüsha olarak düzenlenecek bir tuta-
nakta belirtilir. Bu tutanağın bir nüshası işverene, bir nüshası greve karar
vermiş olan işçi sendikasına, bir nüshası bölge çalışma müdürlüğüne gönderilir;
dördüncü nüshası da mahallin en büyük mülki amirliğinde saklanır.
Oylamaya itirazlar oylama gününden başlayarak üç işgünü içinde iş davaları-
na bakmakla görevli mahalli mahkemeye yapılır. İtiraz mahkemece üç işgünü için-
de kesin olarak karara bağlanır.
Grev oylaması sonucunda işçiler grevin uygulanmamasına karar verirlerse ve
uyuşmazlıkta taraf olan işçi sendikası, oylama sonucunun kesinleşmesinden iti-
baren onbeş gün içinde karşı tarafla anlaşmaya varamazsa veya Yüksek Hakem Ku-
ruluna başvurmazsa, yetki belgesinin hükmü kalmaz.
İşletme sözleşmesi yapılmasına ilişkin uyuşmazlıkta grev oylaması talebi
işletmenin her bir işyerinin bulunduğu mahallin en büyük mülki amirliğine yapı-
lır. Grev oylaması isteyen işçilerin sayısının yeterli orana ulaşıp ulaşmadık-
larının tespiti ile grev oylamasının kesinleşen sonuçları işletmenin merkezinin
bulunduğu mahallin en büyük mülki amirliğinde toplanır ve toplu sonuç orada
belirlenir.
Grev ve lokavtın başlaması:
Madde 37 – Grev ve lokavt kararı, karşı tarafa tebliğinden itibaren altmış
gün içinde ve karşı tarafa noter aracılığı ile altı işgünü önce bildirilecek
tarihte uygulamaya konabilir.
Karşı tarafa tebliğ edilmek üzere süresi içinde notere ve görevli makama
tevdi edilmeyen grev ve lokavt kararları uygulanamaz. Bildirilen günde başlama-
yan grev hakkı veya lokavt düşer. Süresi içinde grev kararı uygulamaya konulma-
mışsa ve alınmış bir lokavt kararı da yoksa veya lokavt da süresi içinde uygu-
lanmaya konulmamışsa yetki belgesinin hükmü kalmaz.
Grev oylaması yapılan hallerde altmış günlük süre oylamanın sonucunun ke-
sinleşmesinden itibaren işlemeye başlar.
Grev ve lokavtın geçici olarak yasaklandığı hallerdeki uyuşmazlıklarda ya-
sak sona ererse veya sıkıyönetim komutanı durdurma kararını kaldırırsa veya
grev ve lokavtın ertelenmesi durumunda altmış günden önce karar kaldırılırsa
veya iptal edilirse grev ve lokavt yapabilmek için birinci fıkradaki usule uy-
mak gerekir.
Grev ve lokavtın uygulanmasında işyerinden ayrılma zorunluluğu:
Madde 38 – (Değişik birinci fıkra: 27/5/1988 – 3451/6. md.) Bir işyerinde
grev veya lokavtın uygulanmaya başlaması ile birlikte işçiler işyerinden ayrıl-
mak zorundadırlar.
Greve katılmayan veya katılmaktan vazgeçenlerin işyerinde çalışmaları, hiç bir
şekilde engellenemez. Greve katılan veya lokavta maruz kalan işçilerin,işyerine
giriş çıkışı engellemeleri veya işyeri önünde topluluk teşkil etmeleri yasak-
tır.
Greve katılmayan veya katılmaktan vazgeçen işçileri çalıştırıp çalıştırma-
makta işveren serbesttir. Grev sonunda yapılan toplu iş sözleşmesinden, 39 uncu
maddeye göre zorunlu olarak çalışanlar dışında işyerinde çalışmış olanlar aksi-
ne bir hüküm bulunmadıkça yararlanamazlar.
(Değişik: 27/5/1988 – 3451/6. md.) Çalışan işçilerin ürettiği ürünlerin sa-
tılmasına ve işyeri için lüzumlu maddelerin, araç ve gereçlerin işyerine sokul-
masına engel olunamaz. Bu işlerin görülmesinde de 43 üncü madde hükümlerine
uyulması şarttır.
Kanuni grev ve lokavta katılamayacak işçi kadrosu:
Madde 39 – Hiçbir surette üretim veya satışa yönelik olmamak kaydı ile ni-
teliği bakımından sürekli olmasında teknik zorunluluk bulunan işlerde faaliye-
tin devamlılığını; işyeri güvenliğinin, makine ve demirbaş eşyasının, gereçle-
rinin, hammadde, yarı mamul ve mamul maddelerin bozulmamasını; hayvan ve bitki-
lerin korunmasını sağlayacak sayıda işçi kanuni grev ve lokavt sırasında çalış-
maya, işveren de bunları çalıştırmaya mecburdur.
Grev ve lokavt dışında kalacak işçilerin yedekler dahil niteliği ve sayısı
işveren veya işveren vekili tarafından toplu görüşmenin başlamasından itibaren
altı işgünü içinde işyerinde yazı ile ilan edilir ve bu ilanın bir örneği toplu
görüşmede taraf olan işçi sendikasına gönderilir. Bu ilandan itibaren altı iş-
günü içinde işçi sendikası iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemeye
itirazda bulunmazsa ilan hükümleri kesinleşir. İtiraz halinde mahkeme altı iş-
günü içinde karar verir. Bu karar kesindir.
Grev ve lokavta katılamayacak işçiler her ne sebeple olursa olsun kanuni
süre içinde tespit edilmemiş ise, işveren veya işçi sendikası çalışacak işçi
sayısının tespitini süre geçtikten sonra da bölge çalışma müdürlüğünden talep
edebilir. Bölge çalışma müdürlüğü bu tespiti en kısa zamanda yaparak taraflara
tebliğ eder. Gerekli hallerde bölge çalışma müdürlüğü bu tespiti resen yapabi-
lir. Bu tespite karşı taraflardan her biri iş davalarına bakmakla görevli ma-
halli mahkemeye itiraz edebilir.
İşletme sözleşmesine ilişkin uyuşmazlıklarda görevli mahkeme işletmenin
merkezine, bölge çalışma müdürlüğü ise, her işyerinin bağlı bulunduğu bölgeye
göre belirlenir.
Grev ve lokavta katılmayacak işçilerin ismen belirlenmesi:
Madde 40 – Grev ve lokavtın uygulanacağı dönemde hangi işçilerin işyerinde
çalı
şmaya devam edecekleri bölge çalışma müdürlüğünce grev ve lokavt kararının
müdürlüğe bildirilmesinden itibaren üç işgünü içinde resen tespit edilerek il-
gili işverene ve işçilere yazı ile bildirilir. O işyerinde çalışan ve toplu gö-
rüşmede taraf olan işçi sendikasının ve şubesinin başkan veya yönetim kurulu
üyesi bulunan işçiler bu hükme tabi tutulamazlar.
İşveren 39 uncu madde uyarınca belirlenen işlerin yerine getirilebilmesi
için, grev ve lokavta katılamayacak işçilerden herhangi bir nedenle çalışmayan-
ların yerine bölge çalışma müdürlüğünün yazılı izni ile yeni işçi alabilir.
Grev hakkının ve lokavtın teminatı:
Madde 41 – Hizmet akitlerine, grev hakkı veya lokavttan vazgeçilmesine veya
bunların kısıtlanmasına dair konulacak hükümler geçersizdir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Grev ve Lokavtın Sonuçları
Kanuni grev ve lokavtın hizmet akitlerine etkisi:
Madde 42 – Kanuni bir grev kararının alınmasına katılma, böyle bir kararın
alınmasını teşvik etme, böyle bir greve katılma veya böyle bir greve katılmaya
teşvik etme sebebiyle bir işçinin hizmet akti feshedilemez.
Kanuni bir greve katılanlar ile 38 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca
işyerinde çalışmayı arzu edip işveren tarafından çalıştırılmayan işçilerin hiz-
met akitlerinden doğan hak ve borçları,grevin sona ermesine kadar askıda kalır.
Kanuni lokavta uğramış olan işçilerin hizmet akitlerinden doğan hak ve
borçları, lokavtın sona ermesine kadar askıda kalır.
İşveren, grev ve lokavt sebebiyle akdi ilişkileri askıda kalan işçilerin
grev veya lokavtın başlamasından önce işleyen ücretlerini ve eklerini mutad
ödeme gününde ödemek zorundadır. Ödemeyi yapacak personel de bu hususta çalış-
maya mecburdur. Aksi halde 40 ıncı maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanır.
Grev ve lokavt süresince hizmet akitleri askıda kalan işçilere bu dönem
için işverence ücret ve sosyal yardımlar ödenemez, bu süre kıdem tazminatı he-
sabında dikkate alınamaz. Toplu iş sözleşmelerine veya hizmet akitlerine bunla-
rın aksine hüküm konulamaz.
Grev ve lokavt süresince işçiler Sosyal Sigortalar Kanununun ilgili hüküm-
lerinden yararlanmaya devam ederler.
İşçi alma ve başka işe girme yasağı:
Madde 43 – (Değişik birinci fıkra: 3/6/1986 – 3299/8 md.) İşveren, kanuni
bir grevin veya lokavtın süresi içinde, 42 nci madde hükmü gereğince hizmet
akitlerinden doğan hak ve borçları askıda kalmış olan işçilerin yerine, hiçbir
surette daimi veya geçici olarak başka işçi alamaz veya başkalarını çalıştıra-
maz. 39 uncu madde uyarınca grev ve lokavta katılamayacak işçilerden, haklı se-
beple hizmet akti feshedilenlerin yerine yeni işçi alınması imkanı saklıdır.
İşverenin bu yasağa aykırı hareketi, grev gözcülerinin ya da taraf sendikanın
yazılı başvurusu halinde ilgili bölge müdürlüğünce denetlenir.
38 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca greve katılmayan veya katılmaktan
vazgeçen işçileri çalıştıran işveren, bu işçileri ancak kendi işlerinde çalış-
tırabilir, bunlara, greve katılan işçilerin işlerini yaptıramaz.
Kanuni bir grev ve lokavt dolayısıyla hizmet aktinden doğan hak ve borçları
askıda kalan işçiler, başka bir iş tutamazlar. Aksi halde, işçinin hizmet akti,
işverence feshin ihbarına lüzum olmaksızın ve herhangi bir tazminat ödenmeksi-
zin feshedilebilir.
Kanuni grev ve lokavtın konut haklarına etkisi:
Madde 44 – İşveren,kanuni bir grev veya lokavt süresince greve katılan veya
lokavta uğrayan işçilerin oturdukları ve işveren tarafından sağlanmış konutlar-
dan çıkmalarını isteyemez. Bu yasak, grev ve lokavtın işyerinde uygulanmaya
başlamasından itibaren doksan gün devam eder.
Bu konutlarda oturan işçiler, söz konusu süre içinde, konutlarıyla ilgili
onarım, su, gaz, aydınlatma ve ısıtma masrafları ile rayiç kirayı işverene öde-
mek zorundadırlar.
İşveren, konutların su, gaz, aydınlatma ve ısıtma hizmetlerini, kanuni grev
ve lokavt süresince kısıntıya uğratamaz. Ancak bu hizmetlerin kanuni grev ve
lokavt yüzünden kısıntıya uğramış olanlarının devamı, işçiler tarafından iste-
nemez.
Kanun dışı grev ve lokavtın sonuçları:
Madde 45 – Kanun dışı grev yapılması halinde, işveren, böyle bir grevin ya-
pılması kararına katılan, böyle bir grevin yapılmasını teşvik eden, böyle bir
greve katılan veya böyle bir greve katılmaya veyahut devama teşvik eden işçile-
rin hizmet akitlerini, feshin ihbarına lüzum olmadan ve herhangi bir tazminat
ödemeye mecbur bulunmaksızın feshedebilir.
Kanun dışı bir grev yapılması halinde, bu grev veya bu grevin yönetimi ve
yürütümü yüzünden işverenin uğradığı zararlar, greve karar veren işçi sendikası
veya kanun dışı grev herhangi bir işçi kuruluşunca kararlaştırılmaksızın yapıl-
mışsa, bu greve katılan işçiler tarafından karşılanır.
Kanun dışı lokavt yapılması halinde işçiler, böyle bir lokavtı yapan işve-
renle olan hizmet akitlerini, feshin ihbarına lüzum olmaksızın haklı sebeple
feshedebilirler ve her türlü haklarını talep edebilirler. İşveren bu işçilerin
lokavt süresine ait hizmet aktinden doğan bütün haklarını bir iş karşılığı ol-
maksızın ödemeye ve uğradıkları zararları tazmine mecburdur.
Tespit davası:
Madde 46 –
Karar verilen veya uygulanmakta olan bir grev ve lokavtın kanun
dışı olup olmadığının tespitini,uyuşmazlığın tarafı olanlardan her biri 15 inci
maddeye göre yetkili iş mahkemesinden her zaman talep edebilir. Mahkeme bir ay
içinde karar verir. Verilecek karar, tarafları ve işçi ve işveren sendikasının
mensuplarını bağlar ve ceza davaları için de kesin delil teşkil eder.
Hakim, tespit kararının kesinleşmesine kadar,dava konusu grev veya lokavtın
ihtiyati tedbir olarak durdurulmasına karar verebileceği gibi, konulmuş tedbiri
her zaman kaldırabilir.
Grev hakkının ve lokavtın kötüye kullanılması:
Madde 47 – Grev hakkı ve lokavt iyi niyet kurallarına aykırı tarzda toplum
zararına ve milli serveti tahrip edecek şekilde kullanılamaz. Bu kurala aykırı
olarak uygulanan grev veya lokavt, bir tarafın veya Çalışma Bakanının başvurusu
üzerine 15 inci maddeye göre yetkili iş mahkemesi kararı ile durdurulur.
Kanuni bir lokavtın işyerini temelli olarak kapalı tutmak amacıyla yapıldı-
ğı kesinleşmiş mahkeme kararıyla sabit olursa, mahkeme kararının lokavt yapmış
işverene veya işveren sendikasına bildirilmesi ile birlikte lokavt durdurulur.
Yetkili mahkeme 15 inci madde uyarınca belirlenir.
Bu lokavtın uygulanmış olması, işçilere 45 inci maddenin üçüncü fıkrasından
yararlanma imkanı verir.
Grev esnasında greve katılan işçilerin ve sendikanın kasıtlı veya kusurlu
hareketleri sonucu, grev uygulanan işyerinde sebep oldukları maddi zarardan
sendika sorumludur.
Grev gözcüleri:
Madde 48 – (Değişik birinci fıkra: 27/5/1988 – 3451/7. md.) Kanuni bir grev
kararına uyulmasını sağlamak için cebir ve şiddet kullanmaksızın ve tehditte
bulunmaksızın kendi üyelerinin grev kararına uyup uymadıklarını denetlemek ama-
cıyla, işyerinde grev ilan etmiş olan işçi sendikası, işyerinin giriş ve çıkış
yerlerine, kendi üyeleri arasından en çok dörder grev gözcüsü koymaya yetkili-
dir. Çalışma serbestliği her halde saklıdır.
Grev gözcüleri, işyerine giriş ve çıkışlara engel olamazlar,giren ve çıkan-
ları kontrol amacıyla dahi durduramazlar.
“Bu işyerinde grev vardır” ibaresinin dışında, yapılan işyerleri ve çevre-
sine afiş, pankart gibi ilan vasıtalarını asmak veya yazılar yazmak yasaktır.
(Değişik: 27/5/1988 – 3451/7. md.) İşyeri ve çevresinde grevciler veya grev
gözcüleri için işçiler veya işçi sendikası tarafından kulübe, baraka ve çadır
gibi barınma vasıtaları kurulamaz. Ancak,grev gözcülerinin zorunlu ihtiyaçları-
nın nasıl karşılanacağı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak
bir yönetmelikle belirlenir.
Lokavt gözcüleri:
Madde 49 – Kanuni bir lokavt kararına uyulmasını sağlamak için cebir ve
şiddet kullanmaksızın ve tehditte bulunmaksızın kendi üyelerinin lokavt kararı-
na uyup uymadıklarını denetleme amacı ile lokavtı işyerinde ilan etmiş olan iş-
veren sendikası, lokavtın kapsamına giren işyerlerine gözcüler göndermeye yet-
kilidir.
“Bu işyerinde lokavt vardır” ibaresinin dışında,lokavt yapılan işyerleri ve
çevresine afiş, pankart gibi ilan vasıtalarını asmak veya yazılar yazmak yasak-
tır.
Grev ve lokavt halinde mülki amirin yetkileri:
Madde 50 – Grev ve lokavt halinde, mahallin en büyük mülki amiri, grev veya
lokavt uygulanan işyerlerinde gerekli emniyet, inzibat,koruma ve sağlık işleri-
ni düzenler. Ayrıca halkın günlük yaşamı için zaruri olan ve aksaması muhtemel
hizmet ve ihtiyaçları karşılayacak tedbirleri alır.
Bu tedbirlerin niteliği, kapsamı, uygulanış tarzı bir tüzükte belirtilir.
Ancak alınacak tedbirler kanuni bir grev veya lokavtın uygulanmasına engel olu-
cu nitelikte olamaz.
Grev ve lokavtı sona erdirme kararı:
Madde 51 – Kanuni bir grev veya lokavtı sona erdirmek için grev ve lokavta
karar vermiş olanlar tarafından alınan kararlar en geç ertesi işgünü sonuna ka-
dar yazı ile karşı tarafa ve bölge çalışma müdürlüğüne bildirilir ve mahallinde
çıkan en az bir gazetede, gazete yoksa mutad vasıtalarla ilan edilir. Kanuni
grev ve lokavt ilanın yapılması ile sona erer.
Grevin uygulanmasına son verilmesi lokavtın, lokavtın uygulanmasına son ve-
rilmesi grevin kaldırılmasını gerektirmez.
Grevi uygulayan işçi sendikasının herhangi bir sebeple kapatılması, feshe-
dilmesi veya infisah etmesi veya faaliyetinin durdurulması hallerinde grev veya
lokavt kendiliğinden ortadan kalkar. Lokavtı uygulayan işveren sendikasının
herhangi bir sebeple kapatılması, feshedilmesi veya infisah etmesi veya faali-
yetinin durdurulması hallerinde lokavt kendiliğinden ortadan kalkar.Grevin veya
lokavtın sona erdiği görevli makam tarafından ilan edilir.
Grevi uygulayan sendikanın, bu grevin uygulandığı işyerindeki üyesi işçile-
rin dörtte üçünün sendika üyeliğinden ayrıldıklarının tespiti halinde, ilgili-
lerden biri grevin sona erdirilmesi için 15 inci maddeye göre yetkili mahkemeye
başvurabilir. Mahkemece belirlenecek tarihte grevin sona ereceği birinci fıkra-
daki usul uyarınca ilan edilir.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Toplu İş Uyuşmazlıklarının Barışçı Yollarla Çözümü
BİRİNCİ BÖLÜM
Yüksek Hakem Kuruluna Başvurma
Başvuru:
Madde 52 – Grev ve lokavtın yasak olduğu işler ve yerlerdeki uyuşmazlıklar-
da taraflardan her biri 32 nci madde uyarınca Yüksek Hakem Kuruluna başvurabi-
leceği gibi grev ve lokavtın ertelendiği hallerde erteleme süresinin sonunda
Çalışma Bakanı da Yüksek Hakem Kuruluna başvurur.
Yüksek Hakem Kurulunun kuruluşu:
Madde 53 – (Değişik birinci fıkra: 27/5/1988 – 3451/8. md.) Yüksek Hakem
Kurulu, Yargıtayın iş davalarına bakan dairesi başkanının başkanlığında,
1. Bakanlar Kurulunca, bakanlıklar bünyesi dışında, işçi veya işveren kuru-
luşları ile hiçbir şekilde bağlantısı olmayan ve siyasi parti organlarında gö-
revli bulunmayan, ekonomi, işletme, sosyal politika veya iş hukuku konularında
bilgi ve tecrübe sabibi olanlar arasından seçilecek bir üye,
2. Üniversitelerin iş hukuku veya ekonomi öğretim üyeleri arasından Yüksek-
öğretim Kurulunca seçilecek bir üye,
3. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü,
4. İşçi konfederasyonlarından, kendisine mensup işçi sayısı en yüksek olan
konfederasyonca seçilecek iki üye,
5. İşverenler adına en çok işveren mensubu olan işveren konfederasyonunca,
biri kamu işverenlerinden olmak üzere seçilecek iki üyeden oluşur.
Seçimle gelen üyeler, iki yıl için seçilirler, yeniden seçilmeleri caizdir.
Seçimle gelen her bir üye için aynı şekilde ikişer yedek seçilir. Kurul Başkan-
lığı için birinci ve ikinci yedekler Yargıtay Hukuk Daireleri Genel Kurulunca
hukuk daireleri başkanları arasından seçilir. Yüksek Hakem Kuruluna katılacak
üyelerin seçilmesi, her seçim döneminden üç ay önce Çalışma Bakanlığınca ilgili
makam ve kuruluşlardan istenir.
Bu maddede söz konusu seçici kurullar üye tamsayısının salt çoğunluğu ile
toplanır. Birinci toplantıda, toplantı nisabı sağlanamadığı takdirde, ikinci
toplantıda katılanlarla seçim yapılır. Seçilebilmek için hazır bulunan üyelerin
salt çoğunluğunun oyu şarttır.
Uyuşmazlığın incelenmesi:
Madde 54 – Yüksek Hakem Kurulu başvuru dilekçesinin alındığı günden başla-
yarak altı işgünü içinde üyelerinin tamamının katılması ile toplanır. Ancak,
başkan hariç üyelerden ikisinin katılmaması toplantıya engel olmaz. Özürlü veya
izinli olan asıl başkan veya üyenin yerini aynı gruptan yedek başkan veya yedek
üyelerden biri alır.
Yüksek Hakem Kurulu uyuşmazlığı evrak üzerinde inceler. Yeteri kadar aydın-
latılmamış bulduğu yönleri ilgililerden sorarak tamamlar. Ayrıca. görüşlerini
öğrenmek istediği kimseleri çağırıp dinler veya bunların görüşlerini yazı ile
bildirmelerini ister. Bu kimseler hakkında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun
tanıklara ve bilirkişilere ilişkin hükümleri uygulanır.
Yüksek Hakem Kurulu toplantıya katılanların çoğunluğu ile karar verir. Leh-
te ve aleyhte oylar eşit ise başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlar.
Yüksek Hakem Kurulunun kararının niteliği:
Madde 55 – Yüksek Hakem Kurulu kararları kesindir ve toplu iş sözleşmesi
hükmündedir.
İşçiler ve işverenler adına katılacak üyelerde aranacak nitelikler:
Madde 56 – Yüksek Hakem Kuruluna işçi ve işverenler adına seçilecek üyeler-
de aranacak nitelikler şunlardır:
1. Türk vatandaşı olmak,
2. Okur – yazar olmak,
3. Medeni ve siyasi hakları tam olarak kullanma ehliyetinden yoksun olma-
mak.
4. Taksirli suçlar hariç, ağır hapis veya altı aydan fazla hapis veyahut
affa uğramış olsalar bile Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla zimmet,
ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye
kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı bir fiilden dolayı hapis cezasından
hükümlü bulunmamak ve siyasi partilerin organlarında görevli olmamak.
İdari teşkilat:
Madde 57 – Yüksek Hakem Kurulunun yazışma ve uzmanlık hizmetlerini yürütmek
üzere Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığına bağlı olarak bir genel sekreterlik kuru-
lur. Genel sekreter başkanın teklifi üzerine genel usullere göre atanır.
Yüksek Hakem Kurulunun istemi üzerine Başbakanlıkça yeteri kadar raportör
ve uzman atanır ve ihtiyaca göre görevlendirilir. Ancak işçi veya işveren sen-
dika ve konfederasyonlarında çalışmakta olanlar raportör ve uzman olarak görev-
lendirilemezler.
İKİNCİ BÖLÜM
Özel Hakeme veya Resmi Arabulucuya Başvurma
Özel hakeme başvurma:
Madde 58 – Taraflar anlaşarak toplu hak veya menfaat uyuşmazlıklarının her
safhasında özel hakeme başvurabilirler. Toplu iş sözleşmesinde taraflardan bi-
rinin başvurması üzerine özel hakeme gidileceğine dair hükümler geçerlidir. Bu
takdirde bir tarafın müracaatı üzerine uyuşmazlık hakem tarafından çözülür.
Menfaat uyuşmazlıklarında taraflar özel hakeme başvurma hususunda yazılı
olarak anlaşma yaparlarsa, bundan sonra arabuluculuk, grev ve lokavt, kanuni
hakemlik hükümleri uygulanmaz.
Menfaat uyuşmazlıklarında özel hakeme başvurulduğu hallerde hakem kararları
toplu iş sözleşmesi hükmündedir. Hak uyuşmazlıklarında özel hakem kararları ge-
nel hükümlere tabidir.
Uyuşmazlığın her safhasında taraflar aralarında anlaşarak özel hakem olarak
Yüksek Hakem Kurulunu da seçebilirler.
Resmi arabuluculuk teşkilatı:
Madde 59 – Çalışma Bakanlığına bağlı olarak kurulacak resmi arabuluculuk
teşkilatı bu Kanunda öngörülen resmi arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesini
sağlayacak tedbirleri alır.
Resmi arabuluculuk teşkilatının kuruluş ve işleyişine ilişkin esaslar ile
resmi arabuluculuk yapabileceklerin listesinin düzenlenme esasları ve resmi
arabuluculara ödenecek ücretlerin alt ve üst sınırları 65 inci maddeye göre
çıkartılacak tüzükte düzenlenir.
Resmi arabulucunun istediği her türlü bilgiyi gerek taraflar gerek diğer
bütün ilgililer vermeye mecburdurlar.
(Değişik: 27/5/1988 – 3451/9. md.) Resmi arabulucuların ücretleri bu teşki-
latça milli bir banka hesabında toplanan paralardan ödenir. Arabulucuyu tayin
eden mahkeme bu esaslar çerçevesinde ve uyuşmazlığın kapsamını ve niteliğini
dikkate alarak ücreti tespit eder.
(Değişik: 27/5/1988 – 3451/9. md.) Resmi arabuluculuk yapılan her uyuşmaz-
lıkta tarafların bu hesaba yatırmaları gereken ücretlere ait esaslar ile ücret-
lerden masraf olarak kesilecek miktar ve ücretlerin banka faizlerinin kullanıl-
masının usul ve esasları da bu tüzükte belirtilir.
Resmi arabuluculuk teşkilatı arabulma faaliyetine girişilen her uyuşmazlık-
ta vardığı sonuçları en kısa zamanda uygun vasıtalarla kamuoyuna açıklayabilir.
Tarafların anlaşarak tayin edecekleri arabulucunun ücreti kendileri tara-
fından serbestçe tespit edilebilir.
(Ek: 27/5/1988 – 3451/9.md.) Tarafların hesaba yatırmaları gereken ücretler
için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca düzenlenen belgeler İcra ve İflas
Kanununun 68 inci maddesinde sayılan belgeler hükmünde olup,bu ücretlerin takip
ve tahsilinde kamu alacaklarının takip ve tahsiline ilişkin esaslar uygulanır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Toplu Hak Uyuşmazlıkları
Yorum davası:
Madde 60 – Uygulanmakta olan bir toplu iş sözleşmesinin yorumundan doğan
uyuşmazlıkta sözleşmenin taraflarından her biri 15 inci maddeye göre yetkili iş
mahkemesinde yoruma ilişkin bir tespit davası açabilir. Mahkeme en geç iki ay
içinde kararını verir. Kararın temyiz edilmesi halinde Yargıtayın ilgili daire-
si, bozma sözkonusu olan hallerde işin esasına ilişkin kesin kararını iki ay
içinde verir.
Kesinleşen yorum kararına uymayan taraf hakkında 80 inci madde hükmü uygu-
lanır. Kişilerin,yorum kararına uyulmamasından doğan tazminat hakları saklıdır.
Eda davası: