Ankara Güvenpark’ ta pazar günü başlayan eylem, güvenlik güçlerinin parkı barikatlarla kapatması nedeniyle Yüksel Caddesi’ne taşındı. Yüksel Caddesi’nde süren hak arama mücadelesi, oturma eylemi ile devam ediyor. Dün yapılan eylemde sloganlar AKP politikaları aleyhine sloganlar atıldı. ” Eğitim-Sen’i kapattırmayacağız” yazılı tişörtler giyen sendika üyeleri, alınan sıkı güvenlik önlemlerini ” abartılı” olarak nitelendirdiler. Yarın saat 10.00’da […]
Ankara Güvenpark’ ta pazar günü başlayan eylem, güvenlik güçlerinin parkı barikatlarla kapatması nedeniyle Yüksel Caddesi’ne taşındı. Yüksel Caddesi’nde süren hak arama mücadelesi, oturma eylemi ile devam ediyor. Dün yapılan eylemde sloganlar AKP politikaları aleyhine sloganlar atıldı.
” Eğitim-Sen’i kapattırmayacağız” yazılı tişörtler giyen sendika üyeleri, alınan sıkı güvenlik önlemlerini ” abartılı” olarak nitelendirdiler. Yarın saat 10.00’da Ankara’da gerçekleştirilecek duruşma öncesi, sendika üyeleri seslerini duyurdular.
Anadilde eğitim hakkını savunan Eğitim-Sen yarın gerçekleştirilecek duruşma öncesi Türkiye’nin dört bir yanından gelen sendikalılarla buluştu. Duruşmanın ardından Abdi İpekçi Parkı’nda eylem yapacak olan sendika üyeleri, kapatılma davasının Eğitim-Sen lehine sonuçlanacağını bildirdiler. Eğitim-Sen üyeleri dün bildiri dağıtarak da davayı protesto ettiler.
Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer kapatılma davasını “komplo” olarak değerlendirdi. Dinçer “Derin devlet ilişkilerinin ve hükümet komplosunun eseri olarak hazırlanan bu kapatma davası, bizi yıldıramaz. Sivil örgütlenmeye ve özgür düşünmeye karşı çıkan bu politikalar bizi susturamaz” dedi.
Ankara Güvenpark’ı barikatlarla kapatan ve güvenlik önlemleri için 2 bin polisi seferber eden emniyet güçleri, boş parka muhafızlık yapıyor. Eylemin Yüksel Caddesi’ne taşınmasına neden olan polis, boş kalan Güvenpark’ta havuzu ve heykelleri bekliyor.
Sendikalılardan dava tepkisi
Eğitim-Sen üyelerinin amacı, sendikanın kapatılmasını önlemek. Bunun için bir araya gelen öğretmenler, dava tarihini de eleştiriyor. Hükümetin, dava tarihini okulların kapatılma dönemine getirerek mücadeleyi sınırlamaya çalıştıklarını belirttiler. Sendika üyeleri dava öncesi gelinen noktayı şöyle değerlendirdiler:
Eğitim-Sen İzmir Şube Yönetim Kurulu üyesi Ali İhsan Gül: “Bu dava demokratikleşme söylemlerinin yalan olduğunu gösteren en açık belgedir. Bize yapılan bu saldırıya boyun eğmeyeceğiz. Davanın bizim lehimize sonuçlanmasını bekliyoruz ama dava açılması bile yanlış. Bu politikalar bizi yıldıramaz. Hak arayışımız sürecek, biz haklıyız”
Eğitim-Sen Tarsus Şube Yönetim Kurulu üyesi Necdet Eser: “Biz inanıyoruz ki Eğitim-sen kapatılmayacak. Daha önce de kapatılma davası ile karşı karşıya geldik. Ama yine 200 bin üyemiz ile direndik. Yine bir direniş var ve biz haklıyız. Nisan ayında Genel Kurmayın hazırladığı bir raporda Eğitim-Sen’e bölücülerin sızdığı açıklandı.
Bu rapor asılsızdır. AKP Hükümeti de Genel Kurmayın hazırladığı bu rapordan daha farklı düşünmüyor. AKP, sivil örgütlenmenin karşısında duruyor, bizi kapatarak bu çalışmasını hızlandırmaya çalışıyor ama haklı mücadelemiz buna izin vermeyecek”
Eğitim-Sen üyesi Zabit Ateş: “Sonucun bizden yana olacağına inanıyorum. Devletin bir oyunudur bu kapatma davası. Memurların sorunlarını dile getirmelerini istemiyorlar. Sivil örgütlenmeye karşı çıkarak bizi susturmayı amaçlıyorlar ama başaramayacaklar. Baskılara boyun eğmeden hak arama mücadelemizi sürdüreceğiz”
Eğitim-Sen Üyesi Cemal Özkurt: “AKP’nin yanlı politikası ve üzerimizde egemenlik kurma çalışmaları devam ediyor. Anadilde eğitim hakkını savunmak evrensel bir mücadeledir. Biz bunu 15 yıldır savunuyoruz ama şimdi karşımıza çıkması yanlı bir politikanın eseri. Sendikamızı asla kapattırmayacağız. Duruşmadan lehimize bir sonuç çıkmasını bekliyoruz.”
[sesonline]