Haziran ayı sonunda İstanbul’da NATO zirvesi toplanıyor. NATO emperyalist ülkelerin askeri örgütü. Kosova ve Afganistan’da yaptığı gibi yoksul ülkeleri işgal ederek başta Amerika olmak üzere emperyalist güçlerin o ülkelerin kaynaklarını, emeğini sömürmesinin en etkili araçlarından birisi. İstanbul’da yapılacak toplantının en önemli konularından birisi de Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olarak açıkladığı yeni işgal planının uygulamaya sokulması. Türkiye’de yapılmasının nedeni ise Türkiye’ye bu planda özel bir rol vermek istemeleri.

Amerika Irak’ta boyunun ölçüsünü aldı. Irak’ı işgal ederken kendisine fazla güvendi ve diğer emperyalist ülkelere danışmadı ve Irak’ın petrolünü ve diğer imkanlarını tek başına sömürmek istedi. Bu yüzden Almanya, Fransa gibi emperyalist ülkeler Irak’ın işgalinde NATO’nun kullanılmasına izin vermediler. Çünkü NATO’da sadece Amerika’nın sözü geçmiyor. Şimdi Amerika işi baştan sıkı tutup diğer emperyalist ülkelere de biraz pay verip Irak’ta yaşadığı yenilgiyi yaşamak istemiyor. NATO ile daha güçlü saldırmak istiyor.

İşçiler Nato’ya Karşı Çıkmalıdır; Çünkü Nato İşgalcidir!

İşçiler bu yüzden her şeyden önce insan olarak zulme ve aşağılanmaya karşıdırlar. Bir ülke halkı başka bir ülkenin askerleri tarafından işgale uğradığında kendini aşağılanmış hisseder. Artık ne ülkesinin ne de kendisinin egemenliği vardır. Kendi ülkesinde rahatça yaşayabilmesinin tek koşulu işgalcilerle işbirliği yapmasıdır. Bu ise alçaklıktan başka bir şey değildir. Irak’ta ve Afganistan’da Amerikan askerlerinin neler yaptığını herkes gördü. İşgalci güç işgal ettiği ülkenin halkını esir almak için onun moralini bozmak ister. Bunun için onu aşağılayıcı davranışları özellikle sergiler. Iraklı askerlere yönelik işkencelerin bu kadar açıkça yapılması, kadınlara tecavüzün bu kadar pervasızca gerçekleştirilmesinin ardında bu zihniyet vardır. Biz işgalci gücüz sadece topraklarınıza değil insanlarınıza da sahip olabiliriz demek isterler.

Çünkü Nato Emperyalisttir

İşçiler ülkelerinin bağımsızlıklarına düşkün olmalıdırlar. Çünkü NATO bizi de yıllardır sömüren emperyalist ülkelerin askeri örgütüdür. Emperyalist sömürü ülkenin sürekli yoksullaşmasının esas nedenidir. Türkiye’nin kaynaklarının ve üretiminin önemli kısmı işbirlikçi sermaye sınıfı ve hükümetleri aracılığıyla dışarı akıtılıyor. İşçiler ve diğer emekçi kitleler bu yüzden yoksullaşıyor. Türkiye Amerika’nın kucağına oturduğundan beri belini doğrultamıyor. Kendilerine karşı gelebilecek bir iktidarın iş başına gelmesine izin vermiyorlar. İşbaşına gelen her başbakan önce bir Amerika’yı tavaf ediyor. Türkiye’nin bütçesinin %60’ından fazlası emperyalistlere ve işbirlikçilerine borç ödemesi altında peşkeş çekiliyor. Her sene hastane yapacağımız, okul yapacağımız kaynakları emperyalist kuruluşlara borç olarak ödüyoruz ama her sene borcumuz daha da artıyor. Türkiye’nin bu çukurdan çıkmasının tek yolu bu emperyalistlerle bağını koparmasıdır. NATO Türkiye’nin askeri gücünü dışa bağlayan emperyalist bir örgüttür. Türkiye’nin NATO’nun dışında hareket etmesi son derece sınırlandırılmıştır. Bu nedenle NATO üyeliği bağımsızlığın önünde en büyük engellerden birisidir.

Çünkü Nato Özgürlük Düşmanıdır

İşçiler özgürlüğe ve demokrasiye tutkuyla bağlanmalıdırlar. Çünkü özgürlüğün ve demokrasinin olmadığı yerde işçi hakları da olmaz. NATO işgal ettiği ülkelerde de, üyesi olan bizim gibi ülkelerde de özgürlüğe ve demokrasiye düşmandır. Çünkü özgürlük ve demokrasi halkların kendi ülkelerinin çıkarlarını korumaları demektir. NATO hizmet ettiği emperyalistlerin çıkarından başka bir şey amaçlamaz. Oysa işçiler emeklerinin karşılığını alabilmek için mücadele etmek zorundadır. Dünyanın hiçbir yerinde işçilere durdukları yerde hakları verilmemiştir. Bu yüzden işçiler mücadele etmek için örgütlenmek zorundadır. Örgütlenmek ise demokrasinin en önemli koşullarından birisidir. İşçiler haklarını savunabilmek için düşünce ve ifade özgürlüğünden yararlanmak zorundadırlar. Ancak bu sayede bütün işçiler bir araya gelip dayanışabilirler. Dayanışma, işçiler için en önemli silahtır. Tek tek işçiler patronların ve yasaların karşısında birer zavallıdan başka bir şey değildir. Ancak bilinçli ve örgütlü işçi haksızlığın karşısına çıkabilir.

Çünkü Nato Emek Düşmanıdır

İşçilerin hayattaki en önemli varlığı emekleridir. Ancak çalışarak yaşayabilirler. Bu yüzden de her zaman emeklerinin karşılığını olabildiğince almaya çalışırlar. NATO ise kapitalist düzenin bekçisi olduğu için emekçi düşmanıdır. Çünkü kapitalizm ancak emek sömürüsü ile yaşayabilir. Tıpkı vampirin kan emerek yaşayabildiği gibi.

Kurulduğundan yıllar sonra anlaşıldı ki NATO bünyesinde gizli örgütler kurulmuş ve bu gizli örgütler bir çok ülkedeki işçilerin hak arama mücadelelerine karşı silahlı saldırılar gerçekleştirmiş. Bir çok kışkırtıcı eylem düzenleyerek işçilerin mücadelesine leke sürmeye çalışmış. NATO patronların en gözde örgütüdür. NATO toplantısına boşuna en çok patronlar sevinmiyor!

İstanbul’da yapılacak NATO zirvesinde konuşulacak Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir amacı da Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki insanların emeklerinin sömürülmesidir. Çünkü bu ülkelerde üretim ilişkileri çok geridedir. Yani kapitalist üretim ilişkileri çok zayıftır. Bu nedenle emperyalistler buralardan istedikleri gibi yararlanamıyor. Bu ülkelerin ekonomileri küreselleşme için uygun özelliklere sahip değil.

Başta Amerika olmak üzere bütün emperyalistler bu ülkeleri değiştirerek kendileri için sömürüye hazır hale getirmeye çalışıyorlar. Kendi şirketlerini o ülkelerdeki her türlü sanayi ve tarım ekonomisine hakim hale getirip insanları ucuz emek gücü olarak köle gibi çalıştıracaklar. Emperyalist ülkelerin işçi sınıfı geçmişte çok mücadele edip haklarının önemli kısmını alabildiği için emekleri pahalı. Bu yüzden gelişmiş ülkeler sanayilerinin bizim gibi ülkelere kaydırıyorlar. Çünkü bizim gibi ülkelerde emek daha ucuz. Büyük Ortadoğu Projesi ile işgal edilmeye hazırlanılan ülkelerdeki emek çok daha ucuz. Bu yüzden emperyalistler Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerini işgal edip bu ülkelerin insanlarını köle gibi çalıştırmak istiyorlar.

Sonuç Olarak

NATO insanlık düşmanı kapitalist sistemin askeri bir örgütüdür. Bu örgütün İstanbul’da toplanması bu ülke insanları için son derece utanç vericidir. Bu utancı ortadan kaldırmanın tek yolu ise NATO toplantısının yapılmasını engellemektir. Bu görev başta emekçiler olmak üzere bütün yurtseverlerin önünde durmaktadır.

Bu yazı, Emek Çalışmaları Merkezi / İşçi Bülteni’nden alınmıştır.