İfade edilmesinin bile utanç verici olduğu bu rakam, siyasal iktidarı utandırmamaktadır ki, bütün girişimlerimize karşın, yardımı artırmamakta, günün koşullarına göre belirlememekte ayak diremektedir. Kira yardımının komik derecede düşük olması eğitim emekçileriyle dalga geçmektir. Bu nedenle 200’er bin lirayı hükümete iade ediyoruz. Belki bu 200 bin lira nedeniyle ay sonuna kadar sıkıntı çekeceğiz ama yeter ki, […]
İfade edilmesinin bile utanç verici olduğu bu rakam, siyasal iktidarı utandırmamaktadır ki, bütün girişimlerimize karşın, yardımı artırmamakta, günün koşullarına göre belirlememekte ayak diremektedir.
Kira yardımının komik derecede düşük olması eğitim emekçileriyle dalga geçmektir. Bu nedenle 200’er bin lirayı hükümete iade ediyoruz. Belki bu 200 bin lira nedeniyle ay sonuna kadar sıkıntı çekeceğiz ama yeter ki, hükümet dar boğaza düşmesin!
Bu komik paranın tarafımıza ödenmesini kabul etmiyoruz. Çünkü, eğitim emekçileri sadaka değil, insanca yaşayacak bir ücret istemektedir.
Utancımızdan çocuklarımızdan sakladığımız bordrolarımızdaki bu ödenek, günün koşullarına uygun hale getirilinceye kadar, kira yardımını hükümete geri göndermeye devam edeceğiz. Bu eylemimiz aynı zamanda hükümeti, kamuoyunun vicdanına havale etmeyi amaçlamaktadır.
Değerli Arkadaşlar,
Açlık sınırının 500 milyonu, yoksulluk sınırının ise 1,5 milyarı geçtiği ülkemizde, ¼’ünde eşi çalışmayan iki çocuklu bir öğretmenin aylığı Ocak itibariyle 750 milyon olmuştur. Ortalama öğretmen aylığı ise 700 milyon civarındadır.
Eğitim emekçileri yıllardan bu yana sefalet ücretine mahkum bir hayat sürmektedir. Özlük ve sosyal hakları kullanma konusunda büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Sorunlar çözüleceği yerde her yıl katlanarak büyümektedir.
Kira yardımı komik düzeydedir ama diğer yardımlar da bundan çok farklı değildir. Aile, ölüm, çocuk vb. isimler altında ödenen yardımların hepsi komik düzeydedir. Örneğin çocuk yardımı 9 milyondur.
Basınımızın Değerli Çalışanları,
Eğitim emekçileri olarak,
Açlık sınırındaki maaşlarımızın insanca yaşayacak bir düzeye çıkartılmasını,
Kira yardımının ve çocuk yardımının günün koşullarına göre belirlenmesini ve ihtiyaçlarımızı gerçek anlamda karşılayacak bir düzeye yükseltilmesini,
Tasarrufu Teşvik Fonu’nda biriken anapara ve nema ödemelerinde yaşanan sıkıntıların derhal ortadan kaldırılmasını,
Konu Edindirme Fonu’nda biriken alacaklarımızın sorun yaşanmadan ödenmesini,
1991 yılından sonra göreve başlayan tüm eğitim emekçilerine birer derece verilmesini
talep ediyoruz. Taleplerimiz karşılık bulana kadar eylem ve etkinliklerimize devam edeceğimizi tüm kamuoyuna duyuruyoruz. 24 Şubat 2004, Salı