DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Türkiye’de kadın işsizliği ve kadınların çalışma hayatında yaşadığı her türlü ayrımcılık ve emek sömürüsüne ilişkin Meclis araştırması açılmasını talep etti
DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki Türkiye’de kadın işsizliğinin kaygı verici boyutlarını göz önüne alarak kadınların çalışma hayatına ilişkin güncel verilerin tespiti, kadınların ücretli işlerde çalışma hayatına katılımının önündeki engellerin kaldırılması, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin temel sebep olduğu ayrımcı uygulamaların önlenmesi ve kadınların ekonomik anlamda güçlendirilmesi konusunda çözüm önerileri ve politikalar belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırması açılmasını teklif ettiği önergede şu ifadeleri kullandı:
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de, erkek egemenliğinin görünür sonuçlarından biri kadın işsizliğidir. Kadınlar, erkeklere nazaran daha fazla yoksullaşmakta, işsiz ve olanaksız bırakılmakta, yaşanan krizlerin ilk mağdurları olmaktadırlar. Türkiye’nin içinde bulunduğu antidemokratik yönetim, adaletsizlikler ve özellikle son 10 yılda seyri giderek daha çok belirsizleşen ağır ekonomik kriz ve enflasyon kadınları insanca yaşama hakkından mahrum etmektedir. Ekonomik kriz kadın yoksulluğunu başa çıkılamaz bir hale getirmiş, cinsiyet eşitsizliğini derinleştirerek kadınlara yükletilen ‘sorumluluğu’ katlamıştır. Ücretli bir işte çalışma hakkına erişimden eşdeğer işe eşit ücret hakkının gaspına, eğitim olanaklarında yararlanamama, işte yükselememekten tacize, ayrımcılığa ve mobbinge maruz bırakılmaya değin kadınlar hem çalışma hayatında hem de çalışma hayatının dışında bırakılırken patriyarkal kapitalizmin sonuçlarını yaşamaktadır.
Cinsiyet eşitsizliğinin sonucu olarak hane işlerinin, çocuk, yaşlı ve engelli bakımının kadınlara yükletilmesi kadınların iş arama imkanını yok etmekte, kadınları güvencesiz, esnek, kayıtsız işlere yöneltmekte, işe alınırken ayrımcılığa maruz kalmalarına yol açmaktadır. Yine çalışma hayatındaki kadınlar için de bu işler çifte mesai anlamını taşımaktadır. Ülkede cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına dönük imzacı olunan uluslararası sözleşmelerin, yasaların ve mevzuatın etkin uygulanmaması; söz gelimi ücretsiz kreşlerin, yaşlı ve engelli bakım merkezlerinin olmaması ve patriyarkanın şekillendirdiği cinsiyetçi iş bölümü kadınların kamusal alanlardaki çalışma imkanını yok etmektedir. TÜİK tarafından açıklanan dört ayrı işsizlik türünde de kadın işsizliği erkek işsizliğinden oldukça yüksek seyrettiği görülmektedir. Şubat 2024’te mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,3 iken kadınlarda yüzde 11,3 olarak gerçekleşmiştir. Geniş tanımlı işsizlik erkeklerde yüzde 19,6, kadınlarda ise yüzde 32,9 olarak hesaplanmıştır. Yine, geniş tanımlı kadın işsizliği ile geniş tanımlı erkek işsizliği arasındaki fark yaklaşık 13,3 puandır.
ILO tarafından geliştirilen, işsiz olan ve iş bulmak isteyen tüm kişileri ifade eden “İş Açığı” adlı göstergeye göre ise dünyada çalışma çağındaki kadınların yüzde 15’i çalışmayı istemekte ancak iş bulamamaktadır. Erkeklerde ise bu oran yüzde 10,5 olarak saptanmıştır. Bu cinsiyete dayalı açık, 20 yıl boyunca (2005-2022) hemen hemen hiç değişmemiştir. Yine esnek çalışma olarak da bilinen ve daha çok yarı zamanlı çalışma ile özdeşleştirilen çalışma biçiminde de kadınların oranlarının daha yüksek olduğu açıklanmıştır. Türkiye’de toplamda 1 milyon 533 bin kadın ücretli bir işte yarı zamanlı çalışmaktayken bu çalışanların 1,1 milyonu yani yüzde 73’ü kayıt dışı çalıştırılmaktadır. Bununla birlikte kadınların ücretli bir işte çalışma biçimi değiştikçe güvencesizliği de artmaktadır. Ücretli bir işte yarı zamanlı çalışan kadınların kayıt dışı çalıştırılmaları tam zamanlı çalışan kadınlara göre 2,5 kat daha fazla olduğu belirtilmektedir.
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM) Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planlarında yer alan kreş ve bakım evlerine ilişkin mevzuat değişikliklerinin hayata geçirilmemiş olması kadın işsizliğinin aşılması önünde engellerden biridir. Bu sebeplerle kadınların ücretli işlerde istihdamı önündeki engellerin aşılması adına atılabilecek adımların somutlaştırılması için Meclis Araştırmasının açılması elzemdir.
Sendika.Org