AKP-MHP koalisyonunun aleni teşvikiyle provokasyonlara açık bir iklimin oluştuğu günümüz koşullarında, art niyetli hesaplardan yapılan provokatif siber linç kampanyasını ve yayın kurulu üyelerimizin isim isim hedef gösterilmesini ciddiye almama ya da sessizlikle geçirmek gibi bir seçeneğimiz bulunmuyor. 23 yıllık yayın hayatı boyunca sayısız saldırı tehdidine maruz kalmış, internet sansürüne karşı mücadelede simgeleşmiş bir yayın organı olarak Sendika.Org bu tehditler karşısında da sinmeyecek, susmayacak
Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo, İslam peygamberi Muhammed’e hakaret ettikleri iddiası üzerine kurulu bir propaganda kampanyasının ardından 7 Ocak 2015’te saldırıya uğramış, derginin Paris’teki ofisine giden cihatçı militanlar 12 kişiyi öldürmüş, 11 kişiyi de yaralamıştı. Katliamın ardından dergi “Her şey affedildi” üst başlığıyla ve İslam peygamberi Muhammed’in göz yaşı döküp “Ben Charlie’yim” yazılı bir döviz tutarken resmedildiği bir kapakla çıkmıştı. Bu dergi Türkçeleştirildi ve Sendika.Org’un da aralarında olduğu çok sayıda dijital ve basılı mecrada yayımlandı. Ardından da mahkeme kararlarıyla peş peşe erişime engellendi.
Engellenen yayınlar, Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği’nin 27 Şubat 2015 tarihli erişim engeli kararını Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi’nin ifade özgürlüğü ihlali kararı verince, Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği’nin 20 Şubat 2024 tarihli kararıyla 49 haberin erişim engeli kaldırıldı.
İfade Özgürlüğü Derneği’nden Prof. Dr. Yaman Akdeniz süreci şöyle değerlendirdi:
Anayasa Mahkemesi, ocak ayı içinde önce 5651 sayılı Yasanın kişilik hakları ihlali ile ilgili 9. maddesini iptal etmiş, arkasından Ekim 2021 içinde vermiş olduğu Keskin Kalem ve Diğerleri pilot kararına istinaden Abdullah Kaya ve Diğerleri kararıyla birlikte 503 bireysel başvuruda ifade özgürlüğü ve etkili başvuru hakkının ihlaline karar vermiştir. 2015 başında Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırı sonrasında kapatılan TİB’in talebiyle Charlie Hebdo dergisinin ve Ateizm Derneğini web siteleri ve aralarında Sendika.Org’un da bir haberi yer alan toplam 49 adrese Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği tarafından 27 Şubat 2015 tarihinde erişim engellenmiştir. Bu karara karşı yapılan itirazlar reddedildikten sonra T24 ve Ateizm Derneği tarafından Anayasa Mahkemesine başvurulmuştu. Şimdi bu iki başvuru da Anayasa Mahkemesinin birleştirilmiş 503 bireysel başvuru kararında yer almasının sonucu olarak Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği tarafından, yeniden yargılama sonucunda Şubat 2015 içinde alınan erişimin engellenmesi kararı kaldırılmıştır. Dolayısıyla, Sendika.Org’un da bu karara konu haberiyle ilgili erişim engelleme uygulamasına son verilmiştir. Anayasa Mahkemesi çok gecikmeli de olsa ihlal kararını vermiş ve yasa hükmünü de ayrıca iptal etmiştir. Dolayısıyla, 9. madde kapsamında alınan tüm kararlar aslında hukuka aykırı ve sansür niteliğindedir.
Mahkeme kararına konu olan içeriklerden biri de Sendika.Org’un “Mahkeme engelledi, sansür affedilmedi: İşte Türkçe Charlie Hebdo!” başlıklı haberiydi. İfade Özgürlüğü Derneği’nin ilgili kararı Sendika.Org’un haber görseli eşliğinde X (Twitter) hesabından paylaşmasının ardından Daily Islamist (@dailyislamist) adlı Twitter hesabı “Anayasa Mahkemesi, Hz.Peygamber’e hakareti ‘ifade özgürlüğü’ saydı!” şeklinde provokatif bir notla Sendika.Org’u hedef gösterdi.
Sık sık provokatif çağrılarla gündeme gelen bu hesabın paylaşımı, saldırgan ve tehditkâr ifadeler de içeren yüzlerce yanıt ve alıntılı yorum ile yaygınlaşırken, Yeni Akit gazetesi de çarpıtma üzerine kurulu bir içerikle Sendika.Org’un künyesinde adı geçen Yayın Kurulu ve Yayın Danışma Kurulu üyelerini hedef gösteren bir haber yaptı.
Yeni Akit’in “Sendika.Org’dan Büyük Namussuzluk! Peygamberimiz’e (sav) hakareti ‘gururlanarak’ tekrar yayınladılar” başlıklı haberi, erişim engeli kaldırılan içeriklerin İslam peygamberi Muhammed’e hakaret içerdiği yalanı üzerine kurulu. Oysa söz konusu içeriklerde, Charlie Hebdo’ya yönelik katliamın ardından derginin çıkardığı yeni nüshanın Türkçe versiyonu yer alıyor. “Skandal karikatür” ve “peygambere hakaret” yalanının tekrar tekrar işlendiği haberin sonunda “Efendimiz’e (sav) küfrü meşrulaştıran Sendika.org’un künyesinde şu isimler bulunuyor” ifadesinin ardından Yayın Kurulu ve Yayın Danışma Kurulu üyeleri isim listeleri yayımlanarak hedef gösteriliyor. (GÜNCELLEME: 21 Şubat akşamı yayımlanan haberin, bizim haberimizin ardından 23 Şubat sabahı güncellendiği ve isimlerin kaldırıldığı görüldü.)
AKP-MHP koalisyonunun da aleni teşvikiyle provokasyonlara açık bir iklimin oluştuğu günümüz koşullarında, art niyetli hesaplardan yapılan bu provokatif siber linç kampanyasını ve yayın kurulu üyelerimizin isim isim hedef gösterilmesini ciddiye almama ya da sessizlikle geçirmek gibi bir seçeneğimiz bulunmuyor.
Bu tip hedef göstermelerin, yalnızca belli kişi ya da yayın organlarını değil bütün muhalif sesleri kısmaya yönelik sistemli bir sindirme operasyonunun parçası olduğunu ne hedef gösterilirken ne de bu tehditler karşısında direnirken yalnız olmadığımızı biliyoruz.
Yayın hayatına başladığı 2001 yılından bu yana sayısız saldırı tehdidine, davalara, soruşturmalara, polis baskınlarına, gözaltılara, hapis ve para cezalarına, erişim engellerine maruz kalmış, internet sansürüne karşı mücadelede simgeleşmiş bir yayın organı olarak Sendika.Org bu tehditler karşısında sinmeyecek, susmayacak.
Provokatif paylaşım ve haberleri yayımlayanlar hakkında gerekli hukuki süreçleri başlatacağımız gibi, İslamcı-faşist iktidarın yanından yöresinden gelen bu pervasız tehditlere pabuç bırakmayacağımızı ve benzer hareketlerin tekrarlanmaması için her türlü meşru yol ve yöntemle karşılarına dikileceğimizi okurlarımızın, dostlarımızın, kamuoyunun bilgisine sunarız.
Sendika.Org